hesabın var mı? giriş yap

  • hem bilgişlem teknolojileri hem iktisat altyapısı olan biri olarak halen daha üretilen parayı temellendiremediğim, karşılığını kafamda oturtamadığım ödeme sistemi.

    bu paranın karşılığını birinin bana tane tane anlatmasını umut ediyorum.

    nasıl oluyor x birinin yazdığı bir algoritma ile ekran kartlarının aşırı derecede elektrik tüketerek yaptığı işlemler bir maddi meta oluyor? burada bu paranın karşılığı sadece elektrik ve ekran kartlarına harcanan para olabilir ki bunun da bir dönüşü yok sadece kart üretici firmaları zenginleştiriyor ve elektrik tüketimini arttırıyor eser oranda.

    bugün abd başta olmak üzere pek çok ülkenin bastığı paranın maddesel bir karşılığı bulunmuyor gözükse de karşılığı o ülkelerin ekonomisidir, kendisidir. bitcoin ve türevlerinin karşılığı ne?

    ya bu modern zamanların en büyük saadet zinciri ve en son giren mallara ciddi şekilde patlayacak ya da ben malım ve böyle bir fırsatı değerlendirmiyorum.

    bilemiyorum, çözemiyorum.

    edit: adam lidyalılar demiş. onların parasının bir karşılığı vardı, paranın kendisi altın idi, gümüş idi, bakır idi.

    zedit: bir de araştırırsan görürsüncüler var, ben araştırdım kardeşim mantıklı bir karşılık göremedim, sen gördü isen anlat da bilelim. aslında kendi de bir halt anlamamış ama anlamış gibi yapıyor. anlayan çıkar takır takır anlatır. daha anlatabilen birine rast gelmedim.

    düdüt: arkadaş yazmışız oraya bir iktisat tabanımız var diye adam gelmiş kağıt para teorisini bilmeden kağıt paraların da karşılığı yok diye bik bik ahkam kesiyor. yazmışız oraya it teknolojilerinden anlıyoruz diye bir diğeri gelmiş saçma sapan örneklerle bu işin teknolojisini anlatıyor. bi durun artık.

  • linonofobi iplerden korkma durumudur. linonofobisi olan bir kişi, ipi şahsen görmeyi bırakın, sadece ipi düşünürken bile aşırı bir tepki gösterecektir. linonofobisi olan kişiler, dikiş veya ayakkabı bağlama gibi ipten veya iple ilgili herhangi bir eylemden kaçınacaktır.

    bu fobi genellikle, kısıtlanma veya kısıtlanma korkusundan kaynaklanabilecek ip ile olumsuz bir ilişkiden gelişir. kaçırılma veya ceza olarak bağlanma gibi travmatik bir olay yaşayan bir kişi linofobi geliştirebilir. bu olayların sadece televizyondan izlenmesi ile de gelişebilir.

  • maalesef büyük ihtimalle ceza dahi almadan kurtulacak sürücüdür. 2001 yılında babamı levent ışıklarda çarpıp kaçan bir sürücü yüzünden kaybettim.sürücü 4 yada 5 gün sonra teslim oldu.kaza sırasında plakası düşmese büyük ihtimalle teslim dahi olmazdı.oldukça varlıklı bir ailenin oğlu.arayıp başınız sağolsun bile demedi.görgü tanığı olmadığı için ve davalı avukatının çeşitli hukuk cambazlıklarıyla dava 11 sene sürdü ve zaman aşımından düştü. sonucunda fail ceza almadı ve 3 kardeş babasız büyüdük.sonra birisi gelip bana adalet hak hukuk desin.

  • yeni atandağım okulda seminer haftasında dolmuşa ve atandığım yerin sakinlerine alışmaya çalışırken ben dolmuşta tanımadığım bi öğrencimin tanımadığım velisiyle yan yana denk gelirim. kadının sorularından sonra tabi öğrencinin hangi sınıfta olduğunu ve velim olduğunu öğrenirim ancak soruların ardı arkası kesilmez. cevap vermeye çalışırken tabi bir taraftan ineceğim yeri kaçırmamaya çalışırım. en son ineceğim yere yaklaşınca ve "inecek var" diye seslenmek üzereyken kadın da bekar mısın diye sorunca şoföre "bekarımm" diye seslenirim. devamı yok kısa süre için ölmüş olmalıyım.

