*

  • http://www.nilkaraibrahimgil.com/ 'da yazdığına göre ocak'ta çıkacak nil karaibrahimgil albümü ismi. bekliyoruz..
  • seviyorum sevmiyorum la diğer albümlerini hiç aratmıyacağını kanıtlamış nil albümü. şubatın ortalarında yayınlanacakmış.merakla bekliyoruz .

    (bkz: kötü kedi şerafettin)
  • hürriyetteki röportajına göre 19 şubat'ta raflarda olacakmış albüm. ama türkiye burası, albümlerin çıkış tarihi 4 gün önce söylense bile garantisi yok bu işlerin.
  • şaşırtıcı biçimde ozan çolakoğlu'yla değil alper erinç'le yapılmuş bir albüm. kendimi şartladım diye mi öyle hissettim bilmiyorum ama ilk şarkısında bir göksel havası var.
  • kendisinden çok daha iyi bir müzisyen olan göksel'in eski prodüktörü alper erinçle çalışmakla hata yaptığı albüm. en azından ilk şarkı bizi böyle düşünmeye itiyor. zira seviyorum sevmiyorum fazlasıyla bir göksel şarkısını havasında. madem ozan çolakoğlu'nun yarattığı nil harikasına sırt çevrilecekti, en azından orjinal işler çıkarabilecek bir prodüktörle çalışılsaydı. alper erinç kendine yeni bir "göksel", pardon alternatif müzik sanatçısı bulunca eski alışkanlıkarından kurtulamamış gibi. katmanlı vokaller, daha arabesk bir nil. albümün gerisini merakla bekliyoruz, umarım eski nil'den çok da uzaklaşılmamıştır sound açısından. zira slogan şarkıları bir kenara bırakırsak ilk albümden beri çok sağlam şarkılar çıkarıyordu nil-ozan kombosu. bu yeni ikili ise pek iç açıcı gelmedi 10 şarkının 1ine göre konuşabilirsek (ki normal şartlarda konuşamamamız gerekir, ama burası türkiye sonuçta)

    albümü dinledikten sonra gelen edit: söz olarak da, müzik olarak da, prodüksiyon olarak da çok zayıf bir albüm. hiçbir şarkı durup bir daha dinleme isteği yaratmıyor. nil'in sesinin yetersiz oluşu ilk defa bu kadar göze batıyor. şarkılar o kadar sıradan ki sadece eski nil şarkılarını yeniden dinleme isteği uyandırmayı başarabiliyorlar. slogan şarkılar dışındaki eserlerini büyük bir sevgiyle dinleyen ve sık sık yeri geldiği üzere savunan ben bu sefer bu albümün arkasında duramayacağım. zira sevdiğim müzik türleri arasında arabesk yok ne yazık ki. ebru gündeş albümleri bile yeri geliyor daha pop oluyor yahu. daha ne diyeyim?
  • daha dinlemeden şarkıları, eve gelir gelmez, ahah:

    seviyorum sevmiyorum kaç yaprak var bilmiyorum
    ben ya direk sana ya kabristana ya hindistan'a çok canım acıyo ya
    içim boş kaldı çok yandı canım artık ne yapsam yalnızlardanım
    ne garip adam öpsem anlamam tatsam anlamam baksam anlamam
    her şey boş gel illa illa illa illa gel
    eminim sevmediğine eminim tek bir gün bile sevmediğine
    duma duma dum senmişsin benim yerim yurdum
    tek bir soru:niye kırık bu kadar?
    aşkımız her zamanki gibi tehlikede
    yalnız kalpler de atarlar bunu bir kenara yazın

    bunları yazarken seviyorum sevmiyorum çalıyor, bitiyor.. "ben her gece rüyalarda hep sana hak veriyorum.. yok ki senin bir yedeğin.."
  • bu albüm hakkında nil'in yaptığı "değiştim ama o kadar çok değil" ana temasına sahip açıklamalarının biraz yalan olduğunu rahatça söyleyebiliriz. eski nil'in yerinde yeller esiyor değil ama sanki nil'i nil yapan parçalardan bir kaçı alınmış. ya da en azından benim yıllardır beklediğim nil karaibrahimgil albümü bu değil diyeyim...
    alıştığımız 'hayatın içinden ama eğlenceli sözlü' nil şarkıları bu albümde kendine pek yer bulamamış. daha normal olmuş ne yazık ki... zaten şarkı isimlerine bakacak olursak; yalnızlardanım, eminim sevmediğine*, yalnız kalpler de atarlar, çok canım acıyo... klasik türkçe sözlü hafif batı müziği şarkısı isimleri* ... nerde bizim pelinlerimiz, ben aptal mıyımlarımız, kamikazelerimiz?
    gerçi şimdi hakkını yemeyeyim albümün: kötü değil. hatta beklentiler düşürülürse güzel sayılabilir rahatça. ama konu nil karaibrahimgil olunca, elimizdeki 3 bomba albümün de etkisiyle yüksek beklentilere sahip olmak kaçınılmaz oluyor.
    ayrıca sormak istiyorum: ruhum desen desen nerde?!
  • dün gece geldim sabırsızlıkla şarkıları yazdım filan, sonra dinledim bi sefer bütün albümü, dedim: olmamış bu "nilgibi"..
    önce eve dönerken şarkı sözlerini okumuştum, pek bir umutsuz, hüzünlü geldi şarkı sözleri. ayrılıp ayrılıp barışan, ayrılan hiç barışamayan, ayrılmasa da aşkları hep tehlikede olanların albümü gibi biraz. mesela yazın çıksaydı bu albüm: "bildiğin bana yazmış bu sözleri" derdim, neyse..
    ilk dinlememin sonunda bi tek aşkımız her zamanki gibi tehlikede kaldı aklımda, onu dinledim iki üç kere. illa'da mazhar alanson'un sesini duyuyormuşuz, kim bu adam dedim baktım oymuş. yalnız kalpler de atarların sonundaki ebrugündeşvari vokal albümün arabeskliğinde doruk noktası bence. hatta o ses geri vokal olarak nerdeyse bütün şarkılarda varolan nil'den çıkmış olamaz, olmamalı. elif ersoy yazıyor kartonette: ondan sanırım.
    bir de bu albümde bonus track koymamış nil, dinliyorsunuz 10 şarkıyı, tık bitti.. üzüldüm buna: mesela sitesinde "yazık oldu bu şarkıya" dediği masal'ı koysaydı ya da ruhum desen desen'i filan. ki ikisi de çogzel şarkılar.
    nil nil diye herkesin başının etini yiyen biri olarak bu satırları yazacağım hiç aklıma gelmezdi, ahah. umuyorum şöyle 2 hafta sonra filan: "yahu süpeerrmişş bu albüm, arabesk çekiyormuş canım, nerden de bilirmiş nil'im" derim. ama ben nerden bilebilirdim ozan çolakoğlu diil de alper erinç olacak bu albümde..
    he bi de: fotoğraflar süper olmuş, güzel hatun ne de olsa. yalnız biri çok lost :)
  • nil'den yine "kızlar" için bir albüm...

    bu arada albümün en kötü şarkısının, albümün çıkış parçası "seviyorum, sevmiyorum" olması da çok ilginç...
  • biraz bunalım, biraz arabesk tadında... pek keyif vermeyen bir album olmus, cok da yazik olmus.
hesabın var mı? giriş yap