hesabın var mı? giriş yap

  • yaş beş, annem bana sıkı sıkı kimseden para ve çikolata almamam gerektiğini tembihlemiş.
    babamın dayısına oturmaya gittik, haceli dayı bana para uzattı, al kendine gofret al dedi.
    almam dedim, al dedi, almicam dedim, alsana yav dedi, çok sinirlendim, almıyorum senin ağzına sıçarım diye bağırdım.
    sonra dayak yedim sanırım.

  • kim yönetiyor bu koyduğumunun şirketlerini, nasıl becerebiliyorsunuz zarar etmeyi yahu.

    en temel zekayla, kahvede bardak çay satan kahveci bile bu işten para kazanabiliyorken, koca koca fabrikaları kimler yönetiyor da, hakikaten milli içeceğimiz olan ve en fakirinden en zenginine neredeyse herkesin günde 3-5 bardak tükettiği çaydan nasıl zarar edebiliyorsunuz? delireceğim yemin ederim yahu.

  • yunanların kendilerinin helen ırkının temsilcileri olduğunu belirtmek için kendi ülkelerine verdikleri isim. dünyanın geri kalanı ise grek ırkından olduklarını düşündükleri için greece veya dile göre türevlerini kullanırlar. yunanlıların grek yerine helen mirasını sahiplenme isteğinin altında yatan grek kültürünün batı anadoluya yayılmış olması ve türkiyenin bu kültürün bir kısmını elinde bulundurmasıdır. helenler ise sadece yunanistan yarımadasındadırlar. yunanlılar kendilerini ayırmak isterler. türkler ise iyon soyundan geldikleri tezi ile bu ülkeye yunanistan demektedir. ki bu aslında bayağı bir aşağılama içerir. iyonlar tüm doğu akdenize yayılmış bir göçmen kavimdir. felsefe, demokrasi ve pek çok değerli kültür hazinesinin doğuşunu sağlayan greklerle karışmış olmalarına karşın bu çok şanlı bir tarihe sahip ırkla alakası yoktur. özetle biz iyon, onlar helen olduklarını savunur ama dünya bilir ki onlar grektir*

  • başlık: oruç tutmak ne kadar kolaymış beyleeeeeeeeer

    entry:dün hayatımda ilk defa oruç tutmaya karar verdim .neyse gece kalktım sahura yedim bişiler. geçtim yatağa yattım tam uyuycam bi baktım ezan okundu. kalktım açtım orucumu daha acıkmamıştım bile ne kadar kolaymış amk oruç tutmak

  • bir şampuandan kurtulma yöntemi. bugün 3. kullanışım ve saçlarım hiç bu kadar güzel olmamıştı: hacimli, parlak, yumuşak, canlı ve bir şampuan reklamında vaat edilen her şey.

    bu yöntemle tanışmam alakasız bir internet sitesinde insanların bu yöntemi uyguladığını, yalnız uzun saçlar için uygulamasının zor olduğunu duymamla başladı. ulan ne ki bu no poo diye araştırmaya başladım. sonuç itibariyle şampuansız saç temizliği olduğunu öğrendim. saçlarım da baya uzun bu arada. fakat sonuç hüsran değil tam bir emancipation oldu :)

    malzemeler: karbonat, elma sirkesi ve iki bardak su.
    uygulama: bir yemek kaşığı karbonat bir bardak suda; bir yemek kaşığı elma sirkesi de bir bardak suda çözdürülür. karbonat su çözeltisi aynı şampuan gibi fakat hiç malzeme artamayacak şekilde kullanılır; su ile durulanır. ardından elma sirkesi su çözeltisi yine tüm malzeme tek yıkamada bitecek şekilde yumuşatıcı olarak kullanılır, saçlar istenirse taranır bu aşamada ve su ile durulanır. zamanla kendi saçınız için en uygun ölçüyü kendiniz ayarlıyorsunuz. fazla yağlı ise daha çok karbonat daha az sirke; çok kabarık ve kuru ise daha az karbonat daha çok sirke gibi. ya da az ve ya kısa saçlıysanız yarımşar ölçü gibi.
    2-3 yıldır bu yöntemi uygulayanlar olduğu için 3. kullanımımla henüz başlangıç seviyesindeyim. pros ve cons yazarak bu yönteme geçeceklere kısa sürede edindiğim deneyimlerimi aktarmak isterim:

    cons:
    - banyo yapmadan önce karbonat ve elma sirkesini birer bardak su ile çözelti hazırlamalısınız. banyo öncesi ek hazırlık bir zaman kaybına neden olur. fakat öncesinde her gün saçınızı yıkamak zorunda kalırken şimdi haftada bir yıkadığınız için totalde zaman kazanırsınız.
    - bazıları saçlarının tam da istediği gibi temizlenmediğinden yakınmış. bunun nedeninin karbonatlı çözeltiyi saça tam yayamamak olduğunu düşünüyorum. ben bu sorunu karbonat çözeltisini bardaktan kafama boca ederek değil de; çözeltiyi eski bir şampuan şişesine ve ya kozmetik marketlerde satılan minik yolculuk şişelerine doldurarak aştım sanırım. küçük ağızlı bir şişeden tüm saç diplerine kolayca bu çözeltiyi yayılabilir ve yağlılık ve temizlenmemişlik hissinden tamamen kurtulabilirsiniz.
    - saçlarınızdan elma sirkesini tam olarak durulamanıza rağmen saçlar ıslakken ve ya yeni kuruduğunda hafif bir elma sirkesi kokusu kalıyor. fakat dışardan bir insan bu kokunun elam sirkesi olduğunu anlamaz. yarım saat sonra ise eser kalmıyor bu kokudan, tamamen uçuyor.

