hesabın var mı? giriş yap

  • anne kuşlar neden yavrularının dışkılarını yer?

    bazı kuş türleri, "dışkı kesesiyle beslenme" adı verilen bir davranış sergilerler. bu davranış, anne kuşları, yavrularının dışkısını yiyormuş gibi gösterse de asıl amaç farklıdır. dışkı kesesiyle besleme, birçok kuş ebeveyni tarafından yuvalama alanlarını temiz tutmak ve yavrularını yırtıcı hayvanlardan korumak için kullanılan bir yöntemdir.

    yavru kuşlar çok küçük olduklarından kendi başlarına dışkılama yapamazlar. bunun yerine atıkları, ebeveynlerinin beslendikten sonra üretmelerine yardımcı olduğu "dışkı kesesi" adı verilen bir mukoza zarında tutulur. bir nevi bebek bezi. bu kese, atıkları çevreler ve yuvayı nispeten temiz tutar. yuvada atık birikmesini önlemek için ebeveyn kuşlar dışkı keselerini dikkatlice toplayacak ve bunları atmak üzere yuva alanından uzaklaştırırlar.

    dolayısıyla, ebeveyn kuşların görünüşte yavrularının atıklarını yeme eylemi aslında yuvanın kokusunu potansiyel yırtıcı hayvanlardan uzaklaştırmanın bir yoludur. yuva ortamını nispeten hijyenik ve güvenli tutarak yavruların hayatta kalma şansını artırmaya yardımcı olan bir stratejidir.

    audubon.org

  • konuya ilişkin meşhur bir fıkra var.

    adamin biri kadına yanaşmış ve sormuş:
    - size 1m dolar versem benimle yatar mısınız ?
    kadın durmuş, biraz düşünmüş olabilir neden olmasın demiş. biraz sonra adam tekrar sormuş:
    - peki size beş dolar versem benimle yatar mısınız ?
    + beyefendi! siz beni ne sandınız !
    - ne olduğunuzu anladık, fiyatta anlaşmaya çalışıyoruz.

    bazı şeyler ya satılıktır ya değildir.

  • japon ustalarinin elinden cikan , egri , tek tarafi keskin kilic. samuraylik muessesinin aktif oldugu donemlerde sadece daimyo yani derebeyi tarafindan izin verilen kisiler bu kiliclari tasiyabilirdi. katana ve kisa kilic wakizashi nin tasinmasi ise onemli bir kisi olmanin simgesi idi.
    katana yi diger kiliclardan farkli kilan hem yapimi hem de kullanim seklidir. 1000 yil oncesine dayanan bir sanatin urunudur. bu kilic uc farkli karbon oranindaki celikten yapilir ve aerodinamik bir kesidi vardir. yanlar orta derece karbonlu celikten yapilirken ic kisim en dusuk karbon oranli celikten yapilir. keskin olan kisim ve uc kismi en yuksek karbon orani olan celikten yapilir. kilica su verildiginde egim almasinin sebebi de budur. katana cok sert bir kilictir. uzun dovuslere dayanmasi icin degil, tek bir darbede kesin olum getirmesi veya agir yaralamasi icin yapilmistir. katana nin sadece bicak kismini yapmakla is bitmez. her parcasi ayri bir isciliktir, sapi (tsuka) , kini , korumasi (tsuba) icin ayri ter dokulur.

    katana bilenmesi de ayri bir sanattir. bu kilic hem cilalanir hem bileylenir. ve bu isi kilici yapan usta deil farkli ustalar yapar.

