ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
google earth
-
an itibariyle mekke'ye inip, yön tuşlarıyla kabe'nin etrafında yedi tur atmamı sağlamış, sayesinde hacı olduğum program*.
aziz sancar
-
medreseden yetişmemiştir.
* bölgenizdeki okullar bunun için yeterli miydi?
- maalesef biz memleket olarak, her şeyimizi tenkitten hoşlanıyoruz. o dönem okullarımız harikaydı. olağanüstü öğretmenlerim vardı ilkokulda. oradaki ilkokul eğitimini burada amerika’daki en iyi ilkokullarda verirler mi vermezler mi bilmiyorum. o kadar iyiydi.
* öğretmenler mi iyiydi?
- tabii. çoğu köy enstitüleri mezunuydu. çok idealist insanlardı.
http://www.hurriyet.com.tr/…beni-terk-etti-30282793
3 kasım 1993 galatasaray manchester united maçı
-
şampiyonlar ligi kapısının kapanmamak üzerere türklere açıldığı maçtır.. sadece galatasaray için değil, türk futbolu için dönüm noktasıydı..
bu maçtan sonra 1994 senesinde türkiye'den 1 takım direkt olarak ön elemesiz şampiyonlar ligine katılacaktı.. lakin 1994-95 senesinde tekrar ön eleme oynadık, 1997-98 senesinde yapılan değişiklikle 2 ön eleme turu hayata geçirildi... artık ülkemizden 2 takım ön eleme oynamaya başladı..
1998-99 senesinde ibnelik yaptılar, 2 takımımız ön eleme oynarken, bu sayıyı 1'e indirdiler..
1999-00 senesinde tekrar değişiklik yapılarak ön eleme turları 3'e çıkartıldı ve tekrar ülkemizden 2 takım ön eleme oynadı.. şampiyon takım 3. ön eleme oynayarak , 2. olan takım ise 2. ve 3. ön eleme turları ile şampiyonlar ligine katılıyordu..
2001 senesinde oynan çeyrek finalden sonra uefa kupasına katılım da şekillendi.. 3. ve 4. takımlar uefa'ya direkt olarak, 5. ve 6. takımlar ise ön eleme oynarak katıldılar.. (hepsi elendi o ayrı)
örnek olarak 2001-02 senesinde gençlerbirliği ve gaziantep uefa'da ülkemizi temsil ettiler...
uzun lafın kısası:
kasasına avrupa futbol organizasyonlarından para koyan bir çok kulübümüz için de çok önemli bir maçtır.
bir kez daha teşekkürler galatasaray...
edit: link düzeltildi.
yılmaz morgül'ün el yazısı
-
mordor lisanı ile yazılmıştır.
zaten ''morgül'' ismi de
mordor ve nazgul isimlerininden uyarlanma.
beyler yılmaz morgül orta dünya insanıdır.
(bkz: its some kind of elvish, i cant read it)
edit: (bkz: minas morgul)
ahmet kaya
-
şarkılarından çok aklımda bir olayla yer etmiştir. 1998 yılında kendisinin irc'de yassax nick'iyle takıldığı dönem çalıştığım şirkete uğramıştı. bizim çalışanların bir kısmı eski aidata irc sunucusu adminleriydi. oradan tanışıyorlarmış. ofise geldiğinde bilgisayar başında çalışıyordum. beni geçip doğrudan elemanların yanına gitmek yerine durup son derece saygılı bir tonda selam verip hatrımı sormuş idi. ünlü bir sanatçı olmasını geçtim, istanbul'da kimseden böyle bir yaklaşım görmediğimden ve doğal olarak beklemediğimden baya şaşırmıştım. aklımda her zaman sıradışı iyi biri olarak kaldı.
rüştü'nün yediği her golden sonra ofsayt umudu
-
rüştünün karşı karşıya pozisyonlarda dünyanın sayılı kalecilerinden birisi olmasında etkisi olan umuttur bu..henüz oyun devam ederken ofsayt umuduyla elini kaldıran rüştü , oyun devam edince rakibe hamle yapıcam derken, havada kalan koluyla az pozisyon kurtarmamıştır..
bir üniversitede yaşanabilecek en dumur olaylar
-
arkadaşın biri erasmus programıyla modena'ya gidip, ilk dönemi orada geçirip ikinci dönem tekrar aramıza dönmüştür. hep beraber politics dersine girmişizdir. hoca derse başlamadan önce kıza hoşgeldin der ve "evet x'cim, şimdi seni şöyle ortaya alalım. bize modena maceralarını anlat." der. kız da hiç itiraz etmeden çıkar orta meydana başlar heyecanlı heyecanlı anlatmaya..
