ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yazarlar fight club kursa koyacakları ilk kural
-
ezan başlayınca döğüş durar.
belgesellerde geçen klasik cümleler
-
(bkz: masai mara'da sabah oluyor)
8 ocak 2002 istiklal caddesi fotoğrafı
mustafa topaloğlu
-
katıldığı beyaz şov'da nurgül yeşilçay'a madem konak asmalı o zaman filmin sonunda da birini asmalıydınız diyen kişi.
metro saldırganının yakalanma anı
-
adamın maskeyle evde beklemesi de bilinçli bir suçlu olduğunu gösteriyor.
oscar ödüllü ilk türk aktörün konuşma metni
-
- alın lan alın... size bu işte size... aaaaaaaaaaaaaaaaaallllllllllllllllllllllllllllllllll... aaaaaaaaaaaaaaaaaallllllllllllllllllllllllllll.... böyle alırlar ödülünüzü işte böyle... türkiya... türkiyaaa... allahım eve gitmek istiyom laaaynnnn... fincanı taştan oooyarlar balam oooyarlar akademiye böyle koyarlaaaar... laynnn biret pit fak yu... şan pen fak yu... ancelina coli ay em kaming... al paçino yu ar ekzampıl for mi tenk yu paçino.... biret pit fak yu, ancelina kis yu... türkiyaaaaa.....
(bkz: yılların birikimi)
sevgilinin söylediği unutulmayan sözler
-
doğum günümde "birbirimizi geç bulduk ama asla kaybetmeyeceğiz" demesi ve 2 hafta sonra bir trafik kazası sonucu yaşamını kaybetmesi. gerçekten unutulmuyor. seneler geçse de.
hayata dair iç burkan detaylar
-
istanbul'da işle ev arası mesafeyi yürüyerek kateden şanslı azınlıktanım. kışın biraz zor oluyor ama alıştım.
annemle babamın haklı telkinlere rağmen kahvaltı yapmadan evden çıkmayı tercih ediyorum, hem uyku daha tatlı geldiğinden hem de sabah uyanır uyanmaz yemek yeme fikrini bir türlü benimseyemediğimden.
evden kahvaltısız çıktığım için her gün aynı pastaneden iki tane peynirli poğaça alıyorum. midem ezilmeye başladığında yemek için.
pstanedeki çalışan kızlar birkaç kez değişti. sonuncu epeydir duruyor. her gün aynı şeyi alınca beni kapıda gördüğü an hazırlıyor poğaçaları sağolsun.
bir gün, klasik "günaydın" "kolay gelsin" "hayırlı işler" vb diyaloglar dışına çıktık:
"abla sen kaçıncı sınıfa kadar okudun?" diye sordu.
"neden" dedim.
"hiiç, merak ettim" dedi.
meğer okutmamış ailesi mihriban'ı. ilkokul 4 sınıfa başladığı senenin ilk döneminde okuldan alıp çalıştırmaya başlamışlar. evin yemek, temizlik işleri de ona aitmiş. ama bir yerlerden 'dışardan bitirme' diye bir şey duymuş. bilgim varsa yardımcı olabilir miymişim, çünkü işten pek vakti kalmıyormuş soruşturmak için. zaten nereye sorması gerektiğini de bilmiyormuş. hem diploması olursa daha iyi bir iş bulabilirmiş, öyle demişler.
-----------------
hayatınızda kaç kişi size "kaçıncı sınıfa kadar okudun" diye sordu.
-----------------
olayın güzel kısmı doğru kişiye sormuş olması. belediyenin ilgili birim başkan danışmasıyla çalışıyorum. hemen anlattım kendisine durumu. ertesi gün görevli arkadaşlar pastaneye gidip mihribanla tanıştılar. işten arta kalan zamanlarında ders çalıştırdılar. diğerleri kolaymış ama matematik biraz zormuş, öyle dedi mihriban.
girdiği tüm sınavlardan en yüksek notu o aldı.
geçme notu 45 iken 60 aldığı için üzüldü. (sınıfta alınan en yüksek not 60 bu arada)
ailesi hoşlanmamış, öyle ders çalışmalardan sınavlara girmelerden, izin vermemişler, önünü kesmişler ama kafa tutmuş, kavga etmiş. bazı sabahlar gözleri dolu dolu oluyordu, ama soramıyordum..
velhasıl, geçen hafta ilkokul diplomasını aldı mihriban. yüzünde kocaman bi gülümsemeyle, her günkü iki poğaçamı almaya gittiğimde söyledi. şimdi sıra orta okuldaymış. daha da zorlanacağının farkındaymış ama yapacakmış.
aferin sana. ben de inanıyorum yapacağına.
seneler sonra editi: mihribanla iletişimimiz kesildi maalesef. en son iki çocuk annesiydi. yolu, bahtı açık olur umarım.
adana limanı'nın sansürsüz pozu
gidilen tatilde tanışılan adamın prens çıkması
-
prens için talihsiz bi' karşılaşma olduğuna işarettir.
düşünsene prenssin tatilde bizimle karşılaşıyorsun.
coşmuş bir ekonomimiz var
-
kendi ev ekonomisinden bahsediyorsa demek.
euro 2008
-
feci bir balla katıldığımız turnuva. kupayı başka takım alsa uçaklarından bizim ülkeye düşer şerefsizim.
bim'de satılan star wars action figure paketi
-
hayvanlıkta sınır tanımadığımı gösteren paket.
sabah işe diye evden çıktım gittim. işe gelince sabah haberleri niyetine sözlüğü açmamla birlikte bugün satışa çıkacağını unuttuğumu fark ettim.
eşimi aradım. dedim durum bu. çocuğu komşunun birine bırak bim'e git. 2 aylık çocuğu sağa sola bıraktırıp eşimi bim'e gönderip star wars action figure paketi arattırdım sizin yüzünüzden. sizinde payınız var yani bunda. darth vader ve stormtrooper gelmiş sadece. onları da aldırdım. star wars'u sadece hafta sonlarında cnbce'de yayınlanan çizgi filmden bilen eşime bu ikiliyi anlatmam ise ayrı bir dizi film konusu.
son olarak eve gidince whatsapp'tan resmini gönder, seni seviyorum diyip telefonu kapattım.
kızımın resmini göndermiş. diyemedim ki darth vader'ı gönder. o kadar da hayvan değilim galiba.