• merhaba, ben zülfü livaneli.

    bugün uzun zamandır hayal ettiğim bir işi yapmak üzere geldim. ekşi sözlük yazarlarının sorularını yanıtlayacağım. burada çok zeki insanlar olduğunu biliyorum çünkü herhangi bir konuda bilgi almak istediğim zaman ben de ekşi sözlük'e başvuruyorum. ayrıca içinde yaşadığımız dönemde internet medyasının önemi olağanüstü derecede arttı. ve türkiye'nin siyasetine, benim açımdan kurtuluşuna yardım ettiğini düşünüyorum.

    kanıt

    edit: sevgili yazarlar. zamanımız bitti ama ilginç sorularınız bitmedi. çok fazla sayıda soru geldiği için hepsini yanıtlayamıyoruz, kusura bakmayın.

    sorularınıza verilmiş yanıtları görmek için şu bağlantıyı kullanabilirsiniz: (bkz: ben zülfü livaneli sorularınızı yanıtlıyorum/@zulfu livaneli)

    not: soru cevap etkinliğini mobil ve web tarayıcınızdan takip edebilirsiniz.
  • merhabalar zülfü hocam hoş geldiniz. sizi ilk dinlediğimde küçük bir çocuktum. duruşunuz şarkılarınızla hep iyi bir örnek olduğunuza inanıyorum.

    bende size sanat ile ilgili soru sormak isterdim ama ülkemizin gündemi pek izin vermiyor maalesef.

    sizin gözünüzden ülke ne durumda, geleceğimizi nasıl yorumlarsınız?
    • aslında sanata her zaman yer vardır. almanya'da bombalar altında bile tiyatrolar devam etmişti. türkiye'nin geleceği bile sanat ve kültürle alakalı. büyük şairlerimizin, yazarlarımızın yetiştirdiği kitleler oy verecek. aydınlık siyaset ve aydınlık sanat buluşuyor bu bakımdan.
  • her şey çok güzel olacak mı?
  • merhaba zülfü abi,

    31 mart seçimlerinin sonucunda oluşan tabloyu sizin 25 yıl önceki siyasi misyonunuzun yeniden yeşermesi olarak yorumlayabilir miyiz? yıllar önce "üç kutuplu türkiye" kavramını siz dile getirmiştiniz. geldiğimiz nokta ortada. solun yükselişi bu güzel ülkemizde kutupları tekrar ikiye indirebilir mi?

    zamanın mustafa kemal atatürk'ü hep haklı çıkardığını söylersiniz. bunu artık iliklerimize kadar hissediyoruz.

    teşekkür ederim.
    • bu soru aslında birçok sözlük yazarının aklındadır diye tahmin ediyorum ve yaşı yetmeyenler için de hatırlatalım. 25 yıl önce biraz zoraki aday yapıldım ibb seçimlerine. çok kötü durumdaydı sosyal demokrat halkçı parti. durumu kurtarmaları için girdik ve çalıştık tabii. oylar yükseldi, birinci sıraya geldik. çelmeler başladı, önde koşan atın ayağına ateş etmeler başladı. çok çirkin şeyler yapıldı. rtük yoktu. yeni tv'ler tamamen serbest atış yapıyordu. karşımda tansu çiller çetesi, susurlukçular, ecevit... çok fazla oy çalma da oldu. dolayısıyla evet bugün ekrem imamoğlu'nun başarısı ve yaptıgı iş ortada. çok büyük ve önemli bir kampanya yaptı. liderlik yeteneği var. oylarını çaldırmadı. kıyamet de bundan kopuyor biraz. o yüzden olacak seçim yeniden, haksız ve hukuksuz şekilde. inanıyorum ki türkiye çok önemli bir lider kazandı.
  • güneş topla benim için abi , özgür müyüz yoksa koca bir düşünce hapisanesinde miyiz ?
    • tabii ki cevabını hepimiz biliyoruz bir düşünce hapishanesindeyiz. aslında türkiye her zaman böyleydi. özellikle düşünenlere, yazarlara, çizerlere hep düşman olundu. çok kişi öldürüldü. yazarlar için hapishane bir okul oldu. biz hepimiz orada yetiştik. fakat şöyle bir şey var eskiden bu askeri dönemde geliyorlardı, sonra gidiyorlardı. şimdi ise çok uzun süreli bir diktatörlük var. daha öncekiler avrupa'yı gözden çıkarmayı göze alamıyorlardı. şimdi umurlarında değil. ülkenin yönünü doğuya çevirdikleri için avrupa ile bozuşmak işlerine bile geliyor.
  • memleket mi yıldızlar mı, gençliğim mi daha uzak?
  • sis filmi neden hiç bir yerde yok?
    • sis filmi, yer demir gök bakır ve diğer filmler yakında dijital olarak çıkacak. bunlar eski filmler. orada burada kalmış. bizim hayatımız da hep çalkantılı geçti. yol'un müziklerini yaptığımda paris'teydim. arşivlerini tutamadık. şimdi geriye dönüp toplamaya çalışıyoruz. o bakımdan yakında çıkar.
  • ey ozgurluk sarkisini kaca satmistiniz?
    • özgürlük şarkısının bana ait olan bestesini bir telefon şirketi kullanmak istediği zaman ben şöyle düşündüm: bu müzik mücadelesinin bir parçası olarak günde 100 kere bütün kanalların bunu tekrar etmesi güzel bir şey diye buna izin verdim. oradan aldığım küçük parayı da okuttuğum öğrencilere harcadım. sonra eleştiriler geldi. ama şunu söyleyeyim sokakta dolaşırken o dönem köşe başında çocukların ıslıkla o şarkıyı söylediğini duyuyordum. ama bu eleştiriler sonrasında kestim sonra yerine bir arabesk şarkı koydular. ve türkiyenin düzeni değişmedi, arabeskten devam etti.

      şunu da söyleyeyim hayatımda hiçbir reklamda yer almadım tekliflere rağmen, hiçbir şekilde kabul etmedim.
  • yiğidim aslanım burda yatıyor dediğinizde tüylerimiz diken diken oluyor iyiki varsınız. izmire bekliyoruz sizi :)
    • tabii izmire geliyorum ben ama konser yapmıyorum çok. ama yakında şöyle bir şey olacak. bir filarmoni orkestrası benim şarkılarımı icra edecek. ben de o şarkıların hikayesini anlatacağım. yiğidim aslanım'ı paris'te yazmıştım mesela. uğur mumcu ile dinlemiştik, hüngür hüngür ağlamıştı. maalesef ondan 10 yıl sonra aynı ağıdı binlerce kişi onun cenazesinde söylüyordu. bunlardan dolayı bu konserlerde bu şarkıların hikayelerini anlatacağım.
  • öncelikle hoşgeldiniz.

    hayatınız boyunca sizi en irite eden siyasi karakter kimdi? neden?
    • sözlük'ün en zor sorusu sizden gelmiş. o kadar çok ki... neyzen tevfik'in bir hikayesi var. istiklalde yürürken pezevekler diye bağırmış. herkes dönüp bakmış. ne kadar çoksunuz ya demiş!

      o kadar çok irite eden siyasetçi var ki hangisini sayayım. :)
hesabın var mı? giriş yap