hesabın var mı? giriş yap

  • etek giyse, tahrik ediyosunuz sonra tecavüz bık bık bık

    pantalon giyse erkek pantalon giyer sen erkekmisin

    tayt giyse hu huvvvvv

    şort giyse ohşşşş

    amk memlekette kadın olsam kafama kurşun sıkar, yayında ve yapımda emeği geçen herkesin amk yazılı not bırakırım.

    edit: erkekler için kullanıldığını biliyorum, biliyorum, biliyorum. kadınlar etek giyer diyor ama etek giyen kadınlara da etek giyerseniz tecavüze uğrarsınız deniliyor.

    ironiden anlamayan nesile aşina değilim

  • fırıncı küreğiyle geldi öyle bıraktılar; hani fırından sıcak sıcak...
    gibi düşündüm.

    bildiğin nalburdan alınma inşaat küreği bu. cidden bu nasıl sunum?

  • günlerden bir gün arkadaşlarınızla diablo 2 oynamak için bilgisayar başına geçince şöyle bir bakayım diye ekşi sözlüğe girersiniz ve sol frame' de bir başlık görürsünüz. ilginizi çeker bu başlık ve açar okumaya başlarsınız. girilen genelde komik, kinayeli, serzenişli yazıların arasında bir yazı dikkatinizi çeker "vay benden başka böyle düşünen adamlar da varmış." dersiniz. nickine şöyle bir bakar aratır yazılarını okumaya başlarsınız. sizin gibi yeni bir yazardır, o da yazdığı ilk yazılardan biridir şans eseri tam o anda ekşi sözlüğe girip fark etmişsinizdir onu. sonra aklınızda kalır ismi, hergün onlarca yazarın yüzlerce yazısını beğenmenize rağmen bu yazarın adı aklınızda kalır. öyle badi butonunu falan kullanmayı bilmediğinizden her seferinde arama butonuna basıp yazdığı yazılara bakarsınız, sessizce takip edersiniz yazılarını. "ben buradayım seni takip ediyorum" temalı bir yazı yazrsınız arkadaşınıza. bir gün bir yazısı sizi çok şaşırtır aylarca seninle aynı kafadan olduğunu düşündüğün adam aslında bayandır. bu şekilde yıllar* geçer yazılarını okudukça kafa yapınızın ne kadar uyumlu olduğunu anlarsın. bir gün artık dayanamaz selam edersin, haliyle pek sıcak karşılamaz senin selamını ama bir şekilde sürer diyaloğunuz. sonra bir gün birden bir şekilde o da seni fark eder. görüşmek istersiniz ama kader buna izin vermez çünkü daha zamanı değildir. iş için bir çok defa onun bulunduğu şehre gitmene rağmen kah onun sınavı olur**, kah sen arabayla şarampole uçar ölümden dönersin* defalarca denersiniz ama bir türlü görüşemezsiniz çünkü daha zamanı değildir taşlar yerine oturmamıştır. konuşmaya devam dersiniz sürekli her gün zevleriniz ne kadar kesiştiğini ne kadar uymlu olduğunuzu fark edersiniz. kimseyle konuşamadığınız muhatab bulamadığınız şeyleri konuşur gece saat 10-11 gibi "5 dk konuşup yatayım sabah işe erken gidicem" derken ne olduğunu anlamadan saati sabahın 4 ü edersiniz. bir gün ne olduğunu o an anlayamadığınız bir sebepten kavga eder ve konuşmama kararı alırsınız. için için üzülseniz de belli edemezsiniz gurur herşeyden önemlidir çünkü. şuydu buydu derken tekrar konuşmaya başlarsınız ve size bir süre sonra konferans için oturduğun şehre geleceğini haber verir. korkuyla beklersiniz o günü bu kadar zamandır uğraşamanıza rağmen türlü felaketler ve kaderin oyunları sonucu görüşememişsinizdir. o gün sonunda gelip çatar ilk defa o gün telefondan sesini duyarsınız heyecanlanırsınız. ve onu, 4 sene boyunca yazılarını takip ettiğiniz hayal ettiğiniz, hayallerinizde göklere çıkardığınız kişiyi köprünün üzerinde size doğru yürürken görünce yanınıza gelip konuşmasını duyunca hiçte hayal ettiğiniz gibi olmadığını hayallerinizdekinden çok daha mükemmel olduğunu görürsünüz. şimdi onu o köprünün üzerinde hafif tebessüm ederek size bakarken görüşünüzden tam 4 ay sonra onunla evliliğe doğru adım adım ilerlerken bazen 4 sene önce sözlüğe girip sol frame de onun yazısını görüşünüzü hatırlar ve "işte hayatı değiştirecek mükemmel tesadüf böyle bir şey olsa gerek" dersiniz.
    (bkz: bu da böyle bir anımdır)

  • bir insana çirkin demenin mantığı nedir? kadına demiyorum bak, insana diyorum. güzel bulmayabilirsin, çekici bulmayabilirsin ama "sen çirkinsin" i doğrudan veya dolaylı olarak söylediğinizde ne geçecek elinize cidden merak ediyorum.

