• karl marx'ın, ortaya koyduğu teorilerin kimi insanlarca yanlış anlaşılması, değişik ve alâkasız yönlere çekilmesi sonucu sarfettiği meşhur söz.
    bu sözün söylendiği zamanlara bakarsak, aradan koca bir yüzyıl geçmiştir; fakat, aradan geçen bunca seneye rağmen, marx'a bu lâfı ettiren koşullar ne yazık ki hâlâ sürmektedir. elbette ki marksizm dediğimiz şey statik bir şey değil; sürekli -farkında olsak da, olmasak da- devinim hâlinde olan bir teori. böyle olunca da farklı yorumlar, farklı algılayışlar pek tabii ki olacaktır, olmalıdır da. lâkin, bu algı farklılıklarının da belli bir sınırı vardır normal olarak.meselâ ırkçı, militarist bir insanın, sosyalist tasavvurla ucundan kıyısından bir bağlantısı olmaması gerektiği hâlde, maalesef bu tip düşüncedeki insanlar da "ben marksistim" diyerek ortalarda dolaşabiliyor.

    tekrar belirtelim: marksist teori'nin yorumlanmasında pek çok yorum ortaya çıkmıştır ve bu çok da güzel bir şeydir (zaten teorinin özü de bunu gerektirir). ama bu güzellik, teorinin temel saiklerini atlayarak yorum yaptığınızda bozulmakta, çirkin bir hâl almakta; bunun farkına varamadığınızda da, ortada sol namına pek bir şey kalmamakta.

    velhasıl dikkatli olmak, marx'ın zaten yaşarken de fazlasıyla sızlamış olan kemiklerini sızlatmamak*lâzım.
  • bu lâfı "bak, marx bile marksist değilim diyor, sen hâla konuşuyorsun" olarak yorumlayan; yani ortada marx'ın bizleri kandırması gibi bir durum söz konusuymuş şeklinde algılayan insan evlatları da yok değildir, vardır -hem de bolca. bu insanlar da 'kemikleri sızlatma' eylemine katılmış oluyorlar mı peki, şeklinde bir soru sorarsak, bence 'hayır' cevabını vermek doğru olacaktır; zira, bu lakırdıları dile getirenler, zaten mevzuya fazlasıyla uzak olan insanlardır. uzak oldukları için de çarpıtma ve 'kemiklerini sızlatma' eylemine dahil değildirler.
  • orjinali je ne suis pas marxiste olan söz karl marx tarafından, "karl marx kulübü"nde konuşma yapmak üzere davet edilmesi üzerine söylenmiştir. kanaatimce kendisi burada düşüncelerinin dogmatik tarzda yorumlanmasıyla inceden inceye maytap geçmiş. sözün fransız'ca söylenmesi ve fransız'ca konuşmanın marksist literatürde devrimci dönemleri sembolize etmesi de ironik.
  • karl marx'ın ölüm döşeğinde, tövbe edip hak dine döndüğü sırada yaktığı bir türkü. kaynak kişisi "genelkurmay başkanlığı, 1. ordu ve sıkıyönetim komutanlığı" olan bu türkü 1973 yılında derlenip komünistler işçilerimizi nasıl aldatıyorlar başlığıyla repertuara kazandırılmıştır.

    pireler ektim, ejderhalar biçtim oy
    ben marksist değilim,
    ben marksist değilim.

    devamı için (bkz: #21806856)
  • karl marx'ın (elbette bağlamından koparılarak) en fazla kötüye kullanılan sözlerinden biridir.

    örneğin, ntv yayınları'ndan "cep kaynağı" olarak çıkan "düşüncenin gelişimini anlamak için çizgibilim" alt başlıklı felsefe kitabında şu satırlara rastlayabilmekteyiz:

    "marx her zaman, bir 'marksist' olmadığını iddia etmişti. kendisini ve kendi fikirlerini çok ciddiye almasına rağmen takipçilerinin bir kısmı tarafından yanılmaz bir kâhin olarak görülmek de onu her zaman memnun etmiyordu." (s. 96)

    birincisi, marx'ın bu sözü "her zaman" sarf ettiği iddiası, bir uydurmadan ibaret...

    ikincisi, marx, bu sözü, "yanılmaz bir kâhin olarak görüldüğü" için sarf etmemişti...

