hesabın var mı? giriş yap

  • narsist kişilik bozukluğu olarak da adlandırılan, abartılı bir şekilde kendini olduğundan önemli hissetme, kendine hayranlık duyulmasını isteme ve başkalarıyla empati kuramama gibi belirtileri olan bir kişilik bozukluğudur. narsist kişiler zamanlarının çoğunu güç ve başarı elde etmeyi düşünerek ya da görünüşlerine özen göstererek geçirirler. çevrelerindeki insanlardan yararlanmaya, onları kullanmaya çalışmaları tipik özelliklerindendir. yetişkinliğin erken dönemlerinde baslar ve çeşitli durumlarda ortaya çıkar.

    narsist kişilik bozukluğunun nedeni bilinmemektedir. dramatik, aşırı duygusal ve öngörülmesi güç davranışlar ve tavırların incelendiği “cluster-b” tipi kişilik bozuklukları arasında incelenir. teşhis konunun uzmanı bir sağlık personeli tarafından rahatsızlığı olduğu düşünülen kişiyle görüşme yapılarak konulur.

    tedavi yöntemleri üzerinde yapılmış ayrıntılı çalışmalar bulunmamaktadır. rahatsızlığa sahip kişiler kendilerini hasta olarak görmedikleri için terapi uygulamalarının sonuç vermesi zordur. insanların yüzde birinin hayatlarının bir döneminde bu rahatsızlıktan etkilendikleri düşünülmektedir. gençlerde yaşlılara, erkeklerde de kadınlara göre daha yaygın olarak bu rahatsızlık görünmektedir.

    narsist kişilik ilk olarak psikanalist robert waelder tarafından 1925 yılında tanımlanmış, narsist kişilik bozukluğu tanımı ise heinz kohut tarafından 1968 yılında literatüre sokulmuştur.
    [https://en.wikipedia.org/…r_b_personality_disorders
    https://en.wikipedia.org/…stic_personality_disorder]

  • ülkelerin kendi ülkelerindeki yabancı uyruklu diplomatları* sınırdışı etme gibi bir lüksleri olmadığından dolayı başvurdukları yöntem.. "biz seni burda istemioruz, sevmiyoruz seni" anlamındadır. bunun sonucunda diplomat kendi ülkesi tarafından geri çekilebilir veya çekilmez orda kalır, bunalıma girer.

  • muhendisim. silikon vadisinde calisiyorum. gunde 7-8 saat temiz uyuyorum. butun is cevrem de benden farkli degil. gunde 9 saatten fazla calisan insan sayisi sirketin yuzde onunun altindadir. herkes mutlu ve bu duzen yillardir boyle isliyor.

    bu zavalli hayatinda bir sik yapamayip sadece seminer veren ve boktan hayat anlayisini gencecik cocuklara enjekte etmeye calisan am beyinli insanlara inanmayin. calismak demek gunde 20 saat aptal aptal is yerinde pineklemek demek degildir. saglikli ve dengeli yasamayan muhendis kaliteli urun uretemez. davar ile muhendis arasinda cok kalin bir cizgi vardir ve davarlar az uyurlar.

  • yeni uyanmış sevgili sıcacıktır.
    suratı hiç karizmatik değildir. şişmiş gözleri ile bir japona duyulan şefkati hissettirir. bir başkasında gördüğünde gözünü kaçırdığın çapaklara işaret parmaklarınla yumuşacık dokunup almak istersin.
    mırmır mırıldar sevgili.
    hele gözlerini açıp da seni görünce gülümserse, bir an nefesin durmuş gibi hissedersin.
    ister 35 numara bir kadına ister 45 numara bir erkeğe ait olsun, yorgandan dışarı sızmış bir sevgili ayağı, içindeki tüm kötü duyguların panzehiridir.
    insanın en zayıf noktasıdır o, uyurken herkes masumdur tezinin kanıtıdır o yamuk duran, yorganlardan fırlayan yaramaz, bilinçsiz ayak.

    uyku sonrası ilk saçmalama cümlelerine şahit olmak yakınlaştırır iki insanı birbirine.
    çünkü saçlarını arkaya yatıracak, parfümlerini sıkınacak, yüzünün anlamını istediğin gibi resmetmene yarayacak makyajı yapacak zaman yoktur.

    gri farlarla boyadığın gözlerin, paçaları liğme kotunla vermeye çalıştığın özgürlüğüne düşkün ve asi imajına tur bindirir, yastığın altına saklanmış kol, yakası yamulmuş ayıcıklı pijama.

    kalkar kalkmaz;- benim prensiplerim vardır bebek- diyemez kimse, algılar hala bilinçaltı ile gerçek yaşam arasında gidip gelmektedir. en fazla;
    -mm picamanı mmmmrm ters mi giymişsin mmmrrr , saçın yan dönmüş çok şirin mmmrrrmm- çıkar ağzından

    ben astığım astık erkeğim tripleri, hiç olur, bir avuç içiyle göz ovma hareketiyle.

    insan aslında çığlık çığlığa bağırmaktadır, benim şevkate de ihtiyacım var, diye.

    yeni uyanmış sevgili ile hergün yeni duygular uyanır içinde. kedi yutmuş gibi cırmalanır kalbin.

    kendini yorgandan sızan ayaklara gülümserken bulursan birgün, kedi tırnaklarıyla aşk yazmış demektir kalbine.

  • hayatında ast-üst ilişkisi nedir bilmeyen adam işte "dönüp kendi komutanına sıkabilirlerdi," diye saçmalamış.

    ulan, sen liseyi okuyup okumadığı belli olmayan, daha tuvaletin neresine sıçacağını bilmeyen, babasının "höğt lan!" demesiyle put gibi hazır ola geçen adamdan böyle bir mantık yürütmesini mi bekliyorsun?

    üstüne üstlük bir de utanmadan, arlanmadan bu çocukların vahşice katledilmesine ne diyor? "oradaki insanların öfkesi belki de kardeşinin, annesinin, babasının ölmesindendir."

    affedersin kardeş, ama ne yapmış olursa olsun; ister memleketi milyarlarca dolar dolandırmış olsun, ister annemi öldürmüş olsun, bir insana böyle davranmam. benim vicdanım var, ben bir insanım. ipini koparmış kuduz köpek değilim.

  • annemin süperşifre almaya niyetlenerek attığı sms'tir.
    "şifre" yazar ama bunu 2222'ye göndermek yerine, rehberin başında yer alan sivaslılığı ve otoparkçılığı ile meşhur ağır abi bir aile dostuna atar, şifre gelmedi diye bu işlemi tam 12 kez tekrar eder, şifre olarak " sen kimsin gardaş, sigecem şifreni ha!" diye cevap gelir. ailemizin en süper şifresini böyle alırız.