bekir çınar
-
bugunku radikal'de, efkan bucak'in "solcularin ruyasi gercek oldu" yazisindan:
kafamız karmakarışık. işler o kadar basit, saflar o kadar net değil çünkü. öyle olsa mhp belediye meclisi üyesi bekir çınar bu kulübe başkan olur, olmakla kalmaz livorno’yu getirir miydi? başka bir ruh vardı adana’da. sanki demirspor kimliği altında bir başka forma bürünmüş bir yerdi çukurova. o ruhun en iyi temsilcisi ise bekir başkan’dı. siyaset ötesi bir kimlik olarak demirspor’un işçi takımı kimliğini öne çıkarıyordu. levski sofya, st. pauli, marsilya, celtic, liverpool ve aek’i çağırıp bir turnuva yapmak istiyordu. şunları söyleyebilen kaç başkan var ki memlekette. memleketi geçtim, bu dünyada: “muhaliftir demirsporlu, aykırıdır. bu kimlik kim gelse değişmez. dün de böyleydi yarın da böyle olacak. hrant dink’e desteği de haksızlığa karşı duruşumuz yüzünden verdik. futbol toplumsal barışın taşıyıcısı olacak güçtedir. istersek açılımın bile öncüsü oluruz.”
http://www.radikal.com.tr/…05.09.2009&categoryid=84 -
-
kişisel tanışıklığın ötesinde, bloga gelip defalarca yorum yazacak kadar aramızdaydı. taraftarların tartışmasını yakından izlerdi. livorno'yu getiren başkandı.
sıkıntı olduğunu biliyorduk ama bu kadar büyük olacağını tahmin edemezdik. keşke çözüm yolu olarak bunu seçmeseydi...
bir insanın kendini öldürmeyi seçmesi üzerine pek fazla birşey söylenemez. çok üzgünüz sadece... -
çok iyi tanımam demirspor yönetimi nasıl işliyor bilmiyorum. ama bu adamın bakış açısına sahip kaç kişi gelebilir adana demirsporun başına bilemiyorum. bir kere bu işe gönlünü vermiş bu ruhu anlamış, içten bir insandı. allah rahmet eylesin. içimden buraya neler yazmak geliyor ama kendisinin ölümü üzerinden sistem eleştrisi yapmak bize yakışmaz.
-
toprağa gömdüğümüz bir çocuk heyecanı...
"livorno maçı kesinleşti, izmir'deki tüm demirsporluları topla getir" diyordu telefonda.
sesindeki o heyecan, o samimiyet, o içtenlik... gözleri de gülüyordu o an, hattın öteki ucundan dahi görebiliyordum.
bir demirspor maçı öncesi öncesi bilet kuyruğundakilerin yanlarına gidip, hiç ağzını açmadan, sadece gözleriyle "beni de aldır içeri emmi" diye yalvaran 7-8 yaşında bir çocuk saflığı vardı sesinde.
belki onu maça götürecek bir babası olmayan, ama gözlerindeki samimiyet sayesinde demirspor'una kavuşan...
stada adımını attığı an içi içinden taşan bir çocuktu bu kulüpte bekir çınar heyecanı.
bir çocuğun heyecanıydı, yüreğinden getirip bu kulübe hibe ettiği...
yeni projelerle geldi, geniş bir vizyonla geldi. büyük büyük adımlar atacak oldu. imkanlarına oranla en büyük adımları o attı. olmaz denenleri yaptı, yıllarca hayalden öteye gidemeyenleri gerçekleştirdi. şaşırttı.
başka bir demirspor mümkündü, o onun ilk kurşununu sıktı.
"başkanım, hakkınızı ödeyemeyiz" dedim.
ödeyemedik.
ödeyemedik.
başkanım, hakkınızı ödeyemedik!
her an bizimleydi o heyecan, şimdi ise sadece birkaç fotoğrafa teslim ettik.
