hesabın var mı? giriş yap

  • baska okullari bilemiyorum, amma bizim okulda ortaokul ve dahi lise boyunca ceketleri cikarmak icin hocalardan izin almak gerekiyordu. ondandir ki yaz gelip de sinif isinmaya basladiginda "ceketlerimizi cikarabilir miyiz" sorusu ve onu sormaktan sorumlu birileri olurdu. bu soruya cogunluk olumlu yanit verilse de, olumsuz yanit verildigi de oluyordu. bu tip yanitlari veren hocalarin ogle teneffusunde ogretmenler odasina kendisini kabul ettirememis, okul bahcesinde tek basina gezen tuhaf tiplerden ya da (ifrada kacmak gibi olmasin ama) okul mudurlerinden olusmasi tesaduf olmamali.

    neyse, ceketi cikarabilince bir rahatlama, kisa sureli de olsa otoriteden yirtma hissi geldigini cok net hatirliyorum. ve fakat o seneler icinde "neden ceketimi cikarmak icin bu dudukten izin almam gerekiyor?" sorusunu irdeledigimi, dert edindigimi hic hatirlamiyorum. bunlar bana o zaman dert olaydi, ergenligi bu denli gec yasta yasayip, sinir ve asabiyete rotarla ulasmis olmazdim sanirim. zamaninda yasardim fak di sistim'i, zamaninda alirdim hirsimi. kismet buguneymis.

  • sigara içmeyenlere kapak olan indirimlerdir .sonunda kar edeceğimizi biliyorduk ...

  • türkiyede takip mesafesi 0 mt. bunun yanı sıra 2 şerit yolda emniyeti de katıp 3 şerite çıkarıyor ve orayı da tıkıyoruz. böyle bir şey olduğunda türkiye'de olan şey yolun bir süre yarı hareketli otoparka dönüşmesi.

    bu şekilde yol açmayı bir yana bırak herhangi bir şekilde yol açmak mümkün değil bu ülkede.

  • daha dur insafsız, adamlar çözeceğiz demiş. üstünden bir gün bile geçmeden rezalet başlığı açılır mı? insanlık olarak biraz tırt bir hale geldiğimizi düşünmekteyim.

  • --- spoiler ---

    markete giderken köpeği üzerime saldılar ama ben kaçamadım. canım çok acıdı.
    --- spoiler ---

    şimdi bu hayvanın sahibi ne kadar ceza alacak merak ediyorum. küçücük çocuğun üzerine yaratığı salmış. bildiğin cinayete teşebbüs bu.

  • "internet hızı sıralamasında avrupa ikincisiymişiz. haberle ilgili yarım saattir dolmasını beklediğim video yüklensin detayları vericem."

  • okuyunca nasıl bir yokluk içinde okuduğuma şaşırtan yazıdır.
    biz de kızlı erkekli oturduk ama hiç bir kız gelip kucağıma oturmadı. demek sorun sadece bizim lisedeydi.
    karşılıklı münazaralar yaptık, fikirlerini dinledik, fikirlerimizi çarpıştırdık. beraber ders çalıştık, ders dinledik, ders astık.
    okuldan kaçıp dönercide 1.5 porsiyon döner yedik, sinemaya gittik güldük muhabbet ettik.
    bazen karşılıklı futbol oynadık, kavga ettik, beraber sevdik, sevdiğimizi müzikleri bir kulaklıkla dinledik.
    bak bu kitap çok güzel diyerek birbirimize kitaplarımızı paylaştık, bazen de gençliğin verdiği heyecanla ağzımızdan tükürükler saçarak kavga ettik fikir ayrılıklarımız yüzünden.
    birbirimizi güzel/yakışıklı bulduk, aşık olduk.
    kadın ya da erkek hepsinin birer adı vardı hepsi birer bireydi başta.
    fikirleri, hayalleri, hedefleri olan kızlar tıpkı erkekler gibi. evet hiç biri kucağıma oturmadı ne yazık ki.

  • iş hayatının getirdiği yoğunluk yüzünden ilişkiye vakit ayıramayan eşleri olan kadınlara saati 80 dolardan 40 profesyonel kucaklayıcının çalıştığı servis.

    daha çok kadınlar tercih ediyormuş.
    fiyat yükselmiş 2 günde, 72 dolardan 80 dolar olmuş...

    new york’ta yaşayan saski fredericks (41), polis memuru eşini ayda yalnızca birkaç gün gördüğü için bu hizmetten faydalanıyormuş.

    --- spoiler ---

    "kocam polis teşkilatında bir teğmen ve sürekli 7/24 devriyede. sürekli bir arada olamıyoruz çünkü ben new york'ta o ise connecticut'ta yaşıyor. eminim ki kocam beni kıskanmıyor .sürekli onunla iletişim halindeyim ve bu konuyu kendisiyle konuşuyorum. belki birbirimizi daha fazla görme imkanımız olsaydı birlikte çiftlerin sarıldığı seans hizmetine giderdik. kocamın bunu polis arkadaşlarına anlatabileceği bir şey olduğunu sanmıyorum ama kendisi açık fikirli biri. kıskanç olduğundan daha fazla korumacı bir karaktere sahip olduğu için ben güvende olduğum sürece o da mutlu oluyor."

    --- spoiler ---

    site

    video

  • bu anda çalışkan ahmet içlerinden yakışıklı olana kızar ve yakışıklı olan hababam sınıfı üyesi "bana mı dedin?" çıkışını gösterir. bu karşı atak üzerine çalışkan ahmetin "olayı kişisel algılama, sana demedim sadece" karşılığı etraftaki diğer hababam sııfı üyelerini göstererk attığı "sana, sana, sana, hepinize" nidasıyla anlaşılır. bu anda çalışkan ahmetin inceden de olsa bir 3.5 atma durumunu sezebiliriz ama iyi toparlar allah için.