hesabın var mı? giriş yap

  • cenk'in üçlüğüyle goool diye tavana zıpladığım maç. napalım amk gundiyiz anlamıyoz ama ülkemizi seviyoz.

  • az önce cnntürk ekranında gördüğüm yazı. arka planda ömer çelik.

    yani diyorlar ki ap istediği kararı alsın biz yok sayıyoruz. napcanız, akp genel merkezinde 7şerden iki takım kendi kendinize müzakere mi etceniz? "avrupa birliği" yerine "avruba dirliği"ni mi kuracaksınız? lise münazarası mı düzenleyeceksiniz?

    (bkz: abidas)
    (bkz: nikke)
    (bkz: nev balans)

    link

    edit: imla

    edit2: "ab'li yetkililer kendi görüşlerini kurumlarının görüşü olarak yansıtıyorlar " diyor bir de. ya ne olacaktı, yazılı bir kitaptan ya da bir liderden mi alacaklardı talimatları? el kaldır indir olayı o mecliste olmayınca şaşırdınız herhalde.

    edit3: link eklendi

    edit 4: minnak çocukların yürekleri ısınsın, gözleri gülsün, büyüyünce ne feodal ağaların ne de terör örgütlerinin eline düşmesin, eğitimli birer birey olsunlar diye (bkz: oyuncaklar otostopta)

  • (bkz: #59782580)

    bir önceki entry'de belirttiğim üzere paylaşıma devam ediyorum. ikinci bölüm ile karşınızdayım. teveccühünüz ile yaşıyorum falan.

    *tripot veya monopot kullanmayarak tele objektifler ile sarsıntısız ve net fotoğraf çekmek için kabaca bir formül var; en az odak uzaklığı kadar enstantane değeri kullanmak. örneğin; 250mm odak uzaklığı ile fotoğraf çekiyorsanız enstantane hızınız en az 1/250 olmalıdır.

    *fotoğraflanacak bir konu gördüğünüzde anında deklanşöre basmayın. bunu herkes yapabilir. bir konunun tek bir bakış açısı olmadığını bilerek konuya farklı açılardan bakmak önemlidir. göz hizasından çekilen her fotoğraf, her zaman en doğru açı olmayabilir. fotoğrafçı, konusu için kendine özel ve konuyu daha vurucu hale getiren çarpıcı bir nokta aramalıdır. fotoğraf eğer anlık bir çekim gerektirmiyorsa yani ‘’o an’’ fotoğrafı değilse, konuya, çevreye ve mekana alışmak için biraz ‘’zaman kaybedin’’.

    *iyi bir kompozisyon, fotoğraftan her hangi bir lekenin çıkarılıp çıkarılamayacağı ile ölçülür. iyi bir fotoğraftan tıpkı bir şiirden her hangi bir kelimeyi çıkaramayacağımız gibi her hangi bir lekeyi de çıkaramayız. kadraj içinde, anlatımı her hangi bir şekilde desteklemeyen bir öge varsa gereksiz yere izleyicinin ilgisini çeker ve rol çalar.

    *insan doğası önce geneli sonra ayrıntıyı algılar. bu nedenle karmaşık ve bir çok ögeyi bünyesinde barındıran bir konunun fotoğrafını çekerken konunun çeşitli geometrik formlara dönüştürülmesi mesajın daha kolay anlaşılmasını sağlar. örneğin bir koyun sürüsünün s veya z şekline gelmesini beklemek veya ağaca konan kuşların geometrik bir şekil oluşturmasını beklemek gibi.

    *ufuk çizgisinin (hattının) kadrajda ortada olması bölünmüşlük hissi uyandırabilir. ancak bir konu veya yansıma varsa konuyu veya yansımayı kesmeden fotoğrafı çekiyorsanız ufuk hattını ortaya koyabilirsiniz. bu, fotoğraflarda bir dinginlik duygusu oluşturacaktır.

    *dikkat çeken renklerin (sarı, kırmızı, turuncu vs.) ana konu dışında bulunmamasına dikkat etmek gerekir. aksi halde bu renge sahip objeler ve ögeler ana konudan çok daha küçük alan kaplasalar dahi dikkat çeker ve ilgiyi ana konudan uzaklaştırır.

