• başa gelebilecek en berbat hırsızlıklardan biridir.

    televizyon, mikrodalga fırın vb.ni zamanla yerine koyabilirsiniz. isterseniz daha da güzelini alır kendinizi avutursunuz üstelik.

    araba, büyük olasılıkla kaskoludur, değilse de bulunma olasılığı çok daha yüksektir. polis daha yakından ilgilenir üstelik.

    ziynet eşyâları ve para, belki daha zor yerine konur ama konur. tek gereken zamandır.

    nüfus cüzdanı, pasaport, kredi kartı, ehliyet... iptâli de yerine konması da çok kısa zaman alan şeylerdir. hem yenilemek için fırsat olmuş olur.

    cep telefonu bunlara oranla daha kötü, onda da saklamak istediğiniz güzel mesajlar ve bilgisayar kadar olmasa da çeşitli dosyalar olabilir. ama en azından onu iptâl ettirip kilitletebiliyorsunuz, yitip giden telefonunuzu hırsız da kullanamıyor.

    oysa bilgisayarınızın içindeki onca bilgi, dosya, yazı, belgeyi yerine koymanız olanaksızdır. bir yere kadar koyabilirsiniz. hele de harici disk kullanma gibi bir alışkanlığa sâhip değilseniz yandınız demektir. zâten büyük olasılıkla bilgisayarınızın yanında tutacağınız bu aparat da onunla birlikte gidecektir.

    mahvolmuş durumdayım kısacası. bunu yapanın son nefesine dek bağıra bağıra acı çekmesini istiyorum. dua etsin ki karşıma çıkmasın has orospu çocuğu, has şerefsiz.

    daha da koyanı, zâten canınız yeterince sıkılmamış ve işleriniz yeterince aksamamış gibi size yardımı olabileceklerin aslında bir boka yaramadığını görmektir.

    polis gelir, ciddiye almaz. temizlikten bir gün sonra olan bu olaydan sonra yerdeki uzun ve kızıl saç telini almamak için binbir bahâne üretir. neymiş, eve gelen birinin olabilirmiş. ne böyle saça sâhip bir kız arkadaşım var, ne de o teli orada bırakacak kadar pasaklıyım. herif uğraşmak istemiyor işte. sonuç çıkacağı falan da yok. cinâyet olmadı mı bu ülkede her boku yiyebilirsin, yediğin kadar kârlısın zâten. ondan sonra linç bilinci tabii ki gelişir, insanlar kendi cezâlarını kendi veriyor artık. cidden de bunu yapanı elime geçirirsem bıçakmış silâhmış zerre korkmadan üzerine atlayacak durumdayım şu anda.

    sony'yi arayıp bilgisayarın tâkibini yapıp yapamayacağınızı sorarsınız, anca yetkili servise giderse, o da seri numarası tâkibiyle olurmuş. seri numarası da garanti belgesinde olurmuş, yâni bilgisayar çantasıyla yitip giden kağıtta... koskoca dünyâ devi, sattığı ürünün seri numarasını herhangi bir yazılıma yüklemekten âciz, küçücük bir kağıt parçasından medet ummakta. bravo! elimde anca fatura var, onun üzerine yazan da seri değil ürün numarasına benziyor.

    tatlı niyetine: her arayanın cana geleceğine mala gelsin biçimindeki fenâlık geçirten avuntumsuları.

    sanırım bir yakınınızın kaçırılmasından sonra size en çok zarârı veren hırsızlık budur.

    edit: bulunmuştur. yihhuuu!! bu süreçte şans, iyi insanlar ve bilgisayar çantasındaki bilgi etiketi ne kadar önemli rol oynadıysa beceriksiz türk polisi de bir o kadar etkisiz ve hattâ yutan elemanı oynamıştır.
  • verilerini bulutlarda saklayan uygulamalar kullanmıyor ve yedeklemiyorsan çok ağlarsın çooooook.
hesabın var mı? giriş yap