çocuk heyecanımızı yitirdik. kelimeler kifayetsiz...
http://img828.imageshack.us/…remgulergintribunu.jpg
başımız sağolsun. -
'deplasmana bekir çınar gibi büyük adamlar da yıllardan beri gelir. grup bir yanda bağırırken onlar da maçı seyreder. yani içimizden biri.'
dün gece oynanan konyaşeker spor maçı boyunca kendisi anıldı. eminim duymuştur gittiği yerlerde. -
-
kendisini tanımıyordum, fakat yalnızca şu söyleşisi bile bir futbol kulübü başkanından beklenmeyecek ölçüde açık fikirli olduğunu ortaya koyuyor:
muhabir: hrant dink cinayetinden sonra alanya maçında adana demirspor sahaya, “hepimiz hrant’ız hepimiz ermeni’yiz” pankartıyla çıkmak istedi fakat federasyon bunun siyasi bir pankart olduğu gerekçesiyle izin vermedi. fakat geçen hafta bütün takımlar sahaya “güçlü ordu, güçlü türkiye” pankartıyla çıktı. sizce buna izin verilmeli miydi? siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?
bekir çınar: son dönemlerin en moda sihirli sözcüğü bu: “siyasi”… hayatta her şey politikken, her yaptığınız, her sözünüz, her eyleminiz tanımı gereği zaten siyasiyken karşınıza çıkıp da size açık açık muhalifsiniz, solcusunuz, size “solculuk” yaptırtmayız diyemeyenlerin kutsal sığınağı, “siyasi” sözcüğü. oysa sizin sahaya “24 kasım öğretmenler gününüz kutlu olsun” pankartıyla çıkmanız da siyasi! 12 eylül döneminin kenan evren uydurması bir günü kutluyorsunuz o pankartla da. ama nedir? mevcut düzeni rahatsız etmeyen, devamlılığını sağlayan, düzeni sürekli üreten ve yeniden üreten dinamikleri onayladığınız her eyleminiz bu ülkede meşru görülürken, muhalif her ses anında “siyasi”…“futbola siyaset bulaşmasın” diye bir safsata tutturmuşlar gidiyorlar. aslında söylemeye çalıştıkları şu: “biz futbolda kendi borumuzu öttürüyoruz, ırkçılıktan cinsiyetçiliğe dek ideolojimizi yaymış durumdayız, kalkıp da bunu bozmaya çalışmayın”…futbola siyaset sokmayın diyenler, futboldaki mevcut siyaset kanallarını muhafaza etmek isteyenlerdir, başka bir şey değil. bu yüzden, düzenle barışıksanız sahalar sizin siyaset yapmanıza sonuna dek açıktır; muhalifseniz “siyasi” bulunursunuz.
huzur içinde yatsın.
edit: alıntıladığım cevap bekir çınar'a değil, adana demirspor'un taraftar grubu demir gibiyiz'den onur ve emrah'a aitmiş *. birgün editörlerinin azizliğine uğramamın yanında (bold kullanımı ve yazı tipinde farklılık olmaması) yazıyı dikkatle okumam gerekirdi diyerek özeleştirimi de vereyim.
o zaman bu sefer doğru alıntıyı yapalım:
"hrant’ın ölümü bizi derinden yaralayan bir olaydı. demirspor taraftarları olarak hepimizi derinden üzdü bu olay. gerekli tepkinin gösterilmesi düşüncesindeydik, ancak buna izin verilmedi.?? geçen hafta, takımların lig maçlarına, ‘güçlü ordu, güçlü türkiye’ pankartıyla çıktığını gördük. ‘hepimiz hrant’ız hepimiz ermeni’yiz’ pankartı siyasi diye nitelendiriliyor, peki diğer pankart siyasi değil mi?" -
yaşasaydı bugün 42 yaşında olacaktı. ama adana kenti ve demirspor camiası onu elbirliğiyle uçurumdan aşağı itti.
-
bekir çınar, bu videodur;
http://www.youtube.com/…feature=channel_video_title***
not: videonun sonundaki cümleler, bekir çınar'ın intiharın eşiğine sürüklenmesinde emeği geçen herkese ithaf olunur!
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap