hesabın var mı? giriş yap

  • kişinin bedenini yanlış algılamasına neden olan bir rahatsızlıktır. aynı yüz dismorfik bozukluğunda olduğu gibi çoğunlukla sosyal fobi ve depresyon ile birlikte görülür. hastalar sosyal fobi ve depresyonlarının nedenini vücutlarındaki anormalliklere bağlı kaybettikleri özgüvenleri olarak düşünürler, hal bu ki sosyal fobilerinin, depresyonlarının, ve bedenlerini olduğundan farklı ve çirkin görmelerinin nedeni çocuklu ve ergenlik çağlarında aşağılanarak, utandırılarak özgüvenlerini kaybetmeleridir. ilginçtir; insan zihni ve beyni öyle bir yapılardır ki; psikolojik etmenler yüzünden ortaya çıkan birtakım rahatsızlıkların nörolojik komponentleri de arkadan gelmektedir. yani olay şöyle olmaktadır; aşağılanan ve utandırılan bireyin bazı beyin kimyasalları düzensizleşmekte, buna bağlı kendi vücutlarıyla ilgili algıları bozulmaktadır. dismorfik bozukluk tanısı konmuş şahıslar psikosomatik rahatsızlıklarda da kullanılan dopaminerjik stimulan özellikli nöroleptiklerle tedavi edilebilir. zaten psikosomatik rahatsızlıklarla dismorfik bozukluklar fena halde akrabadırlar. ayrıca dismorfik bozukluk tanılı kişilerde sosyal fobi ve depresyon da çoğunlukla bulunduğu için, bu kişilerde alkol veya madde kötüye kullanımı da çok yaygındır. kişi alkol veya herhangi bir madde kötüye kullanmıyor ise bile, bağımlılık potansiyeli çok yüksektir. bu nedenden ötürü dismorfik bozukluk hem kişiyi, hem kişinin çevresini, hem de toplumu olumsuz etkileyen bir sorundur, çözümü kişi için olduğu kadar toplum için de büyük önem taşımaktadır. psikiyatristlerden korkmayalım, korkanları uyaralım diyor ve bitiriyorum entry'mi.

  • tatlı kardeşim de küçükken bu kategoriye birkaç kelime katmıştır.

    mupçak - mutfak
    nüpçen - lütfen
    babba - battaniye

    bunun yanı sıra daha da ilginci,
    bassa - kaplumbağa

    olayın hikayesi de şöyledir: daha yeni yeni adım atmaya başlayan kardeşim, ortalarda koşmak, dolaşmak istemektedir. bunun üzerine teyzem onu etrafta dolaşmaya çıkarır. bir de ne görsün bizim ufaklık, bir kaplumbağa... büyük bir heyecan duyar ve hemen kaplumbağanın üzerine çıkıp tepinmek ister. bu sırada teyzem, "basma!" diye bağırır. işte bu olaylar zinciri sonunda kardeşim, kaplumbağayı "bassa" olarak öğrenmiş olur. ve günlerce, olay her aklına geldiğinde çılgınca, yüzü kıpkırmızı olana kadar "bassaaa" diye bağırıp heyecanlanmıştır kendisi.

  • birgün'ün haberine göre çevre ve şehircilik bakanlığı'nın elazığ ve malatya'daki depremin ardından enkaz kaldırma çalışmalarının fotoğraflanması için 60 günlük hizmet karşılığı 415 bin lira ödemesi durumu. iki şirketin davet edildiği ihalede teklifi geçerli olan tek şirketin akp ankara il başkan yardımcısının şirketi olması ise gerçekten büyük bir sürpriz.

    https://twitter.com/…tatus/1266217702823063554?s=19

    her şeyi rant olarak görebileceklerini biliyorduk da bu nedir artık arkadaş. bir kişi gelsin şunu savunsun, çevre bakanlığında fotoğraf makinesi ve fotoğraf çekebilecek memur mu yok? yazık günah ya.

  • 15-16 yaşlarındayken nicolas cage abimiz sayesinde yapmaktan kurtulduğum hata.

    patates kızartmak için ateşe koyduğum yağ bir türlü fokurdamadı. oysa annem kızartırken cozur cozur kaynıyordu bu yağ. meğer içine patates atınca kaynıyormuş. ne bileyim. neyse bekle bekle mutfak kapkara duman altında kalmış farketmedim. bir süre sonra dumanı farkedip bir terslik olduğunu anladım ama iş işten geçti. tencere baarrr diye alev aldı. buzdolabından bir şişe su alıp üzerine boca edecekken, önceki hafta büyük zevkle izlediğim gone in 60 seconds filmi aklıma geldi. orada da nicolas cage abimizin mal kardeşinin başına aynı şey geliyordu ve nicolas abi tüm soğukkanlılığıyla yağın üzerine bir paket tuz boca edip söndürüyordu. allahtan aklıma geldi ve aynı soğukkanlılıkla bir paket billur tuzu tencereye döktüm. ocağı kapadım.

    bu da nicolas cage‘le olan böyle bir anımdır. büyüksün abi. sayende hayattayım denilebilir.

  • dönemin askerlik kanununu incelemekte yarar var. rahmetli babam da askerliğini yedek subay olarak yapmıştı, ama meslek lisesi mezunuydu. ayrıca iddia edilen üniversite mezunu olmadığı değil, 4 yıllık üniversite mezunu olmadığıdır. o yıllarda 3 yıllık üniversite mezununun yedek subay olabilmesi mümkün olabilir.

    ikna edici olmayan açıklamadır.

  • saglam bir fenerliyim.
    adamin sevinmesi ve bunu paylasmasi normal bir sey.
    normal olmayan bizim futbol kulturumuz, bizleriz.

    sonuna kadar kutlasin, yeter ki sporla ilgili belediye faaliyetlerinde tarafsiz olsun.
    baska bir seye gerek yok

  • ekmek almaya giderken ya yetmezse diye bozuk paraları devamlı saydığınızı anladığınız anlar bütünüdür.

  • bu sehitlerin isimleri neden açiklanmiyor kardeşim.

    biktik sizin herşeyi gizli tutan orten istibdat rejiminizden.

    eskiden sehitlerin hepsinin ismi ve fotograflari televizyonlarda yayinlanirdi.

    sehite saygi boyle olur.

    13 kisi olmus diye haber yapip ismini cismini aciklamadan bu gercegi ortbas edip sehitleri degersizlestiremezsiniz.

    ınsanlar kimlerin sehit oldugunu bilme hakkina sahipler.

    kurtarmayi beceremediniz bari isimlerini fotograflarini paylasmayi becerin.

  • hasankeyf yeni yüzüyle misafirlerini mi bekliyor!!??
    ya insan şu haberi yaparken biraz utanır be!
    ne yüzsüz, ne arsız, ne ar damarı çatlamış insanlarsınız...
    güzelim hasankeyfi yok ettiniz bir de yeni yüzü mü diyorsunuz?
    şeytansınız şeytan!