hesabın var mı? giriş yap

  • iki sayının çarpımı, bu iki sayının logaritmalarının toplamlarının ters logaritması*dır mantığından ( c=a*b => log(c)=log(a)+log(b) ) ve iki uzunluğu toplamanın bu iki uzunluğu uc-uca eklemekle elde edilebileceği gerçeğinden yola çıkılarak icat edilmiş, asıl olarak kolay çarpma/bölme yapma ve logaritma* alma işlemlerini yapan düzenek *.

    asıl düzenek boyları logaritmik olarak işaretlenmiş iki cetvel*'den ibarettir. çarpma işlemi şöyle yapılır:

    cetvellerden her birinde çarpılacak bir sayının yeri bulunur. bu noktaların cetvellerin başına olan mesafesi bu sayıların logaritmaları ile orantılıdır (log(a) ve log(b) değerleri uzunluk olarak elde edilmiş olur).

    bu iki uzunluk uc-uca eklenir (böylece log(a)+log(b) yani logaritmarın toplamı bulunur. bu log(c)'ye eşittir).

    toplam mesafe'nin denk geldiği yerdeki değer cevtellerden birisi üzerindeki skaladan bakılarak ters logaritma dönüşümü yapılır yani log(c)'den c değeri bulunur. böylece a ile b çarpılmış olur.

    bölme için uzunlukların toplamı yerine farkları alınır (mesafeleri uc-uca eklemek yerine kıç-kıça hizalayıp başlangıçları arasındaki farka bakılır). cetvelleri titretmeden, kolayca ve hassas olarak hizalamak için sıkı bir sürgü mekanizması kullanılmaktadır.

    elinizde logaritma, ters logaritma, çarpma ve bölme işlemleri olunca üst alma işlemi de rahatlıkla yapılabilir hale gelir... (log(a^b) = b*log(a) eşitliğinden)

  • anneannemin ben o yaşlardayken öğrettiği bir dua vardı:

    artsın eksilmesin
    taşsın dökülmesin
    hepimize yarasın
    afiyet olsun

    bakın bu dua (ya da ne derseniz deyin) dinden bağımsız, son derece insancıl, tasarruf bilinçli ve iyi niyetli bir dilek manzumesidir. ve okullarda böyle şeyler öğretilmelidir, tek bir dinin bir mezhebinin ritüelleri değil.

    not: anneannem beş vakit namazında inançlı bir müslümandı. huzurla yatsın.

    e: yazım

  • bizzat kuzenimin basindan gecti:
    -pardon, ben bir suredir size bakiyorum da, umarim bu sizi rahatsiz etmiyordur.
    -farketmedim.

  • - vay, chicago'ya gidecek bilete o kadar para verebiliyorsun demek.

    - uluslararası bir firmada mı çalışıyorsun, maaşın çok mu yüksek?

    - uçakta içkiler beleş mi?

    - abd vizesini sorunsuz almışsın demek ki.

    - ailen çok mu zengin? okumaya mı gezmeye mi?

    - aktarmasız uçuyorsun demek, çok havalısın.

    - uçakta internet mi var yoksa?

    - ne kadar havalısın amerikaya gidiyorsun, süper cool.

    mutlu musun yazar kardeşim?

    mutlu olunca söyle başlığını kapatalım.

  • muhabbetşinas biri değildir. açıkçası ben de böyleyim. bu durum bazen beni düşündürmüyor da değil. sonuçta insanlar tarafından yanlış anlaşılıyorum, kötü bir izlenim bırakıyorum diye düşünürüm.

    mesela adam soruyor sana bir şeyler sen de güzel güzel anlatıyorsun; yeri geldiğinde neşeli ve nüktedan aktarıyorsun yaşadıklarını ama iş soru sormaya, muhabbeti tersine çevirmeye gelince hiçbir şey sormuyorsun. o adam senin nereli olduğunu sormuş; nelerle iştigal ettiğini merak etmiş; bunlara yorum getirmiş vs. ama sen her şeyi anlattıktan sonra susup oturmaya devam ediyorsun.

    bazen de ulan ben de sorayım şunun nereli olduğunu diyorum ama harbiden hiç merak etmiyorum lan. sıfır merak yani. adam senin kütük'le ilgili şakalar espriler bile geliştirmiş; sen hiçbir şey sormuyorsun. o yüzden soru sorulmadığı sürece konuşmayan insanı sadece ketumlukla açıklamak mümkün değildir. bazı zaman çoğu şeyi ilginç bulmayan biri de olabilir.

  • ilkokul 4'te bir din yazılısı.

    soru: kitabımızın adı nedir?
    cevap: kitabımızın adı din kültürü ve ahlak bilgisi kitabıdır.

    utanmadan, "ehehe kesin herkes sadece "din kitabı" yazdı, benim gibi tam yazmadı." diye diye böbürlenmiştim.