    işin enteresan tarafı, "marx, ben marksist değilim, derdi" diyenlerin (neredeyse) hiçbirinin kaynak gösterme ihtiyacını hissetmemesi...

    marx'ın bu sözü neden söylediği hakkında daha ayrıntılı bilgi için:

    http://goo.gl/mqouj
  • kim milyoner olmak ister yarışmasındaki 250.000 liralık soru.
  • marx haklı olarak, yetmişlerin sonlarındaki fransız "marksistler"i eleştirirken şöyle diyordu: "bütün bildiğim marksist olmadığımdır".
    (engels, berlin'deki conrad schimdt'e (mektup), tarihsel materyalizm üzerine mektuplar, sf 12)
  • "marx bile marksist değilmiş" sözcüğü, çelişki barındırır.
    bir insan kendi fikirlerinin mensubu mudur? evet.
    insan kendi fikirlerine karşı olur mu ulan? aklınızı mı kaçırdınız?
    elbette marx'ın bu cümleyi kime, neye karşı, ne için söylediği anlaşıldıktan sonra kastettiği ve betimlemek istediği durum daha net anlaşılır. bazen tepki amacıyla bazı cümleler kurulmuş olabilir.

    aklıma geliyor, biri de "atatürk kemalist miydi" adında bir yazı yazıp, sonra da "atatürk'ün kemalist olmadığı (?)" sonucuna ulaşmıştı.

    aman yarabbi şu akla, mantığa bakın

    aynı yere geliyoruz, bir insan kendi fikirlerine karşı olamaz elbette. atatürk'ün çıkıp "ben kemalistim" demesi sözcüğün yapısı açısından saçma duracağından, atatürk bunu o şekilde anlatmak yerine farklı biçimde anlatmıştır.
    mesela 1935 chp parti programı'na kemalizm ibaresi konmuştur.
    mesela atatürk 1937 yılındaki konuşmasında "ülke davasının ideolojisinden" söz etmiştir. bakınız

    bu nedenle, okuyup yazma bilmeyen tek vatandaş bırakmamak, ülkenin büyük kalkınma savaşının ve yeni yapısının istediği teknik elemanları yetiştirmek, ülke davalarının ideolojisini anlayacak, anlatacak, nesilden nesile yaşatacak, kişi ve kurumları yaratmak, işte bu önemli ilkeleri en kısa sürede sağlamak, kültür bakanlığının üzerine aldığı büyük ve ağır görevler arasındadır.

    ülke davasının ideolojisi? nedir bu ideoloji?

    1939 chp parti programı'nı 1937 senesinde hazırlarken, kemalizm kavramını atatürk el yazısına dökmüştür. yani bizzat kendisi kullanmıştır.

    atatürk'ün el yazısı

    kaynak: anıtkabir arşivi 1. dosya, 1091 no.

    “bunlardan başka 1935 kurultayınca saptalanan fikirler de bu programa ulanmıştır. c.h. partisinin güttüğü bütün bu esaslar, kamâlizm prensipleridir.”

    ayrıca oturduğu masada kemalizm hakkında kendine soru da sorulmuştur:

    kemalizm bahsi

    (bkz: altı ok neden anayasaya girdi)

    bunların haricinde reşat kaynar, atatürk'ün kemalizm ile alakalı konuştuğu kısa konuşmayı şöyle aktarmaktadır:
    görsel
  • ben marksistim. ideoloji, yalçın küçük'ün çok güzel sözüyle, bir "bakış"tır ve maddi gerçekliğe marksist bakış, geçerliliğini hiç kaybetmemiştir.

    marx'ın hataları da vardır ama marksist bakış öyle bir şeydir ki, bizzat marx'ın hatalarıyla rahatça yüzleşmeni sağlayacak sayısız araçla donatır seni. marx'ın eleştiremeyeceği hiçbir şey yoktu, marksistlerin de yok, buna marx da dahildir, lenin de.

    lenin'in "devrimci" tanımını "marksist"e uyarlarsak, "hakikatin gözüne çırılçıplak bakabilen ", ama aynı zamanda o hakikati/gerçekliği bütün insanlığın hayrına değiştirmeye çalışan kişidir marksist.

    zincirsiz fikirdir marksizim.

    edit: imla
hesabın var mı? giriş yap