• benimkini fena halde korkutmuştu bu durum. o kadar ileri gitmeyi planlamamıştık. olayın ertesinde ben ortadan kayboldum. sırf seviştik diye, ilk diye benle evlenmesi gerektiğini düşünmesinden korkmuştum. o yüzden de kaçtım. her zamanki mekanlarına,mekankarıma gitmez oldum. part time çalıştığım bir işim vardı. oraya gelmiş uzaktan beni seyretmiş ama yanıma gelip konuşmaya cesaret edememiş.

    o da evlenmemiz gerektiğini falan düşünmüş. benim kaçmamı bir yandan rahatlatıcı bulmuş. olayın üstünden seneler geçtikten sonra konuştuk. başka bir şehre taşınmış, evlenmiş,8 sene evlilikten sonra çocuk sahibi olmuş. kilo almış, hafif beyazlamış saçlar. hala anımsadığım gibi neşeli. sen benden daha akıllıymışsın diyor. kaçarak doğrusunu yaptığımı düşünüyor.

    çok şanslıydım ki beni önemseyen bir adamdı. unutmuyorum onu çok fazla gülerdi neşeliydi. o da beni unutmuyor. kızıp karnına yumruk atan başka bir kız olmamış. hala arada sırada konuşuyoruz. arada kızının fotoğraflarını gösteriyor hala birlikte gülüyoruz.

    önemli olan insan olarak birbirinize değer vermek. saygı duymak. aradan on küsür sene geçmiş biz hala birbirimizin yüzüne sevgi ve saygı ile bakacak durumdayız. kimsede kötü niyet yok idi.

    bir defasında bana ''dur desen dururdum'' dedi. bende gülümseyerek ''nerede durulacağını bilmiyordum ki'' dedim. o kadar saf salak çocuklardık. yirmili yaşların başındaydık.
  • nasıl bi şeydir değildir hiç sikimde olmayan bi erkeklik hali. ben sadece yeni bulduğum bi oyunu diycem size. ne zaman böyle aklı sıra gizlice kendini öven yarak kürek entryler yazan birini görsem hemen entry sayısını tahmin ediyorum. diyorum maksimum 100 mesela. son zamanlarda çok geliştim onda dokuz haklı çıkıyorum tahminlerimde. ama bence yılmasınlar böyle yazmaya devam etsinler, onun da bi seveni vardır demek ondan şey oluyo bööle.
  • hiç bi bok değildir, samimi konuşuyorum bak.

    zira çoğu kadın "ilk"ten çok "en"i önemser. o yüzdendir ki çoğu kadın hoşlandığı erkeğin kendisinden önceki sevgililerinden çok, kendisinden sonra gelenleri kıskanır. çünkü kadınlar "unutulamayan", "en özel" olan, içki masalarında "kim gelirse gelsin abi, ayşe başkaydı" şeklinde konuşulan olmayı isterler, "ilk kez fatmayla yaptım ahaha ne komikti lan o zaman bi bok anlayamadım heyecandan" diye bahsedilen olmayı değil. bu arada erkekler siz hakkaten bu ikinci seçeneği mi tercih ediyosunuz yoksa şaka mı yapıyosunuz? bu nasıl saçma bir seçimdir ya mantığı ne ki? neyse.

    bu arada ilk erkekseniz ve kadın sizi sevmediyse/daha sonra soğuduysa çoğunlukla dalga geçilen bi adam olmaktan da kurtulamazsınız, haberiniz olsun. "ahmet şöyle yapmıştı hahaha ne salaktı ya", "ahmet ne dandikmiş ya mehmet'i görünce erkek neymiş anladım", vs. cümleleriyle bilumum arkadaş ortamında ezilirsiniz, yerin dibine sokulursunuz. bu şekilde ezilmenizin nedeni de ezilen erkeklerin düşündüğü gibi unutulamamış olmaktan falan kaynaklanmıyor, üzgünüm. hakkaten bi boka benzemediğinizden dalga geçiyolar sizle, yazık lan siz de böyle şeylere kendiniz söyleyip inanıyo musunuz acaba pek bi merak içindeyim.

    tabi karşıdaki kadın "ilk" için "en" olanı bulduysa o başka tabi. o zaman hakkaten "bambaşkaymışsın" denilip arada bi mesajla dürtülen/hal hatır sorulan bir adama dönüşürsünüz, ki o da tatlı bi his olsa gerek.

    *yazı boyunca ilk erkek olarak başlıktaki diğer yazarların algısından yola çıkarak "ilk yatılan erkek"i kabul ettim. yoksa bir kadının ilk erkeğiyseniz ve o kadın size baba diye seslenmiyorsa her zaman çok özelsinizdir, öyle de kalırsınız hayat boyu.
  • "marifet ilk erkek olmakta değil yiğen tek erkek kalmakta."

    dayı*
  • bir yığın erkek müsvettesi yaratır.
  • (bkz: kiz babasi olmak) gerisi fasafisodur.
  • cümlenin bütününe bakallım.
    bir kızın ilk erkeği olmak diyor. yani edilgen bir durumdan bahsediyor. birisinin "ilk"i olmaktan bahsediyor.
    benim daha önce kaç tane kadınım oldu? beş. peki bu kadının benden önce kaç erkeği oldu? hiç.
    demek ki ben, onun hayatında önemli bir etki bırakma potansiyeline sahibim, aynı şey onun için söylenemese de.
    önemli olan onun için "ilk" olmamdan ötürü duyduğu hislere karşı "benim" neler hissettiğim.
    bir düşünün bakalım genç kazanovalar, biri için özel olmak karşısında neler hissettiniz? tanrı gibi mi? yoksa acımasızca burnunu silmeden önce tertemiz olan bir selpağı çöpe atmak karşısında selpağın uğruna yaratıldığı ve farkındalığın diplerinde yer alan kalkık burun hissi mi?
    burda önemli olan, sona erdirilmesi onuru sizlerebahşedilen ve bir tür saflık olarak addedebileceğimiz bir değer karşısında ne gibi bir tavır alacağınızdır. işte adamın adamlığı bundan sonra anlaşılır zaten.
    neden mi? çünkü ilkler çok önemlidir, onları hatırlamıyor oluşumuz, onların önemsiz olduğu anlamına gelmez.
    çünkü bu "ilk" ten önce var olan, "hiç"tir, o şeyin ilki hiç olmasaydı, o şey hiç olmayacaktı...
    ilk bisikletin alınmadan önce kaç tane bisikletin olmuştu?
    ilk günahından önce ne kadar günahkardın?
    ilk yalanını söylemeden önce ne kadar yalancıydın?
    ilk maaşını kazanmadan önce kaç para maaş alıyordun?
    ilk evlilik heyecanından önceki evliliklerin kimlerleydi?
    ilk çocuköncesinde önce kaç çocuğun vardı?
    kaç dedin, anlamadım?
    ama umarım sen anlamışsındır.
  • aslolan uygun frekansı yakalamaktır, yoksa ilkmiş, sonmuş bunlar önemli şeyler değildir.
  • daha önemlisi ve vahimi için;

    (bkz: bir kızın ilk erkeği olduğunu zannetmek)
  • kanimca biraz baba olmayi da gerektiren bir hadisedir kendisi.
hesabın var mı? giriş yap