• aslında nasıl gezdiğinize bağlı olan durum. instagram facebook vs resim koymak için gezen de var ilber ortaylı, ayhan sicimoğlu gibi gezen de.
  • eğer dünyayı gezme kalıtsal ise bir tutkuya dönüşür ve yaşamın ayrılmaz bir parçası olur. dolayısıyla rutin hale gelen bir aktivite olduğu için birey goygoy yapma gereksinimi hissetmez.

    fakat yediyüz doksan sekizinci kuşaktan ilk kez böyle bir aktivitede bulunan bir birey ki bu mavi , beyaz yada mor yaka hiç farketmez manşetlere taşınıverir.

    hayatı sindirmişlik ve inşa edilen sosyal çevre ile doğru orantılıdır kısaca. yoksa çok da abartılacak bir şey değildir.
  • insanın gezdikçe gezesi gelir. duramazsın.
    sıkılırsın, bunalırsın, yine gitmek, daha çok gitmek istersin.

    kitap okumayı sevenin, bir kitap bitirince, şimdi ne okusam demesi gibi.
    gezmek de bir tutkudur.

    tıpkı sizin mal mülk tutkunuz gibi. "yeni çıkan telefon, ah otomobili bir değiştirsem, memlekette kelepir arsa kapattım, bir tane de güneyde alabilsem" iniz gibi.
    gezmek de bir tutkudur.

    o beğenmediğiniz beyaz yakalı, en az sizin kadar samimidir tutkusunda.
    tıpkı sizin otomobilinizle, içinde mumlar yanan, hamam takunyalı alaturka tuvaletinizle fotoğraf çekmeniz gibi, o da bir dağın tepesinde veya eiffel kulesinde fotoğraf atar durur.

    oysa en değerli anların hiç fotoğrafı yoktur. anlatsanız inanmazlar. ben onlardan toplarım.
  • ilber ortaylı: evlenip mobilyacı dükkanı gezeceğinize dünyayı gezin.

    not: evlenene kadar dünyayı gezdim. yaklaşık 100000 dolar harcadım. bana kalan unutulmaz anılar, dünyanın dört bir yanında dostluklar. yaptığım en güzel yatırım.
  • gezmek kötü şey değil de romantizmi gereksiz. ayrıca bu tiplerin çoğu başını telefondan kaldırmadan geliyor, gezdiği yerleri de instagrama fotoğraf seçerken görüyor. çoğunun gittiği yer hakkında en ufak fikri yok. herkes gezgin olmak zorunda değil fakat en azından turist olun. onu bile beceremiyorsunuz. counter’da frag kasar gibi ülke şehir sayısı artırmak için gezenin parasına vaktine yazık.
  • dünyayı gezmekten ziyade övücülükleri göze battığı için isabetli yorumlar alan bir mevzu olmuş. bireylerin yaptıklarına değil, yapma amaçlarına bakan biri olduğum için bazı yorumları beğendim. kimileri dünyayı vizyonunu genişletmek için, feyz almak için gezmiyor. oralarda çok güzel barlar varmış yeaa diye gitmek isteyen tonla insan var. bar gezmesinler demiyorum elbet. tek amaçları, avrupa'ya gittim demek olanlar var. övücüler de bunlar zaten.

    olum ben fırsat geçtiğinde bunların ıslak mendil ambalajlarına kadar inceliyorum ulan. üretim yapsam örnek alırım diyorum. adamların ıslak mendillerinin üzerindeki yapışkan bant nerdeyse paketle aynı boy ve genişlikte. bizdeki gibi baş parmak kalınlığında olup mendili çıkarırken kenarı ıslanıp yapışmayanlardan değil. kuru kısım bırakacak kadar geniş yapmışlar. istesen de ıslatamazsın. övücülerin işin fiyakasını düşünmektense ibret almak diye bir kaygıları yok. dünyayı boş boş gezip övücülük yapmak boş bireylerin işi. herkes ne yediğini, nereye gittiğini kendine saklasın amk. mevzunun yeri gelirse anlatılır ama oraya gidip birdenbire medeniyetler seviyesi üzerine çıktığını sananlara gıcığım. avrupa varoşlarından cahil bir hatunla yazışıp, kendini lord sanan var lan. hatun mesaj - meşaz mevzusu gibi yanlış kelime konuşsa anlayamayacak. harbiden avrupalının her şeyini doğru bulan, yüksek bulan beyinsizler var. medeni yaşama özenen ama alıştıkları ve hiç kopamayacakları gelenek ve alışkanlıklarını gayet rahat sürdüren bu tipler, övücülükle kafa sikip, kendilerini anlık olarak uygar hissediyorlar. ben, bana anlatma kardeşim diyorum. hiç kimsenin ego tatmini için kullanacağı bir dinleyici olamam. benim kulağım boş cümlelerin çöplüğü değil. egosunu tatmin etmek isteyen birine boş laflarılya beynimi işgal etme iznini vermem. vizyonu geniş olduğu için dünyayı gezen biri hiç gerekmedikçe bunun lafını bile etmez.
  • aydınlandığım başlık, nasıl mı?

    "esas sorunu açıklıyorum rica ediyorum dikkatle dinleyin: klişe olmuş avrupa'yı dünyayı gezme övücülüğünü yapan tiplerin alayı batılı olma kompleksi taşıyan, türk olduğu için veya türkiye'de yaşadığı için aşağılık kompleksi hisseden tipler."

    başlığın doğruluk payı olabilir neyi neden yaptığını bilmeden boş beleş kulaktan dolma bir şeyleri kutsamanın savunulur tarafı olmayabilir de başlık altındaki yazılar da buram buram kıskançlık, sığlık, kendi b.kunu altın zannetme kokuyor be kardeşim..
  • ben.
  • beyaz yakalı olmasam da övücülük kısmından dahil olduğum eylem. yeni yerler görmenin, yeni insanlar tanımanın ve yepyeni mutfaklara giriş yapmanın kötü bir yanını görmüyorum. yaşadığım şehirde herhangi bir kafede fotoğraf çektirip sosyal medya hesabımdan paylaşacağıma daha önce bulunmadığım bir şehrin manzarasında çekilmiş fotoğrafımı paylaşmakta da bir sorun görmüyorum. gittiğim ülkeyi marketlerinden restoranlarına müzelerinden parklarına kadar arşınlamaktan, hatıra eşyalar almaktan da büyük keyif alıyorum. koskoca dünyada (imkanı varsa)insanın kendisini yaşadığı şehirle sınırlandırması ahmaklık olur bence. yaş, imkan, sağlık var iken insanın şu koca dünyayı keşfetmesi gerek.

    bazı yazarların 13268 tane fotoğraf, bilmemkaç satır romantik yazılar ve bir dünya hikayeler paylaşıyorlar diye eleştirdikleri insan tipine de görgüsüz deniyor efendim ve bunun gezip tozmakla ilgisi yok, adam ne yapsa aynı çiğliği hissedeceksiniz, velhasıl problem gezip tozmakta değil.
  • gittiği yerin tişörtünü alıp giyen davar eşşekleri işte. dolmuşta otobüste birbirimizi sike sike gidiyoruz ağız ağıza. herifin göğsünde i love budapest yazıyor aq. 4 senedir whatsapp profilinde hard rock cafe las vegas fotosu olan adam var la hayatımda. anladık la anladık.
hesabın var mı? giriş yap