meczupca

• esperanto dilini bilmeyen ama aramaya inanan (bkz: aramaya inanmak) dördüncü nesil suser.
• şevki yılmaz ve hasan mezarcı tarafından çıkarılan haftalık sanat, kültür ve fikir dergisi.
• nickini 100 kere sasirmadan tekrar edebilene madalya takicam ehe.
• nick inin anlamini ogrenmis olmama ragmen yine de on kere yazmaya kararli oldugum , kendisi gittikten sonra bile nick i uzerine kendi capimdaki tartismasinin devam ettigi sahis. goruldugu muhtelif yerler de
  can ile dovulmesi sart olmus insan
  (bkz: can egrisi)
• bir donem cumhuriyet bayramlarinda vs. ortaya cikan meczuplarla bir alakasi bulunmayan sozluk yazari. herkesi kucaklamaya hazir bir hava sezdim gulec yuzunden^*...
• bana sigara bah$etti, cok yuce bi iktisatci.
• zerdüşt'ün öldü diye çığırtkanlığını yaptığı tanrının
  nabzını yoklamak için dağa çıkmış
  gelişmiş bir insan tekidir.
  sert içkiler kadar sert..
  ağza alınmaz küfürler kadar rahat.
  şehre başka adamlar olarak ikinci defa inmiştir.
  the second coming..
  yani tuz döküp
  yalayıp
  tekila.
• tanrıya ve dünyaya bir şans daha tanınmasını ısrarla talep eden yazardır,
  ilişmeyin çizerdir..
• erişilemeyen ama mındar olmayan ciğerdir.. daha 21'indeyken, tazeyken keşfetmek gerektir..artık çok geçtir.. hayat yine sahneye çıkmış, dersini vermiştir
• dünyaya ve insanlığa sunulmuş bir imkandır! bir fırsant!
  
  dünya bu imkandan; insanlık bu fırsanttan faydalanır ya da dalanmaz..
  
  bu, dünyanın ve insanlığın kendi sorunudur, onu ırgalamaz..