• ayda yıl bir, televizyonda denk geldikçe belgesel izleyen değil, belgesel izlemeyi su içmek gibi hayatın olmazsa olmazı haline getiren, izledikleri belgeselde gördüklerini enine boyuna araştıran insanlar için konuşursak,

    - özgün hobileri vardır. mesela antropoloji, jeoloji ya da kozmoloji bilimine ait araştırmalar, mini deneyler yapabilirler. çevresindekiler bu hobilerden hoşlanmayabilir, bu hobilere burun kıvırabilir.

    - boş insanı sevmezler. bu yüzden de insanlara tepeden baktıkları düşünülür. burada boş insandan kasıt iş güç sahibi olmayan değil, zihnen boş; varoluş amacını sorgulamayan, bilgiyi aramayan, merak etmeyen, bir şeyler üretmek için çaba harcamayan insan.

    - karşılaştıkları bir doğa olayını neden sonuç ilişkisi kurarak yorumlayabilirler. başkaları bir doğa olayı karşısında şaşırırken, onlar için mantıklı sebebi vardır.

    - duygusuz değillerdir. herkes gibi onlar da sevinir, üzülür, mutlu olur, acı çeker. yani insanı vasıfları bünyelerinde bulundururlar.

    - hayal güçlerinin ucu bucağı yoktur.

    - ''nerede çokluk, orada bokluk'' deyimini benimserler. arkadaş listesi kalabalık değildir. hayatlarına insan katmaya meraklı değillerdir. kendi gibi birkaç arkadaş kendilerine yeter. işin kötü yanı, bu yüzden etrafındakiler ''ya git biraz sosyalleş'' gibi saçma sapan önerilerde bulunur.
  • en önemlisi bazı durumlarda kendilerini tutamayıp, belgesele bağlamaları olabilir.

    karakterimiz sokakta gördüğü kediyi okşarken, kedi eline doğru hamle yapar ve karakterimiz elini son anda çeker.

    -aman tanrım !?!?! jeff şuna bak. nerdeyse elimi koparıyordu. tanrığğmm!!! (bkz: timsah avcısı)
  • meraklı olmaları
  • gezmeyi ve yeni şeyler öğrenmeyi severler. sorulan soruları ciddiye alırlar.
  • ölçü birimi olarak futbol sahası, madagaskar adasının yarısı, fil çükünün çeyreği gibi enteresan kıstaslar kullanmaları

    - sacit bey, 40 dönümlük arsa, imara açılması uzun sürmez, çok değerlenecek, iyi bir yatırım olur
    - 40 dönüm derken yani kaç futbol sahası kadar eder?
    - ?!?
  • belgesel seviyor olmaları. (bkz: duh)
  • kitap okumamalarıdır. cümleye başlarken bir belgeselde izlemiştim diye başlayıp ,belgeselin adını bir türlü hatırlayamamalarıdır.
  • hepsinin aslında magazin seviyor olmaları...

    "ben hep belgesel" onların sadece sloganı...
  • kendileriyle alay edilmesinden hoşlanmamaları zira tv programları insan aklıyla taşşak geçiyor
  • kamyoncu, rehinci, depocu, sanayici programlarını sevenleri bu kategoride saydığımızda oldukça vasat özelliklerdir.

    viasat ve bbc gibi kanalların belgesellerini sevenleri düşündüğümüzde oldukça müspet özelliklerdir.
hesabın var mı? giriş yap