    16-17 yaşlarındaydım mesela ben. gittiğim dersanenin karşısındaki ayakkabıcıda bir çocuk çalışıyordu. yemyeşil gözleri vardı, acayip beğeniyordum. şansıma bir ortak arkadaşımız aracılığıyla tanıştırıldık, bir gün kafede oturup sohbet ettik. ayrılırken "seni bir daha görecek miyim" falan dedi bana. oh çektim içimden demek ki beğendi beni diye. sonra günlerce aradım, telefonu açmadı, ortak arkadaşımıza da "yakından o kadar güzel değil ya" demiş.

    günlerce ağladım lan. şiştim ağlamaktan ben çirkinim diye. bak bir kadın ancak ergenlik dönemindeyse bu kadar ağlayabilir çirkinim diye, çünkü elinde olan tek şey dış görünüşündür o yaşlarda. bana sorarsan, bir erkek "çirkinsin yeaaaa" tepkisi veriyorsa ama ergenlik dönemini çoktan geride bıraktıysa, orada büyük bir sorun vardır, kimse kusura bakmasın.

    herkes birilerinin dünya güzeli şu hayatta. sen kimsin de birinin karşısına geçip "çirkinsin" i ima edeceksin?

  • internetten o ve ya bu şekilde sipariş edilmiş zımbırtıların kutuları.

    evet pek çoğunu atamıyorum, bişeyler kargolarken daha önceleri çok kutu aramışlığım var, lazım olursa y,ne diye kıyamıyorum.

  • dünya liderinin, uzun adamın, büyük ustanın küçük dünyasında gerçekleşmiştir. yemin ederim ilkokul 2 sınıfta başkan adayı olan çocuklar daha olgun, daha ahlaklı.

  • yapamadığımdır.

    aklım o mesajda kalıyor arkadaş.karşımdaki nasıl bu kadar manyakça geç yazabiliyor anlamıyorum.mal sanki dünyayı yönetiyor.

    geç yazan insanlar için en güzel temennim 'umarım ölmüştür.'

    debe editi: bir anlik sinirle yazilmis entryme destek vererek yalniz olmadigimi hatirlatan herkese tesekkurler efenim.

    mesajlariniza erkenden cevap alabilmeniz dilegiyle.

  • - irem merhaba...
    - pardon kiminle görüşüyorum?
    - tayfun ben ya, tanımadın mı?
    - tayfun...haa...merhaba tayfun
    - merhaba sana da...ben...benim senden bir ricam olacak utanıyorum ama
    - söyle?
    - ya söylemesi çok zor...
    - ?
    - ya biliyorsun elim sıkışık... ihtiyacım olmasa aramazdım aslında
    - ne oldu ya?
    - ya hani zeynep var ya, yeni sevgilim...
    - bilmiyorum.
    - neyse... zeynep... zeynep bir canavar!
    - nasıl canavar?
    - bildiğin canavar. her şey karın ağrısıyla başladı. ilk başlarda önemsemedim, ama sonraları ağrılarım gittikçe şiddetlendi, apandisittir diye hastaneye gittik. temiz çıktım. ağrılar bir türlü dinmek bilmedi ve doktor doktor koşturdum ben irem. doktor doktor koşturdum ben...
    - ...?
    - bir karın ağrısı bir karın ağrısı... ama nasıl karın ağrısı! ölüyorum resmen! 3 hafta boyunca süründüm, zeynep de ortadan kaybolmasın mı?
    - ?
    - sonra kapıma iki adam dayandı, biri amerikan aksanlı konuşuyor, diğeri ise hiç türkçe bilmiyor. ikisinin de kulağında cep telefonu kulaklığı gibi şeyler. ben daha "hop nereye" demeden girivermesinler mi? vay efendim bunlar sormaya soruşturmaya başladılar zeynep kimdi, nerede tanıştın, ilişkiniz ne boyuttaydı, onunla beraberken hiç hafıza kaybı yaşadın mı?
    - ?
    - neden sonra hatırladım ki ben zeynep ile beraberken sık sık unuttuğum şeyler oluyordu. hafızam bildiğin çökmüş aslında. sonra ne ortaya çıktı biliyor musun? zeynep yabancı bir gezegenden gelen ileri bir mantar türü çıkmasın mı???
    - ?
    - içime sporlarını bırakmış. o apandisit sandığımız şey sporları değil miymiş meğerseme? ve ben artık fizyolojisi eşeysiz üremeye yatkın bir canlının gezegenimizdeki ilk eşeyli üreme çabasının kurbanı olmayagöreyim mi? gördüm bunu!
    - ...
    - ve benim...kürtaj olmam lazım irem. onun çocuklarını bu dünyaya getiremem ben!
    - ...
    - 150 tl yeter.
    - performansın için 50 tl vereceğim, hesap numaranı söyle?
    - kredi kartını iptal ettirdim, ptt'den havale çektirirsin... avcılar merkez ptt
    - üfff uzun iş. internetten öderim, doğalgaz mıydı bu sefer?
    - yok, elektrik...