  • nasil bir mantiksa golden dokununca abdesti bozuyor ama sen silahi cekip dan dan vurunca biseyin bozulmuyo mu bre orco. golden da en fazla "bi kafami sevsene la" diye gelmistir.
    insan da sevmiyoruz, dogal olarak hayvan da sevmiyoruz

  • ölüm cezasını gerektiren bir davada suçsuzluğunu bildiğiniz bir sanık hakkında hiç bir şey yapamamaktır.

    hâkkâride işlenen bir cinayette ,baba-oğul sanıkların karşı aşiretten iki kişiyi öldürdükleri iddiası ile dava açılır.dava ,kamu güvenliği nedeniyle iç anadoluda bir ağır ceza mahkemesine nakledilir.
    duruşma boyunca sanık baba suçsuzluğunu savunur. sanık oğul suçun tamamını üstlenir.suç,pusu kurularak işlendiğinden cezası (şimdi kaldırılmış bulunan) idamdır.toplanan delillere göre sanık oğulun yarı otomatik tüfekle iki kişiyi ölürmesi mümkündür.mermiler vücudu delip geçtiği için balistik inceleme yapma olanağı kalmamıştır.ancak görgü tanıkları baba-oğulun birlikte ateş ettiğini söylemişlerdir.sanık müdafii,ifadeleri türkçeye çeviren tercümanın karşı aşirete mensup olup tanık anlatımlarını kasıtlı olarak yanlış ve suçlayıcı şekilde çevirdiğini iddia etmiştir.tanıklar hâkkâridedir.iç anadoluya gelme olanakları yoktur.yeniden istinabe yazısı gönderilir ve "her iki aşirete de mensup olmayan bir tercüman bulunarak,tanık ifadelerinin yeniden alınması"istenir.bir süre sonra tanık ifadeleri gelir.tercüman tarafsız biri diye bildirilmiştir.ancak tanıklardan ,sanık babanın karısı dahi eski ifadesini tekrar ile her iki sanığın da ateş ettiğini bildirmiştir.ifadeler yasa gereği okunur.baba duruşma salonunda -ifadeyi duyunca-bayılır...
    bu delillere göre baba-oğul sanığa idam cezası vermek gerekir.mahkeme kurulundaki yargıçlar,(hiç olmazsa birisi)
    sanık babanın suçsuz olduğuna inanmaktadır.karar hazırlanır.tck.59 .maddesi uyarınca ceza müebbet ağır hapis cezasına çevrilir.karar açıklanırken önce temel ceza idam,sonra indirim sebebi söylenerek ömür boyu hapis denecektir.fakat sanık baba "idam" sözünü işitince tekrar bayılır.
    15 yıldan yukarı hapis cezaları kendiliğinden yargıtay'a gideceğinden ve sanık avukatı da esasen kararı temyiz edeceğinden , umutlar yargıtaya bağlanır. yargıç bile kararın bozulmasını istemektedir.çünkü o babanın suçsuzluğuna inanmıştır.
    sonuçta dosya yargıtaydan döner.karar tasdik edilmiştir.bu çaresizliği anlatmak imkânsızdır.bir insan ömür boyu hapis yatacaktır.yargıcın saçları o gece bembeyaz olur.yargıç o tarihte 39 yaşındadır...

  • gizli bölümler, hmmm.
    bu okulların bir projesi yok mu? var.
    bu projeyi onaylamakla yükümlü mimarlar, belediyeler var mı? var.
    peki bu projelerdeki okulların inşaası esnasında imar planına ve projesine göre yapılıp yapılmadığını denetlemekle yükümlü belediyeler değil mi? evet.
    okulların inşaası bittikten sonra geçici kabul ve kesin kabul için heyetler buraları gezmiyor mu? gezmek zorunda.

    o zaman soru şu?
    nasıl oluyor da kimler bu gizli bölümlerin yapılmasına göz yumuyor? bunların hepsi tek tek ortaya çıkarılmalı.

  • --- spoiler ---

    düşünsenize şirketinizin logosu fenerbahçe formasında
    --- spoiler ---

    36 yıllık hasta beşiktaş'lıyım 15 yıllık kongre üyesiyim. 8 yıldır kendi şirketimiz var. keşke imkanım olsa da logom fenerbahçe forması'nda olsa. dalga geçmeye çalıştığın asırlık camia aslanım yavaş gel. aziz yıldırım forması değil lefter'in can bartu'nun forması o.