    pros:
    - ilk kullanımda yaşanan temizlik hissi kelimelerle anlatılmaz. karbonatlı suyu arındırdıktan sonra saçımdan gelen “gıcırrrrrr” sesini bizzat kulaklarımla duydum; gıcır gıcır olma durumunun mecazi bir şey olmadığını o ilk yıkamada hissettim. bu nedenle tavsiyem bu yönetimi devamlı uygulamak istemeseniz bile ayda bir falan saçınızı arındırmak için uygulayın derim.
    - eskiden saçımı yıkamadığım ikinci gün saçlarım yağlanırdı fakat bu yağlanma temiz bir yağlılık durumu değildi. saç diplerim resmen ağırlaşır ve başımda ağrı gibi bir hissiyat yapardı: nemli saçla rüzgarda duruyormuşum gibi. bu yöntemle zaten saçın yağlanma durumu bir 3 günden sonra falan başlıyor ve bu yağ hiçbir ağırlık yapmıyor. saçımı donuklaştırmıyor ve ağrı/ağırlık yapmıyor. bilmiyorum placebo etkisi mi, ama bu yönü bu yönteme devam etmemdeki en önemli neden. çünkü saçımı yıkamadığım ikinci gün kafamda ağırlık olması, hafif hasta gibi hissetme durumundan falan hep kurtuldum. bunun nedeninin şampuandaki bazı maddelerin saçıma ve kafa derime yapışmış olmasına bağlıyorum, artık saçımda şampuan kalıntısı kalmadığı için saçımı ve kafa derimi çok hafif hissediyorum. günlük duşumu da saçımı bir bone ile toplayıp öyle alıyorum ve hiç kirli hissetmiyorum.
    - elma sirkesi saçları hem çok parlak yapıyor hem de yumuşacık yapıp kolayca taranmasını sağlıyor. elma sirkesini de yine bir şişeye koyup öyle kullanmak gerek. yoksa saçınıza tam dağıtamayabiliyorsunuz.
    - diğer artıları: düşük maliyetli ve sağlıklı oluşu. organik şampuan saçmalıklarından da bu yöntemle yine kurtuluyorsunuz.

    sonuç olarak deneyip görün derim. gerçekten şaşıracaksınız. şampuan gibi bir saçmalığın yıllardır farkındaydım ama yerine hiçbir formül bulamamıştım. zeytinyağı sabunu falan denemiştim ama saçlarım rastalı gibi olmuştu. organik şampuan kullandım ama hem çok pahalı bir çözüm olmuştu hem de saç yıkama sıklığıma bir çözüm olmamıştı üstelik daha şimdiki gibi güzel görünür de olmamıştı. yani bu karbonat ve sirke çözümü mucize gibi bir şey. bu arada benim saçlarımın düz, uzun ve kuru; saç tellerimin ise normal kalınlıkta olduğu hesaba katılmalı; boya da bulunmuyor. kıvırcık bir saçta bu yöntemin nasıl bir etkisi olur bilmiyorum. yani itiraf ediyorum çok sorunlu, kepekli falan bir saçım olmadı hiç. yine de sorularınız olursa mesaj kutumu yakabilirsiniz.

    edit: 1 yıl 3 aydır bu yönteme devam ediyorum. saçımda hiç bir sorun yanetki yapmadı. kısacası hala tavsiye ediyorum sevgili yazarlar.

    yıllar sonra gelen edit: mesaj kutum bu işe hala devam edip etmediğim soruları ile yeşillendiriliyor sık sık. eskisi gibi devam etmiyorum doğrusu. ama vakitsizlikten üşengeçlikten. yoksa hala etkili ve güzel bir yöntem olduğunu düşünüyorum. ayda bir kere falan yapıyorum onun dışında az kimyasallı bir şampuanla yıkıyorum hızlı olmam gerektiğinde. temizlik ve saç güzelliği güzellik açısından yine karbonat ve sirkeyi tercih ederim az kimyasallı şampuana. bu yıllar içinde bir kızım oldu, şu anda 3 yaşında. onun saçlarını hiç şampuanla yıkamayıp suyla yıkadığımı; 1 yaşına kadar ayda bir kere sabunla 1 yaşından sonra da yine ayda bir bu yöntemle (sirke karbonat) yıkadığımı belirtmek isterim. saçları hiç kirlenmiyor. bunda çocuk olmasının etkisi vardır heralde. son durumlar budur dostlar. sevgiyle kalın.

  • kanuna göre bekâr, topluma göre boşanmış, anneme göre başına kalmış, kardeşlerime göre güçlü, arkadaşlarıma göre kafası rahat, kızıma göre ayakta, kızın babasına göre allah'a yakın, müdürüme göre sorunsuz.

    bence ise, dışı seni içi beni...

  • senin nasıl biri olduğunu kendine göstermen için fırsat yaratır. hırsız mısın, dürüst müsün şıp diye anlarsın.