    *renklerin psikolojik olarak etkileri vardır;

    sarı, kırmızı, turuncu gibi sıcak renkler daha enerjik ve daha parlak oldukları için soğuk renklerden daha yakın görünürler ve dikkat çekerler. bu nedenle sıcak renklerin fon olarak kullanılması tercih edilmemelidir. bu renklerin solgun tonları ise kullanılabilir. mavi ve tonları ise, insana uzak konuları (örneğin gökyüzü) hatırlatır. soğuk renklerdirler. bu nedenle fon olarak kullanılmaları uygundur ve derinlik duygusunu daha çok ortaya çıkarırlar.

    *kapı ve pencere gibi dikey objeler dikey olarak kadrajlanmalıdır.

    *dış mekan çekimlerinde ışığı doğrudan arkanıza alıp çekim yaparsanız düz bir fotoğraf elde edersiniz. ancak, problemli bir cilt veya pürüzsüz çıkmasını istediğiniz bir yüzeyi çekiyorsanız ışığı doğrudan arkanıza alabilirsiniz.

    *her hangi bir objenin yüzey dokularının ortaya çıkması için ışığın yandan gelmesi gerekir.

    *hareketli bir objenin fotoğrafını çekerken netleme sistemini ‘’devamlı mod’’ yani ‘’continious’’a alın. aksi halde hareketli obje objektife yakınlaşıp uzaklaştıkça netlemeyi koruyamazsınız.

    *kontrastın yüksek olduğu (aşırı gölge-aydınlık) fotoğraflarda denge sağlamak için gölge alandan ölçüm alın. örnek değer f32 olsun. ardından aydınlık alandan alın. bu değerde f8 olsun. kontrastı dengelemek için her iki değerin ortası olan f16 değerini seçip çekim yaparsak, mevcut şartlarda dengeli bir fotoğraf elde etmiş oluruz.

    *ekstra ışık kaynağı kullanmadan odanın içinde (pencere ışığı ile) portre çekecekseniz beyaz ayarını ‘’bulut’’ ya da ‘’gölge’’ olarak seçin. çünkü güneş ışığı yansımaya uğrar. eğer güneş ışığı oda içinde çok belirginse beyaz ayarı ‘’güneş’’ olarak kalmalıdır.

    *yüksel binalar gibi mimari yapıların fotoğrafını çekerken (yerden) şuna dikkat etmelisiniz;
    yapının tam ortasından geçen çizginin (gerçek veya hayali) alt ya da üst kenara 90 derecelik bir açı yapması gerekir ki, yapı herhangi bir tarafa devriliyor hissi vermesin.

    *insan gözü herhangi bir görsele bakarken soldan başlar ve sağdan çıkar. bunu, portre fotoğraflarında kişiyi kadrajda sağ tarafa yerleştirerek kullanabilirsiniz. kişi sol tarafta olursa fotoğrafın kalanına bakmak gerekmez. sade fon kullanılan portrelerde bu kullanılabilir.

    *iyi bir manzara fotoğrafı çekmek istiyorsanız ışığın yatık olarak geldiği saatleri, yani sabah ve akşam saatlerini seçin. böylece güneşin sıcak renklerinden ve objelerle form oluşturduğu zaman diliminden faydalanmış olursunuz. bu durum; kış ayları ve kuzey yarım küre için geçerli. yazın ise, güneş erken saatlerde tepede olacağı için bunu uygulamak zor.

    *iç mekan fotoğraflarında yandan gelen ışığı kullanmak hem objenin üçüncü boyutunu hem de fon ile arasındaki derinliği ortaya çıkarır.

    *gün batımı fotoğraflarında beyaz ayarını ‘’flaş’’ olarak seçerseniz turuncu ağırlıklı bir fotoğraf elde edersiniz.

    *portre fotoğraflarında kişiyi yaşadığı veya çalıştığı yer ile fotoğraflarsanız fotoğrafın yaşadığı izlenimini verirsiniz ve izleyiciyi fotoğrafın içine çekmiş olursunuz.

    *iç mekan fotoğraflarında pozlandırma iç mekana göre yapılırsa pencereler ışık olarak patlar. pozlandırma dış mekana göre yapılırsa iç mekan karanlık çıkar. bunu gidermenin en iyi yolu; poz ölçümünü dış mekandan alıp ayrı değerleri iç mekanda da uygulamaktır. böylece herhangi bir sorunla karşılaşmazsınız.

