• (bkz: oh yes)
  • uçurtma avcısı'ın yazarıkhaled hosseini'nin muhteşem eseri.

    (bkz: a thousand splendid suns)

    türkiye'de everest yayıncılık tarafından püren özgören'in çeviriyle yayımlanmış.

    kitap arkasından: "yazar bu romanında da yine doğduğu toprakları anlatıyor. bu kez iki kadının kesişen yaşamları ve dostlukları üzerinden.

    küçük yaşta evlendirilen kızlar, çocuğu olmayan kadınlar, babaya ya da çocukluk arkadaşına duyulan geçmişe gömülen aşklar..."

    şu ana kadar okuduğum kitaplar içerisinde en akıcı, en içinde hissettireni. kitap tam 493 sayfa fakat o kadar çabuk akıcı eksiliyor ki sayfalar bitmesin hemen diye kendinizi durdurmak zorunda kalıyorsunuz. kitap bittiğinde karakterler tüm özellikleriyle canlanıyor kafanızda ve kendinizi o insanları gerçekten tanımış gibi hissediyorsunuz. muhteşem naiflikte yine muhteşem dramlar barındıran çok güzel bir kitap.

    bundan sonra birilerine kitap önermek durumunda kaldığımda ilk aklıma gelecek kitap bu kitap.

    sizlere de okumadıysanız mutlaka okumanızı öneririm.
  • uçurtma avcısı ile muhteşem bir iş çıkaran afgan asıllı yazar khaled hosseini'nin bir diğer romanıdır. uçurtma avcısı ile çıtayı çok yukarlara çeken yazar bence bu kitapta beklenilenin çok altında kalmış durumda. bunun en önemli sebebi de yazarın kendisini bir çok konuda tekrar etmesi ve uçurtma avcısı ile benzer karakterlerle benzer senaryoya başvurması. örneğin;

    -hizmetçiyle beraber olan zengin baba
    -gayrımeşru çocuk
    -evli çiftin bir türlü çocuklarının olmaması
    -devrim dönemi afganistan'ı aynı bakış açısıyla anlatması.

    bunlar ilk akla gelen benzerlikler. uçurtma avcısı ile kıyas bile edilemeyecek bir eser olmuş. ama bütün bunlara rağmen ortalamanın üzerinde bir roman.
  • ben bu kitabı ne zaman, nerede görsem şu paragrafı yazarım:

    "bir erkeğin kalbi fesat, habis bir şeydir meryem..kanamaz, sana yer açmak için genişlemez"..

    en beğendiğim kitap alıntılarından biridir..
  • "pusulanın hep kuzeyi gösteren ibresi gibi, bir erkeğin suçlayan parmağı da daima, bir kadını gösterir. her zaman. bunu hiç unutma meryem….seninle benim gibi kadınlara"

    savaş dönemi afganistan'ın bakış açısı ile 2017 türkiye'sinin kadınlara bakışının aynı olduğunu bize gösteren kitaptır. çok güzel kitaptır. uçurtma avcısı da çok güzeldi. bu adam işi biliyor.
  • khaled hosseini

    uçurtma avcısı
    bin muhteşem güneş
    ve dağlar yankılandı

    hepsi birbirinden güzel eserlerdir ve hepsi bir solukta okunacak kadar sürükleyicidir.
  • sadece kadın olduğun için veya sadece bir ülkenin vatandaşı olduğun için ne kadar çaresiz olunabileceğini çok akıcı ve güzel bir dille anlatan kitap.
    yazarın bir önceki eseri olan uçurtma avcısı'ndan daha çok beğendiğim bu kitabı okurken adındaki güneş defalarca ciğerimi yaktı, arada yatağımda doğrulup ağladığım oldu.
    neşeli hikayelerden hoşlananlara biraz ağır gelebilir. özellikle de annelik ve doğum üzerine yazılan bölümleri nedeniyle hamilelik döneminde okunmaması gerektiğini söyleyebilirim.
  • psikolojisi çok sağlam olmayan hassas ruhların okumaması gereken kitap. etkisi hüznü günlerce sürüyor.
    "pusulanın hep kuzeyi gösteren ibresi gibi,bir erkeğin suçlayan parmağı da daima,mutlaka bir kadını gösterir.her zaman.bunu hiç unutma,meryem."
  • afganistan'da yaşayan meryem ve leyla adlı iki kadının hikayesini onların neler çektiklerini bir erkeğin erkek çocuk isteğiyle kadına verdiği değeri, meryem'in erkeğinin odasına dalıp onun hem meryem'i başka erkeklerden saklamak için burka giymeye mecbur etmesi hem de kendi erkeksi isteklerini dergilerden karşıladığını öğrenip şaşırması (s:86). talibanın yönetimi ele geçirip şeriat kanunlarını uygulamasıyla kadınların ulu orta yerde gülmemesi, yaninda erkek olmadan asla dışarı çıkmaması, çalışmasına okumasına izin verilmemesi, burka'nın zorunlu olduğu aksi takdirde kırbaçlanacağını,yüksek sesle gülmemesi gibi kurallarla karşılaştığı.
    tarık'ın kuzeninin flamingoları çizdiğinde talibanlıların ya bunu edepli hale getirirsin ya da çöpe atarsın diye falakaya yatırması kuzenininde flamingolara pantalon çizip '' alın size müslüman flamingo '' demesi güzeldi genel olarak konu yoğunluğu ve akış yavaş olduğu için uzun bir sürede okudum ama keyifliydi.
  • avlu dizisinde bu kitaptan alıntılara yer verildi.
    demet evgar'ın büyülü sesi, fikret kızılok'un yeter ki şarkısı eşliğinde oldukça etkileyiciydi.
    [https://www.youtube.com/…hgtepjs&list=rdvwsrhgtepjs https://www.youtube.com/…hgtepjs&list=rdvwsrhgtepjs]
hesabın var mı? giriş yap