hesabın var mı? giriş yap

  • batarya konusunu yazıyorum iyi dinleyin.

    bu cihazın bataryasını değiştirmek dünyanın en kolay tamiratı olabilir. hayatında eline tornavida almamış bir insan için üç dakika falan sürer.

    1- bu cihazların orijinal pilleri en kısa sürede mort oluyor bundan kaçış yok.

    2- servis an itibariyle üç dakikalık işe 3000 tl istiyor. yani rakam güncel kalsın diye 100 usd + diyelim.

    3- cihazın bataryasını sökmek aşırı kolay. cihazı ters çevirip altındaki tüm vidaları söküyoruz. alt kapak kolayca çıkıyor ve batarya dimdizlak ortada.

    4- bataryanın kabloları modemin arkasındaki hat mandali gibi mandallı şekilde cihaza bağlı sadece mandalı sık kabloyu çek batarya kablosu ile elinde. bataryayı yuvasından çıkarırken elinden kayıyorsa dar tarafına bir çubuk ya da meyve bıçağı sokarak tut.

    5- gördüğüm kadarıyla hepsiburada vs'de yedek batarya 1000 tl civarı güncel kurla 35 usd. belki sirkec'de daha ucuz?

    6- yeni bataryanin kablosunu mandalla cihaza tak, kapakları vidala.

    7- henüz yeni batarya gelmedi ama yorumlara baktım yedek batarya orijinalinden daha uzun çalışma süresi veriyor diyorlar.

    8- elektronikten daha iyi anlayan işin kurduysan batarya ünitesinin içindeki kalem pilleri tek tek değiştirerek işi çok daha ucuza halledenler de var.

    işte kısa video:
    youtube

    allahsız olmayın sukela oy verin

    debe edit diğer robot süpürge markaları için de yaklaşık olarak geçerli bunlar.

  • bir görme özürlü adam vardır maltepe pazarının girişine yakın yara bandı satan...

    bir karton kutusu vardır, onun üzerine oturur, yanında getirdiği küçük siyah çantasından 10lu yara bandı paketlerini çıkarır, ve çekine çekine duyurmaya başlar işini:

    "10 adet yara bandı 1 milyon lira..."

    yandan akıp giden kalabalığın yarısı adamın görme özürlü olduğuna inanmaz, birazı duygu sömürüsü yapıyor zanneder, bir kısmı değecek birşey olsa sattığı kandırmanın hesaplarını yapar... çok azımız farkederiz adamın hakikaten namusuyla para kazanma çabasında olduğunu...

    1 milyon uzatır, kendi kendinize iyilik yapmaya niyetlenir "bana 2 tane ver, yeter" dersiniz...
    "olmaz abi, 10 tanesini satıyorum 1 milyona" der...
    ısrar edersiniz, inatla kabul etmez, "abi, haketmediğimi almam ben" cümlesini duyarsınız...
    "ben helal ediyorum" demeniz birşey ifade etmez, o daha keskin "bakıyordur" duruma, daha fazla uzatmaz, 10 yara bandını alır gidersiniz...

    iş biter, dönüşte sizin yaptığınız konuşmanın neredeyse aynısı iki genç kızla onun arasında yapılıyordur.
    kızlar sizden ısrarcı çıkınca başka bir çözüm önerir adam;
    "abla, o zaman ben sizin almadığınız bu artanları sizden sonraki müşterime veriyorum, ama helal edin..."

    konuşmanın ardından ne olacağını görmek için beklemeye başlarsınız...

    biri gelir birkaç dakika içinde, verir 1 milyonu alır 10 tane yara bandını, tam gidecekken bizimki "pardon abla," diye başlar anlatmaya, ve ısrarla ona verir elinde önceki seferden kalan 8 tane yara bandını...

    az üzülür, biraz burulursunuz,
    az önce 50 yara bandı parasına yediğiniz döner ekmek düğümlenir boğazınızda...

    bir görme özürlü adam vardır maltepe pazarının girişine yakın yara bandı satan,
    bakmanın ötesinde görmeyi öğretiyordur insana yanından her geçildiğinde...

    malum,
    10 adet yara bandı 1 milyon değerinde...

  • 1) utangaç insanlar etrafındakilerin tamamını aklı başında ve mükemmel zanneder. ilk olarak onların mükemmel olmadığını anlamak gerekir. bu yüzden öncelikle herkesin ayıplarını araştırmak lazımdır. lakin ortaya dökmek değil.

    2) utangaçlığı yenme konusunda bir defa sağlam bir rezil olmak gerekir. bu rezalet ahlaki konularda değil de toplumun genel kabul ettiği kalıpyargıların dışına çıkmakla mümkündür. örneğin bir tarikat şeyhi olan üftade, saygın bir makamda bulunan aziz mahmut hüdayi efendiye benliğini yenebilmesi için sokakta elma sattırmıştır. bizler de topluma absürt gelen bir kıyafetle sokakta dolaşabiliriz.

    3) bilgiyi diksiyonla harmanlama. sağlam yollarla edinilen bilgiler, güzel bir üslupla birleşirse toplumdaki pekçok kişinin üstüne çıkılır ve utangaçlık azalır.

    4) olduğun gibi görün, göründüğün gibi ol, felsefesini hayatın her alanına yayma. toplum içinde yapamadığın birşeyi kapalı kapılar ardında yapmama.

    5) insanları kırmamak düşüncesinden vazgeçmek. evet insanları kırmak kötü birşey ama gönüllerini almak her zaman için mümkündür.

    6) hak ve hukuk kavramlarını çok iyi öğrenmek. birileri senin hukukunu çiğneyip hakkını yedikleri zaman makul bir şekilde tepki göstermen gerekir.

    7) sakarsın, beceriksizsin, yapamazsın gibi kelimelere aldırış etmeyip, bu özelliklerinin doğuştan geldiğini bildirmek. ancak daha sonra bu konularda eksiğin varsa düzeltmelisin.

    not: tüm bunları yapmak utangaçlığı giderir ama utangaçlık halleri herkes tarafından özlemle anılır.

  • cem yılmaz bilet fiyatlarına itiraz ettiğinde cinemaximum " yeni yılmazlar çıkarırız " diyordu.

    yeni yılmazlar dediğiniz cumali ceber miydi ?

    siz anca fiyat çıkartırsınız..milyonlarca insanın sinema sevdasını sikip attınız o. çocukları.

    bazıları da hâla " ben evde izliyom " fln yazıyor buraya. biliyoruz kardeşim biliyoruz filmini evde izliyorsun, yemeğini evde yiyorsun, tatilini ülkende yapıyorsun..

    " etkinliğimi elimden nasıl alırsın, sinema nasıl lüks olur " u sorgulayacağına " evde izliyorum " diyor. aferin amk. tam akp'nin istediği tip.

  • "atatürk dahili ve harici bedhahlarımız olacağını söylemişti de, halkla bu kadar taşşak geçeceklerini hiç söylememişti..."

  • cevabı kabataş'ta görüntü var özgecan'ın katlin de ise deliller var olan soru. bunlar ciddi ciddi kabataş'ta çıkan ve bunların iftiralarını ortaya koyan görüntüleri yok sayıyorlar ya ben ona şaşırıyorum. lan kabataş'ta görüntü var var olmasına da sizi desteklemek bir yana iddialarınızı çürütücek şekilde var. yalan söyledik özür dileriz diyecek onur yok sizde ama onda haklısınız bak.