• william james'a gore benligin uc yonu vardir.
    1. maddesel benlik: kisinin kendisine ait olan her seydir. elbiseleri, arabasi, parasi vs. burada onemli olan nokta kisinin, benligi maddesel seylerle ozdeslestirmis olmasidir. maddi anlamdaki para gucu ortadan kayboldugunda benligi de yok olur.
    2. sosyal benlik: james'e gore sosyal yasanti icinde pek cok maskeler takmaktayiz. hepimizin aile, okul, is, kulup veya dernek, sosyal medya vs. benligi var. bireyler bu rollerin her birinde tutarli davranmaya calisir. ancak, farkli benliklerin davranislari arasinda pek cok farkliliklar olabilir. bireyi cok yakindan taniyan bir kisi ayni anda bu ayri benlikleri gorse cok sasirabilir.
    3. ruhsal benlik: cok subjektiftir. bizim kendimizi nasil degerlendirdigimizi, nasil algiladigimiz belirler. yeteneklerimiz, ilgilerimiz, tutumlarimiz, hepsininin kendimizce kisisel olarak degerlendirilis bicimleri girmektedir. carl rogers ruhsal benlige benlik kavrami adini vermistir.
    benligin bu üç yönü deneyimci benlik adi verilen bir bütünü olusturur.
  • fritz perls, insanin gercek benligini bulmak icin baska insanlarin beklentilerini dislamasi kavramini populestirir.
  • http://sketchtoy.com/68647887

    31feetunder'a göre benliğin üç hali vardır.
    1. tırt çizilmiş benlik: kişinin uzaktan sallamasyon çizilmiş halidir. böyle yirmi metreden falan zararsız gibi görünür. ağzı yüzü tam seçilmediği için bebeği andırır diye de uydurmuş bu. keriz gibi bir şey işte ya.
    2. canavarlaşmış benlik: 31feetunder'a göre hepimiz sosyal şeyde bir takım maskeler takıyormuşuz. o maskelerin altında da kimi zaman at, kimi zaman eşek, kimi zaman da boynuzlu kurt gibi garip garip, denişik, çeşit çeşit mahlukat oluyormuş. o da işte (ne demişti lan?) he... o da işte essah benlikten çok sosyal durumlar için uydurulmuş... ee... defansif? (abi burda ne yazıyo?.. öz mü?.. nas... bildiğimiz öz mü? ha tamam)... ee defansif özdür? (ne alaka lan, bence süper sallamış)
    3. tırt çizilmiş ruhsal benlik: çok subjektiftir!! yok be değildir. kişinin uzaktan çizilmiş halinin aynısı ama etrafında titreme çizgileri var sadece. öyle olduğu için pek de bebeği andırmaz. korkuları karşısında afallamış ya da özüyle ilk kez karşılaşmış benliğin aldığı son şekildir. carl rogers'ın ruhsal benliğe benlik kavramı adını vermesini kıskanan ümit pipetsiz'in bok yemesidir. yoksa insanda böyle şeyler olmuyo yani, benlik i mean. mesela edirneli misin? benlik menlik o, o zaman. mesela tokat mı? tokat benliği, gerisi bunnarın uydurması.

    çok değerli referanslar;

    benlik üçlemesi: #73671127
    survivor: #66666966
    olgu üzerine: #2988251
  • eğer dikkatli okunursa çok güzel cümleler ile karşılaşılacak olan oruç aruoba kitabı.
    noktalama işaretlerine fazla takılmadan okumak daha iyi sonuç veriyor.
    ...