-ay işte hocam ilk önce roma'da indim uçaktan. ellerim kollarım her tarafım bavul dolu. benim kilo 45, bavullar en azından 150.
-hahahahaha
-neyse, alanda bi taksi bulabildim güç bela. atladım içine; amacım metroya gitmek..
-eeee
-zar zor bindim taksiye. allahın italyan'ı, bi yardım bile etmedi bavulları arabaya taşımama.
-cık cık cıkk
-yerleştim taksiye. git git yol bitmiyor! saat de zaten epey geç olmuş, her yer zifiri karanlık. birkaç saat sonra metronun önüne gelebildik nihayet. ben tam uzandım çantama, para çıkarmak için. bir de ne göreyim; yanıma hiç nakit almamışım!
-eeee?
-taksiciye sordum. ya işte nakit yok bende, kredi kartı geçer mi diye. italyancam da çat pat işte.. ne dese beğenirsiniz hocam??
-valla bilmem?
-"sorun değil. yatakta da ödeşebiliriz dedi banaaa!!!
-oo çok güzel!! verdiniz mi?
akabinde ders iptal olmuştu zaten...
yaran inci sözlük entry'leri
-
diyarbakırdan aldğım telefon şarjör çıktı
1.az önce babamı aradım ve mermi bitti mnıskim konuşamadık, ödemeli tarıyorum şu an ama hıh açmıo :( beyler
fatiha
-
ben: baba bana elhamı öğret, öğretmen istiyor
babam:
elhamdürüsiyle
kızlar sürüsiyle
hergün birisiyle
yarabbi şükür allahım
ben: aman be baba
babam: oğlum ne var, hocanız bile bilmez bunu, hem bir tutarsa duan, ehi ehi
ben: ablam gibi dayak yiyeyim sonra değil mi* ? .. anneee , bana elhamı öğret...
babam: dur ben sana elemtereyi de öğreteyim.
elemtere ellipara
babam gider kochisara.... nereye gidiyon, daha bitmediki
annem: offf bey offf, cocukların hepisini göndereksin cehenneme, günaha giriyorsun
babam: ehi ehi ehi he
* ablam ilkokul birde "kuran kursuna gideceğim" diye tutturur, bizimkiler her zamanki kayıtsızlıkları ile aman gidersen git derler. ablam ilk gün gelir ve babama, "baba bana sübhanekeyi öğret, hoca istedi" der, ertesi gün kursa giden ablam biraz sonra yüzünde şamar iziyle kıpkırmızı şeklide eve döner. şimdi babamdan ablama öğretilen sübhanekeyi dinliyoruz:
sübhaneke
sümbülteke
anam eke
babam teke
diye gidiyordu hatırladığım kadarıyla. bu arada babamın 9 yaşından beri beş vakit namazını kılan, orucunun birgünün bile kaçırmayan bir insan olduğunu belirteyim
(bkz: niye benim babam herkesin babası gibi değil)
düz dünya teorisi
sabrina gonzalez pasterski
-
ntv'nin haberine göre mıt’den normalden bir yıl erken, üç yılda 4 üzerinden 5.0 ortalamayla (yüksek başarılı öğrencilere verilen not), 'mıt physics orloff scholarship' bursu verilen ilk kadın öğrenci olarak mezun olmuş.
aldığı ödül ve unvanlar da şöyleymiş:
2010, ıllinois havacılık merkezi birliği endüstri başarı ödülü
2012, scientific american 30 under 30
2012, lindau nobel laureate meetings ('nobel ödüllü bilim insanları ile tanışma' gibi çevirebiliriz sanırım) genç araştırmacı
2013, mıt physics departmanı orloff bursu ödülü
2015, forbes 30 under 30
2015, hertz vakfı üyeliği
2017, forbes 30 under 30 all star
2017, marie claire deha ödülü
2017, silicon valley comic con ana katılımcısı
oha diyorum. ben de burada integralli matematik 2'yi vermeye çalışayım...
yonja'da tanışmak için atılan ilk mesaj
-
gelen mesaj :
...
cevabım :
....
gelen cevap :
klasizm ve klişelerden arınmış bir ruh hali yansıman var ve bu beni çekti seni detaylarınla tanımayı isterim.
(bkz: vay anasını)