  • başıma bir şey gelmeyecekse katılmak istemediğim kampanya.

    yok, sezen aksu'nun şarkı sözünü eleştirmiyorum. bana ne, beni hiç ilgilendirmiyor. sonuçta bir şarkı sözü.. ama sezen aksu şimdiye kadar hep irticanın yanında durdu, yetmez ama evet diyerek safını belli etti. kendi desteklediği elemanların gerçek yüzünü görsün. onlarla yuzleşsin.

    aksu, doğrunun yanında durmadi ki, durduğu yer belli. onlarin modern atatürk ülkesini bu hale getirmesinin taşlarından bazılarını döşedi.

    ben oturur çekirdeğimi çitlerim..

  • ---- lütfen doktora mail atmayın ----

    rene pretre şu an noel tatilinde. kendisine 4 ocak tarihinde ulaşmamın mümkün olduğunu biliyorum.
    yardım talebimizin antipatik görünmesi en büyük endişemiz.

    ---- lütfen doktora mail atmayın ----

    sözlük. bana acilen gereken kişi. özellikle lozan veya civarında yaşayanlardan rica ediyorum.

    evvela tanım:
    çocuk kardiyolog cerrah. alanında başarılı bir doktor.

    ihtiyacımın sebebi ise:
    kızım kalp hastası (şu an 4 aylık) ve ameliyat olması gerekiyor. rene pretre şu an lozan'da aktif çalışmasını sürdürüyor. fakat 2 haftalık noel tatiline çıktığı için ulaşım sorunumuz var.
    çocuk kardiyolojik cerrahisi konusunda ciddi tecrübelere sahip. bizim bebeğimizin ameliyatı için tecrübesi ve bilgisi oldukça üst seviyelerde. (ekonomik veya fon şeklinde bir beklentimizin olmadığını özellikle belirtmek istiyorum).

    rahatsızlığımız çift çıkış sağ ventrikül. şimdi okuyan cerrah veya kardiyologlar muhtemelen "bu türkiye'de yapılabilir" diyecektir. maalesef damar mesafesi oldukça açık olduğundan tek ventrikül ameliyatı tavsiye ediliyor. bununda 14-15 yaşlarında başlayacak sorunların önüne geçemediğini sanırım işi bilen herkes biliyor. tek ventrikül ile gidersek 20-25 yaş aralığında kalp nakline kadar gidebilecek sorunlara gebe kalabiliriz.

    bu sebepten ötürü erişim sağlama konusunda zorlandığım, dil yetersizliğim sebebi ile sekreteri ile görüşemediğim ulaşmam gereken doktor.
    lozan'da yaşayan sözlükçülere duyurulur.

    http://www.cardio-vascular.chuv.ch/…ce-medecins.htm

    zorunlu edit:
    bazen sadece dua edersin. sırf derdini net biçimde senin için dile getirdiğinden (bkz: #47927377) (elbette son paragraf hariç).

    edit 3:
    arkadaşlar,
    ılgi ve desteğiniz için sonsuz teşekkürler.

    görünen o ki rene pretre'ye noel tatili sebebi ile ulaşmak mümkün değil. dini tatilini yaşamak en doğal hakkı.
    4 ocak tarihinde iş başı yapacağı kesin. sanırım o tarihe kadar beklemek dışında başka bir seçenek yok.

    edit 4:
    iletişime geçilen kişi. süreç başladı. herkese sonsuz teşekkürler.

  • kapının önünde durup düşündüm. dedim bekir, bu kapı ahiret kapısı, burası sırat köprüsü. bu sefer de geçersen bir daha geri dönemezsin, iyi düşün dedim. düşündüm, düşündüm. ama olmadı. dönemedim. sonra bak oğlum dedim kendi kendime. yolu yok çekeceksin, isyan etmenin faydası yok. kaderin böyle. yol belli, eğ başını, usul usul yürü şimdi.

    (bkz: kader)

    (bkz: zeki demirkubuz)

  • 50 li yaşlarda günde 2 paket sigara tüketen bir abimiz var.10 yıldır tanışırız,bir kere bile sigarayı bırakacağım,bırakmayı düşünüyorum dediğini duymadım.son zamdan sonra 1 haftadır sigara içmiyor.dev araştırmanın sonuçlarına katılıyorum.