    ölüme seyrede seyrede gitmek.
    dickens'ın, iki şehrin hikayesi'ndeki, sevdiği kişinin yerine geçerek biri için öbürünün yerine giyotine götürülen kişisi, idam arabasının içinden etrafını dingince sanki bir tür neşeyle seyreder. bu arada da arabada bulunan ve kendisini tanıyarak öbürünün yerine ölüme gittiğini anlayan kızın ölüm korkusunu yatıştırır, onun elini tutar... yaptığı en iyi şeyi yaptığını, bilebileceği en iyi ölüme gittiğini düşünür.
    ...

    uzun zaman, kendimi başkalarının gözünden görüldüğü(m) gibi gördükten sonra, birden, o başkalarının beni görüşünü yanlış gördüğümü görme(m) beni çok garip durumlara sokabiliyor bu şaşırmalar. örneğin, beni küçümsediğini düşündüğüm bir kişinin aslında beni kıskandığını ya da beni büyük gördüğünü sandığım bir kişinin aslında benim küçük, dar, düşünülmemiş, kendini-aldatıcı, zavallı yanlarımı apaçık gördüğünü görmem.
    bu durumlarda, içimde yakıcı bir öfke duyduğum zaman, bilirim ki, o da, biraz alaycı ve daha kötüsü acıyan bir bakışla seyretmektedir beni.
    sonra (bu da başka bir zayıflık olsa gerek), ilişkişde olduğum kişileri incitmeyeyim diye yaptıklarım yalana bile varan incelikler
    yüzüne vuramamalar
    iyi niyetine yormalar
    güçsüzlüğüne vermeler
    çok zor durumda
    ne yapsın ki
    yolu kalmamış
    demeler
    daha neler neler...
    ...

    çok acı çekiyor olmalı- kendi yerinde bu denli aykırı, yaşadığı dünyaya bu denli yabancı olmakla...
    ...

    nereye kadar aldatabilir ki kişi kendini?

    asıl kendisi ile görünür kendisi arasındaki sınırı nerede kişinin? yoksa, yok mu böyle bir sınır. kişinin eylemlerinde görünen asıl kendisi mi? zaten ama o asıl ben ise, bana bildiğim ben'e aykırılığı nereden geliyor?
    ...

    "onun sevinçleri, benim acılarım galiba..."
    ...

    "yengeç, suda yaşar; ama, yüzme bilmez. suyun içinde, yürür..."
  • kişi, bunalımlar ve 'yatıştırıcılar' olmadan yaşamak istiyorsa, dayanağını kendi benliğinde, dolayısıyla gerçek ihtiyaçlarına ve duygularına ulaşmakta bulmalı ve kendini özgürce ifade edebilmelidir.
  • her bireyin iki yaş civarında doğuştan getirdiği yatkınlıkları ve çevresel etmenler ile beraber şekillenen kendi hakkında olumlu veya olumsuz algıların tümü olarak ifade edilecektir. benlik, kişinin “ben kimim?” sorusuna verdiği cevaplar bütünüdür.
  • yunus emre aşkın yolculuğu dizisinden:
    https://m.youtube.com/…ature=youtu.be&v=ubxdmi6od3g
  • nasıl kötü bir şey olduğu yunus emre aşkın yolculuğu dizisinde biraz işlenmiş olan hastalık.
    molla kasım rolündeki oyuncuya bravo, oldukça başarılı bir oyunculuk sergilemiş.
    yalnız gerçek molla kasım'ın böyle olduğunu iddia edemeyiz diye düşünüyorum.

    https://m.youtube.com/watch?v=iqoiqqr6fuk
  • düşünceler, duygular, hatta anılar gibi iç algıların, o kişiye özel birleşimi.
    bu birleşimlerdir bir benliği diğerinden ayrı yapan.
  • benlik, ormanda sapanla atış yapan bir maymundur. duyuların egemenliğiyle büyülenmiş; bir tutkudan diğerine, bir çatışmadan diğerine, ‘ben-merkezli’ bir düşünceden diğerine uçar durur. onu tehdit edecek olursan yaşamı için korkuya düşecektir.
    bırak maymunu, gitsin.
    bırak duyuları, gitsinler.
    bırak tutkuları, gitsinler.
    bırak çatışmaları, gitsinler.
    bırak düşünceleri, gitsinler.
    bırak yaşam ve ölüm kurgusunu, gitsin.
    yalnızca merkezde kal, seyrederek ve sonra orada olduğunu da unut...
    ~lao tzu~
hesabın var mı? giriş yap