• aksam yemegine kalan anneannenin takma dislerini evde unutmasi nedeniyle anneannenin iki durak ötedeki evine gidip takma disler alinir. kücük plastik kutudaki disler zorla deri ceketin cebine sokulur. otobüse binilir. otobüs yolda siki bir fren yapinca zar zor cebinize sikistirdiginiz plastik kutu otobüsün icinde havada saltolar atip ilerde oturan 60-70 yaslarindaki teyzenin yanindaki koltuga düser ve acilir.

    yasli bayan hafif bir tebessümle size bakip, parmagiyla da koltugun üstündeki size siritan takma disleri gösterirken "dislerinizi düsürdünüz genc adam" der.

    renkten renge giren siz, siritirken dislerinizin takma olmadigini anlatma cabalariyla tesekkür eder, inersiniz otobüsten.

    su da var ayni zamanda;
    (bkz: #15008021)
  • yaşlı amca veya teyzelerin sinirleriyle damga vurdukları olaylardır.

    dbm* minibüse arka kapıdan biner. en arka sol köşeye oturur. minibüs hareket halinde olduğundan öne yürümeye üşenir ve parayı elden ele öne uzatmak ister. önünde yaşlı bir amca oturur. ve olaylar gelişir.

    dbm: amca şu parayı öne uzatır mısın?
    amca: ne uzatçam leann!! git kendin uzat!

    akabinde tüm yolcuların bakışları altında yüz kızarır, "neden?" diye kendi kendine sorulur, kalkıp para verilir.
  • olay aynen yaşanmıştır. izmirde adamin biri dolmusu durdurur ve binmeden kafayı içeri sokup abartısız beş saniye boyunca etrafı süzer, olaylar gelişir,
    sofor: buyur birader
    adam: yok abi bi arkadaşa bakmıştım.
  • tarih: 14 şubat 2009
    mekan: kadıköy - üsküdar dolmuşu.

    dolmuşun dolup kalkmasını bekliyoruz, ön tarafta bir genç ve kız muhabbet ediyor. dolmuş dolar ve hareket eder. genç 10 saniye sonra. " yanlış binmişim ben, inicem". şoför sinirlenir ve "parasını ver o zaman kardeşim, dolmasını bekliyoruz o kadar biz durakta. bak şimdi bir müşteri eksik gidicez".

    genç: ya açsana kapıyı!

    şoför kapıyı açar ve genç dışarı çıkıp yürür.

    şoför: lan versene parayı!
    genç: ya bir git işine..
    şoför: lan siktir git, dalyarak!

    genç uzaklaşır ve şoför kapıyı kapatır ve hareket eder. daha sonra bayana seslenerek;

    "sizin arkadaşınız mıydı?"
    bayan: bilmiyorum.
    şoför: tanımıyor musun?
    bayan: tanımıyorum.
    şoför: tanımıyorsun ama muhabbet ediyorsun. kafeterya mı be burası.

    neyse yola devam edilir. bir müddet sonra ışıklarda durunca şoför arkaya döner özür diler küfrettiği için müşterilerden. bazılarının haklısın birader gazını alınca;

    "ah ona bir tane çakamadım ya içim içimi yiyor. şöyle ağzının ortası bir koydun muu.."
    yolcular: ya boşver akşam akşam..
    şoför: ya hiçbir şey olmasa arkada odun var. alır geçirirdim kafasına.

    daha sonra bayan iner ama dolmuşcu olayı unutamamıştır.

    kadın da türkmen midir, özbek midir nedir duyuyosun di mi konuşmayı. terbiyesizler, zaten istanbul'un da ağzına sıçtılar.

    yan koltuktaki yolcu: evet öyle. sen nerelisin?
    şoför: belli olmuyor mu. rize.. ( istanbul ile ilgi dert yanan adamın memleketi en alakasız yer.. )

    gerçi dumur bunun neresinde ama işte bu da öyle bir şey...
  • montunuzun fermuarını açtığınızda önünüzde duran hanfendinin çantasının açıldığını zannederek , panikle çantayı kontrol etmesi, aynı anda çaktırmadan arkasını kollaması..
  • allahım sana geliyorum:

    az önce yaşadığım hala etkisinde olduğum olay, en önde 3 çocuğuyla oturan teyze çocuklarına davranışlarıyla bir hayli dikkat çekmekteydi. en fazla 5 dakika geçtikten sonra gel kızım buraya dedi ve poşetinden çıkardığı sonradan lazımlık olduğunu anladığımız şeyi çıkardı, kızını o kadar kişinin içinde soydu ve oturttu.
    bütün minibüs dumur!
    arkada oturan ahali olur mu böle şey yahu cıık cık...
    yemin ediyorum daha fazla dayanamayıp indim minibüsten.

    o kadar kısa mesafeki o minibüsün gittiği yerler en fazla 20 dakika. hayır yani çocuk 7 bilemedin 6 yaşlarında bir şey, tutamayacak kadar küçük değil onu bırak madem altına yapacak, tutamıyo e bez bağla be teyze...
    (olay bildiğiniz minibüste geçti)
  • kadikoy-pendik minibusunde dun yasanmistir.

    sofor: inecegi yeri bilmeyen varmi?
    yolcular: .....!!!!
  • minibus normal yolunda giderken bir kızın bağırarak "müsait bir yerde inebilir miyim. yaa kaçırdım tüh" diye bağırması. aşırı heyecanlanarak çantasını falan savurarak aşağı inmesi. henüz 200 metre gitmemişken yerde bir cüzdan görmem. en arkada oturduğum için yan tarafta oturan bir çocuğa "kızın cüzdanı düşmüş alıp şöföre versene" demem. çocuğun cüzdanı görür görmez "duruuun" diye bağırması. şoföre bir kahraman edası ile dönerek "kapıyı aç kaptan" demesi. cüzdanı kaptığı gibi aşağı inmesi. minibüsün geldiği yöne doğru son sürat koşmaya başlaması. en arkada oturan ben ve bir arkadaşımın minibüs ahalisine olayı canlı canlı anlatmamız.

    rt:ben
    a: arkadaş

    rt: olm bu cüzdanı alıp kaçmasın şimdi?
    a: yok lan kızın peşinden gidiyo. ona verecek cüzdanı.
    rt: aha kıza bağırıyo.
    a: duydu kız. döndü geliyo o da bak.
    rt: hee gördüm.
    a: bak verdi cüzdanı.
    rt: aha muhabbet ediyorlar. hadi abi işimiz var.
    a: harbiden çocuk iyice muhabbeti koydu
    rt: lan yoksa bir aşk mı başlıyo.

    bizi dinlediklerinden haberimiz olmayan minibüs ahalisinin yarılarak gülmeye başlaması. çocuğun aynı deparla gelip minibüse atlaması. minibüsün alkışlarla sarsılması. şoförün " aslansın be. sizin gibi gençler oldukça..." temalı bir konuşma yapması.
  • arkadan söyle bir ses duyulmasi:
    -sali ha da incek var.
    o sirada minibüs artik bir durak adina dönüsmüs olan hali sahanin önündedir.
hesabın var mı? giriş yap