hesabın var mı? giriş yap

  • -travel set asla almayin.
    -cok ucuyorsaniz katlanip kabin bagaji olanlardan alin. (ornek: babyzen yoyo+)
    -7 kg dan agir araba almayin.
    -dag, bayir gezmiyorsaniz buyuk tekerlekli araba asla almayin. kucuk tekerlek candir.
    -maclaren gibi surusu kolay bir marka olmasina ozen gosterin.
    -cocugunuz yas ve boy olarak buyukse peg perego pliko mini iyi bir alternatif olabilir, sirti epey yuksektir.
    -cocuk cok kucukse tam yatmasi iyi olur ama bir yasindan buyukse tam yatmasi sart degil, yarim yatista daha iyi uyur.

    biz 9 sene once bugaboo bee aldik, o zamanlar cabin size modeller cikmamisti, cok memnunuz hala ikinci cocugumuz kullaniyor, suspansiyonu mukemmel.

  • bu soruya maruz kalan erkek, yapılan değişikliği beş saniye içerisinde fark etmediği takdirde kendi kendini imha etmeye programlıdır.

    - bende bir değişiklik fark ettin mi aşkım?
    - sistem geçersiz bir işlem yürüttü ve şimdi kapatılacak.

  • “çocukken her akşam yatmadan önce ve aklıma geldiği her an tanrı'ya bana bir bisiklet vermesi için dua ederdim. bir gün tanrı'nın çalışma tarzının bu olmadığını anladım. ertesi gün gittim kendime yeni bir bisiklet çaldım ve her akşam yatmadan önce tanrı'ya günahlarımı affetmesi için dua ettim. „

    al capone

  • "o gece şarabı sütle karıştırırsam canımı fazla yakmayacağına karar verdim. bir bardak denedim, yarı şarap, yarı süt. ölmedim. bir sonraki bardağa biraz daha az süt biraz daha fazla şarap koydum. gece bittiğinde sade şarap içiyordum. sabah kalktığımda mide kanaması filan geçirmedim. ondan sonra hem içtim hem de atlara oynadım. 27 yıl sonra ikisini de yapmaya devam ediyorum. zaman, harcamak içindir."

    demiş şahsiyet

  • (bir gün arabayla kreşten dönüyoruz)
    ben- naaptınız bakiim bugün okulda(kreş)?
    o- (3,5 yaşında..) hiçbişi....

    (başka bir gün)
    ben- naaptınız bakiim okulda bugün?
    o- hiçbişi

    (bir başka gün)
    ben- ......... (sessizlik)
    o- ........
    ben- .........
    o- baba!
    ben- efendim oğlum?
    o- bugün okulda naaptığımızı sormicak mısın?
    ben- (sevinç, ilgi ve merakla) aaaa eveett... naaptınız okulda bugün?
    o- hiçbişi...... hihohahahahaa......
    ben-?!?!?!

  • geçen hafta göktürk yolunda önümde giden beyaz albeaya aynısını yaptı hafriyat kamyonu

    sol şeritte kapatmış gidiyordu. albea sıkışınca kornaya bastı. adam önüne kırdı el kol hareketi yaptı.

    arkadan siyah bir mondeo geldi aynısı ona yapmaya kalktı adam, mondeo çakarları açıp sağa çektirdi. bilmem neresini yalıyordu korumanın. abim abim diye diye.

    ülke maalesef bu.

  • senelerce garsonluk yapmış bir it olarak açıklayım..
    tırı vırı restoranları saymıyorum.
    garson zaten garson değildir. müşteri de kendi cep hesabı , kitabı belli ..ne yiyeceği önceden tasarlanmıştır.
    belki komik gelecek ama garson istemsizce menüleri toplar.
    bir refklestir bu.
    ilk olarak garson adisyon yazmasını bilmiyordur ve menüyü bir masa gibi kullanır. adisyon yazması çok daha kolay ve anlaşılır olur.
    masa da yer açmak içindir. menü devrilebilir, çarpabilir. bardağı dökebilir.
    bu tür resterontlarda rezerve olayı olmadığı için ve kişi başı menü basılmadığı için bir sonra ki masa ve sipariş için menüler toplanır ve ortak kullanım olan servant'ta istiflenir.
    bu sadece bir reflekstir sebebi yoktur. menüleri toplamak işletmecinin ve garsonun işini kolaylaştırmak içindir. zaten bu tarz yerlerde içecek, ön sıcak, sıcak ve tatlı siparişi bir sefer de alınır.
    ikincisi orta halli meyhane ve ocak başı yerlerinde olur. garson siz istemezseniz menü vermez. sadece içmek istediğiniz içkiyi sorar (genelde rakı olur) ona göre kişi sayısına ve istenen içki miktarına göre meze, ara sıcak, ana sıcak size öneride bulunur. bu tarz yerlerde garsonlar tam bir kaşardır ve müşteriye pek söz hakkı vermez. balıksa balık, ızgaraysa ızgara. kişi başı porsiyon olayına girmez. ortaya yaptırır. zaten mezeler vs. tepside gelir. orta da pek menü olmaz.
    fining dining room (siz ekşici piç fakirler pek bilmezsiniz) üst düzey yerlerdir. sadece şarap menüsü bulunur. siz şarabınızı söylersiniz garson ona göre devamını getirir.
    yani menü bir teferruattır her mekanda. baş ağrısıdır. işi bilen garson en ufağından en tepesine kadar mekanda yularları elinde tutmaya bayılır. bir şekil ego tatmini diyelim.
    ayrıca işi bilen bir garson kesinlikle menü'leri masa da bırakmaz. hijyen olarak menüleri masa da bırakmak akıllı bir iş değildir. onlarca insanın eli değiyor, tükürüğü bulaşıyor. üzerine öksüren, aksıran, yere düşüreni oluyor.
    menüyü masa da bırakmamak için birçok sebep vardır. ama menüyü masa da bırakmak için ne mekan ne garson ne de müşteri için elle tutulur bir neden yoktur.