hesabın var mı? giriş yap

  • salda gölu tatlı-soda su özelliğinden göl suyu bol miktarda magnezyum içerir. bu magnezyum göldeki bakteriler tarafından tüketilir ve beyaz renkli hidromanyezit minareline dönüşerek onların yapı taşlarını oluşturur. hidromanyezit minerallerinden yapılı bakteri kolonileri bir araya gelerek stromotolitleri meydana getirir. bu stromolitler göl içinde kıyı adalarının teşekkülüne yol açar. bu adaların su yüzeyinden yüksekliği 5-8 metre,su içindeki yüksekliği de 8-10 metreye kadar ulaşabilmektedir. kıyıda hidromanyezit mineralinden yapılı bu stromolitler dalgaların etkisiyle ayrıştırılırlar ve sahil kumları olarak çökelirler. böylece gölün etrafı bembeyaz bir kuşakla çevrilidir. işte bu beyaz sahil şeridi göle özel bir görünüm kazandırır. bu tür görünümleri mars’tan gelen fotoğraflarda da yer alması oldukça dikkat çekicidir. mars’tan gelen fotoğraflarda gözlenen beyazlıklarında hidromanyezit fizikçiler tarafından ileri sürülmektedir. hidromanyezitler ise yalnız ve yalnızca sıvı suyun bulunduğu ortamlarda bakteriler tarafından üretilmektedir (stromolitler şeklinde). şu halde salda gölü mars gezegeninde hayat ve suyun olup olmadığına dair çalışmaları ışık tutabilecek dünyamızdaki tabii laboratuarlardan biridir. zaten bu yüzden de bilim adamlarının gündemindedir.

  • "konuşursam beni sadece ingilizce bilenler anlayacak. ama sessiz bir filmi herkes anlayabilir. ve dünya amerikadan ibaret değil.."

    diyen büyük üstad,
    great dictator' ün unutulmaz oyuncusu,
    kalpleri filmleri ile defalarca yumuşatmayı başarmış aktör...

    dün tam 123. yaşını kutladı o.
    küçüklüğümden beri, onun filmleri ile büyüyen ben ise, bunu bugün hatırlayarak azıcık kızıp kendime, tekrar resimlerine baktım onun.

    özlenen insandır charlie chaplin..

    onun gibi bir oyuncu, yönetmen, yapımcı, artık adına her ne derseniz deyin,
    gelmeyecek zannımca bu yok olmaya yüz tutmuş, her karışı ile kötülük saçan dünyaya..
    dünya değil yalnız kötülük saçan her zerresinden etrafına, yanlış anlaşılmasın sakın, onu bu hale getiren -sonuna ve dibine dek- insanlardır ! her hakkı kendinde görüp, kaf dağından diğer alemleri izleyenlerdir onlar.

    işte chaplin de,
    filmlerinde insanların ne kadar küçük, ne kadar kum tanesi olduklarını göstermiştir bir yandan,
    koca bir dünya denizinde.

    büyüksün üstad!

  • bunun normal bir açıklaması yok. muhtemelen rte hapse girdiğinde bir gece kendi kendine "bu ülkenin ağzına sıçacam, görecekler" diye söz verdi. kendi ülkesine kin ve nefret duymayan biri şu vaziyet karşısında 1 saniye bile beklemeden seçim kararı alır.

  • bırak hakkari’yi iskenderun’da bile komutanlarımız bizi dağdan gelebilecek terör saldırısına karşı uyarırlardı. çok kez yaşandığını belirtirlerdi.

    orta doğu kültürü yine iş başında, tuttuğunu linç ediyor.

    tamam en güzel senin vatanın, en güzel senin ilin, en süper ülke burası. dağı taşı cennet. gerizekalılar.

  • az önce tayyip kürsüde konuşma yapıyordu. konuşması bittikten sonra canımız ciğerimiz yeni göz bebeğimiz kanada'nın gencecik zeki çevik ahlaklı ve yakışıklı başbakanı justin trudeau, tayyip erdoğan ile tokalaşıp kulağına doğru yaklaşarak uzun uzun bir şeyler söyedi. tayyip de gergin bir şekilde kafa sallayıp durdu ve arkasını dönüp hızlı adımlarla uzaklaştı.

    sonra dedim ki kendi kendime; justinciğim, o ingilizce bilmiyor, öyle kulağına kulağına konuşma canım benim <3

  • alındığı gün çingeneler tarafından bir tur istenen ve mahallenin köşesini dönüp gözden sonsuza kadar kaybolan gıcır gıcır bir bmx.

    yıllar sonra editi: ulan şimdi bile okuyunca cümlenin sonlarına doğru gözlerim doluyor amk.

  • 12:00 uyandım.
    12:01 bilgisayarı açtım.
    18:00 kahvaltımı yaptım.
    03:00 uykum geldi, bilgisayarı kapadım, yatıyorum.

    (bkz: umutsuz vaka)