ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
88. oscar ödül töreni
-
arkadaşlar ilk oylar doğudan geldiği için bütün ödüller mad max'e gidiyor. daha los angeles sandıkları açılmadı bile, lütfen sandıkları terk etmeyin!!11!1!
the irishman
-
görsel efekt konusunda ilham verici, sinemada başka bir yol açan bir film geliyor gibi. bu dijital de-aging denilen sistem ilk kez bir filmde bu kadar geniş çaplı kullanılacakmış. normalde bu sisteminin kullanıldığı dizi ve filmler var. mesela film olarak the curious case of benjamin button ilk akla gelebilir. ancak çok pahalı ve zaman çalan bir teknoloji olmasından dolayı her filmde uygulanacak bir sistem değil, yapıldığı zaman da genelde 1 karakter için yapılıyor. bu filmde ise nerdeyse yaş almış bütün oyuncular, al pacino, robert de niro, joe pesci ve harvey keitel üzerinde dijital de-aging sistemi kullanılacak. bu yolla 78 yaşındaki al pacino, filmde 39 yaşında bir karakteri canlandırabilecek.
film için netflix kesenin ağzını sonuna kadar açmış, filmin bütçesi 180 milyon dolara kadar dayanmış. bu da martin scorsese'nin bugüne kadar ki en pahalı filmi demek. umarım bu bütçeye değen, beklentileri karşılayan, efsane bir film izleriz. umarım dediğime bakmayın the irish man, 80'li yaşlara merdiven dayamış al pacino ve robert de niro'nun muhtemelen birlikte oynadıkları son film olacak. sırf bu durumdan dolayı bile the irishman'in sinema dünyasında özel bir yeri olur.
cem yılmaz refiye yılmaz'a bir milyon versin
-
hayır bir de şöyle bir problem var; neden refiye yılmaz?
bugün cem yılmaz refiye yılmaz'a bir milyon versin, tamam. sonra cem yılmaz afrika'daki çocukları doyursun. cem yılmaz bana 5 lira versin bi ilaç alayım.
refiye yılmaz'ın ne ayrıcalığı var? cem yılmaz bütün servetini hastalara fakirlere mi dağıtsın? o halde neden rahmi koç değil de, sakıp sabancı değil de cem yılmaz? sedat kapanoğlu da bize üç beş kuruş dağıtsın mesela? onu niye savunmuyorsunuz?
laf olsun diye gösteri yapıyorsunuz burda. cem yılmaz'ın suçu zengin olmak mı? tek zengin cem yılmaz mı ülkede? tek ihtiyaç sahibi refiye yılmaz mı?
bir şeyin de boku çıkmasın arkadaş.
zihinde yer etmiş anonslar
-
trafik polisi anonsudur:
“mercedes devam edin lütfen,şahin sallanma”
uçaklarda kürtçe anons
-
yetmez ama evet! uçaklarda sadece kürtçe, lazca, rumca anonslar yetmez, uçağın motor sesi de kürtçe çıkmalı. itiraz edenlerin hepsi faşist ırkçılardır peşinen söyleyeyim.
edit: über, ileri demokrat ve demokratik cumhuriyetçi yazarlar abd'nde hispaniklerin ana dil tecrübesini bir öğreniverseler de, biz de artık bu geri zekalı ayrışma başlıklarını okumaktan kurtulsak. unutmadan söyleyeyim; abdullah öcalan dan farklı olarak, kürtçeyi anadilim gibi konuşuyorum.
necati şaşmaz
-
ne sıfatla başbakan'la gezi parkı için konuşacağını cidden bilmiyorum. tek mimikle 10 sene aynı rolu oynadı lan adam. böyle olunca sanatçı mı oluyor?
ahaha twitter'da biri biz polat alemdar'ı değil, cerrahpaşalıları istiyoruz demiş. adam haklı.
migros'un 5 bin 999 tl'ye iphone 11 satması
-
başlık yanlış. doğrusu migros personelinin 5999 tl'ye iphone 11 sahibi olması olacaktır.
satrancın en stratejik taşı
-
50 sayfalık başlığın 20 sayfası "piyon" yazanlarla dolu. "benim satranca bakışım farklı üstadım"
ahaha sizin farklı olma arzunuza çakayım kasaba entelleri sizi..
ben hızır'ım diyerek tıp öğrencisini dolandırmak
-
sonra bu adam mezun olacak, hastaların gözünün içine baktığı bir kişi olacak öyle mi? kaydırma yaparak okulu kazanan biri olduğunu düşünmek istiyorum...
ne alacağını anlamadan bakkala giden çocuk
-
-kızıııım bakkal dan git aluminyum folyo al, hadi yavrum
bir koşu bakkala gidilir;
-bakkal amca annem elli milyon falan istedi.
-!!!???
based on true story
100'den geriye doğru 7'şer 7'şer hızla saymak
-
94'te duraksadığım eylem...
edit: markasiz uyardı. 93 kalıyor. 100'den, 7 çıkarsa.
edit 2: hakikaten yanlış yapmışım. dedikleri doğru karneyi alan sözlüğe koşuyor. yeter artık vurmayın öldüm.
koreli ile çinliyi nasıl ayırt edeceksin
-
devlet bahçeli'nin ahmet hakan ile olan röportajında bulunan vecizesi.
bu nasıl bir sığ bakış açısı çözemedim. ciddi ciddi bir parti başkanı bu şekilde konuşmamalı. toplum önderisin sen ya. hayır arada bir fark mı var çinli ile koreli arasında demiş. oldu her çekik gözlüye saldıralım.
zaten röportajın tamamında genel bir boş konuşma genel bir vurdumduymazlık farkedeceksiniz.
hayır seçime kadar mhp için belki bir umut vardır diyordum ama, artık son dönemde çok fena saçmalıyorlar. durmadan atar, durmadan suçu başkasına atma.
insan kara deliğe düşse ne olur
-
insan karadeliğe düşerse bir kütüphanenin arkasına geçer. böyle bir film mi yapsam acaba? çok saçma bir fikir öyle değil mi? evet bence de öyle.