    (bkz: musashi)
    (bkz: japon sanati)

  • kisa donem askerligimin 4. ayi mevsim bahar olmus. dortlu yuruyus kolunda egitime giderken uzman bagirir "saaayyyy"

    boluk her sol adimda baslar saymaya

    boluk: bir
    boluk: kiii
    boluk: ucc
    boluk: dorttt
    kuzgun: bess
    uzman: kim lan o 5 diyen
    kuzgun: benim guray uzmanim (ne bok yedim gene amina koyyim..)
    uzman : sen kadir yarbayin yazicisi degil misin?
    kuzgun: evet guray uzmanim
    uzman: ictimaya, egitime falan gelmiyodun sen. hayirdir?
    kuzgun: cok kilo aldim guray uzmanim. malum bahar da geldi ufak ufak takilicam buralarda musade ederseniz.
    uzman: iii bi daha olmasin.
    uzundonem: ulan ben yapsam olumu dirimi #?!*#$?*diniz...

  • kocam tam 3 yıl işsiz kaldı. çocuğum sümük kadardı. çocuğumun 40'ı çıktı, haftasına işe başladım. kayınvaldem te anasının şamından geldi, bize yerleşti, çocuğa baktı. ben çalıştım, yeri geldi iş çıkışı 2.işe gittim. eve baktım. o yemini ederken size iyi günde kötü günde diye soruyorlar ya, hah bu tam da o işte.

    bu yemini ederken lütfen ciddiye alın.

    ben bu süreçte allah şahit kocama bir gık demedim, bir gün olsun bu yüzden surat asmadım, yüz çevirmedim. aynı konumda ben de olabilirdim.

    ben o yemini ağzımla değil, gönlümle ettim. bir gün bile pişman olmadım. umarım ileride de olmam, hayat uzun.
    tekrar ediyorum. evlilik kolay bir şey değil. ettiğiniz/edeceğiniz yemini ciddiye alın.

    üzerine çok varsayım dönmüş editi: kocam gerçekten o süreç boyunca çok çabaladı. ben buna şahidim. evden yapabileceği bir kaç iş aldı, ulan adamlar battı, söz verip ödemeyi bin yıl sonra yaptı vbg. fizik gücüyle çalışmasına engel ciddi sağlık sıkıntıları mevcut . herhalde elinde kumanda oturup beni beklemedi arkadaşlar.

    bakın ben 40 yaşına gelmişim. unumun yarısından fazlasını elemişim, o kötü günler geçmiş. eşim de ben de çalışıyoruz, bebe 5 yaşına gelmiş, bir sahil kasabasına taşınmışız. fıtı fıtı orta yaşlılığı yaşıyor, birbirimizin "tellik" sesini seviyoruz.

    burada anlatmak istediğim nokta adama da kadına da türlü haller olabilir. varsayın allah muhafaza kötü hastalık oldu. kapıya mı koyacaksınız. 3 ay bekler boşarım falan diyen arkadaşlar lütfen, lütfen evlenmeyin. hadi evlendiniz teriniz soğumadan çocuk yapmayın. naçizane bir abla nasihati. tutmak size kalmış.

    son edit: tellik : terlik (bizim ailelerin dili dönmeyen yaşlıları tellik diyor da )

  • zor şartlarda görev yapan, ülkenin ücra köşelerinde eğitim hakkı olan çocuklara ulaşma ve eğitme gönüllülüğü gibi kutsal bir misyonu kabul eden, kazandığı paradan daha fazlasını sonuna kadar hakeden değerli insanlardır.

  • depremde imajları sarsılmış beylerin, mahkeme kararı olmadan kapatmışlar. böyle açıklama mı olur? devlet aciz kalmadı mı? yalan mıydı burada yazılanlar? faşistsiniz. güçlü imajınızdan başka bir bokunuz yok. o da çizildi depremde. iş bilmez bir grup ruhban olduğunuz anlaşıldı. ağlamanız bundan. tüm muhalefet bir olup sizi sileceğiz.

  • valla ben çok koyu galatasaraylıyım ve çok net trabzonun puanı falan silinmeli, 5 yıl falan fenerbahçe maçlarında seyirci olmamalı. bu nasıl bir kin ve nefrettir. bu sadece bir oyun soğutmayın bizi.