bilinmeyenden korkmak

• maxwell anderson'un "yalınayak sokrates" adlı oyununda söz konusu durumla ilgili olan çok güzel bir sahne vardır.
  
  sokrates yalınayak, başı kabak ve suratının yarısından çoğunu kaplayan o ünlü sakallarıyla atina sokaklarını dolaşırken, öğrencilerinden biri bu seyyar sofiste her türlü bilgiden bağımsız ve sırf meraka dayalı bir soru sorar:
  "üstat" der. "bir şey soracağım affınıza sığınarak."
  
  sokrates "sor ve sığın" şeklinde cevap verir. bunun üzerine öğrencisi çok merak ettiği şeyi nihayet sorabilecek olmanın heyecanıyla sokrates'e şu soruyu yöneltir:
  
  "üstat. neden hiç sakallarınızı kesmiyorsunuz?"
  
  sokrates öğrencisine bakar, gülümser ve çok kısa bir süre sakallarını okşadıktan sonra şu cevabı verir:
  "çünkü bilinmeyenden korkar insan. sakallarımı kesince neyle karşılaşacağımı bilmiyorum."
  
  sokrates keskin zekasıyla öğrencisinin meraka dayalı sorusunu yine birşeyleri öğretmeyi başararak cevaplamış olur.
  
  (evet... bugün de bir kıssadan hisse programımızın daha sonuna geldik)...
• garantici,sağlamcı insanların en büyük ve sağlam korkusudur.hayat, bilinmeyene karşı duyulan korkuyla değil, merakla yaşandığında güzeldir.
• new york'da 5 minare filmine gitmememin tek ve gerçek sebebi. karşıma ne çıkacağını bilmiyorum, öngöremiyorum, sadece korkuyorum.
• (bkz: risk almaktan değil riski görememekten korkmak)
• - "okullardan araştırmacılar, eleştirmenler, bilginler ve simgesel yaratıcılar yerine; koşucular, atlamacılar, uçucular, yüzücüler çıkınca 'entelektüel' sözcüğü de hak ettiği üzere bir küfür haline geldi. her zaman bilinmeyenden korkarsınız."
  (bkz: fahrenheit 451)
• bildiğimiz "the fear of the unknown" işte..
  gece yatağın altından bir şey çıkacak, denizin dibinden bir yaratık bana değecek, karanlığın içinden bir yaratık bana dokunacak vs vs korkularının temeli.
• bilinmezlerin bilinmez kalma sebebi. aynı zamanda süregelen varoluşsal korkunun da süreklilik sebebi.
• "insanlar seni çözemedikleri zaman, önyargılarını kullanır."
  
  suç ve ceza, fyodor mihailoviç dostoyevski
• (bkz: bilinmeyene ergi)
• kucuk cocuklarin, ergen erkeklerin ve andropozdaki amcalarin hayat duzenini yansitan 5 adimin dorduncusudur.
  cocuklar ve ergen erkekler, dunyayi ve kadinlari tanirlar bu sayede ^*
  andropozlu amcalar ise, gelgit misali evden gider eve geri gelirler.
  ne midir bu 5 adim?
  
  1) bilineneden sikilmak
  2) bilinmeyeni merak etmek
  3) kasinmak (aksiyon safhasidir onemlidir)
  4) bilinmeyenden korkmak
  5) pisip /tirsip geri donmek