• foucault ölüm tehdidinin ötekinden geldiğini söyler, dolayısıyla bu ötekiyle etkileşimi gerektirir. ama parrhesiasteste referans kişinin kendisidir, öncelikli olarak kendi kendisiyle özel bir ilişkiyi seçer: kendini kendisine karşı dürüst olmayan bir kişi olarak görmektense doğruyu söyleyen biri olarak görmeyi tercih eder.
  • uçmuş bir yazar.
    (bkz: sourlines)
  • "la, kralın götü görünüyoo!" diyendir.
  • parrhesia kullanan kişi. hakikat anlatıcısı. güçlüye karşı doğru bildiğini söylemekten çekinmeyen.

    "la, kralın götü görünüyo" diyen parrhesiastestir. "la kral, senin götün görünüyo, sen çıplaksın" diyen en bi parrhesiastestir.
  • en cengaverleri yay burçlarından çıkar bunların, diyerek, bir yandan bütün felsefenin köküne kibrit suyu döküp, bir yandan da içimden geçeni sonunda zamanın ötesine gönderilmek pahasına açığa vuran bir parrhesiastes olmak niyetindeyim.
  • an itibariyle erken seçimlere doğru yol alan türkiye'nin, belki de şu sıralar en çok ihtiyacını duyduğu siyasi sıfat, kimlik.

    fakat foucault'ya göre aslında kavram sadece yeri geldiğinde hayatını riske atarak hakikat anlatıcılığı yapan siyasetçi anlamını karşılamıyordu. belki de ilk defa sokrates'in diyaloglarında rastlanabileceği üzere doğanın hakikatiyle kişinin yaşam tarzı ya da etiğinin uyumluluğunu ölçebilen yetkin bir filozof da pekala parrhesiastes olarak nitelendirilebilirdi.
  • (bkz: ahmet şık)
  • özgür konuşabilen, hakikati savunurken bağlayıcılığını üstlenen(sonradan cayacağı şeyleri konuşmayan) ve savunusunda riskleri üstlenebilen konuşmacıya denir. (bkz: parrhesia) (bkz: michel foucault - doğruyu söylemek)
  • antik yunan'da, parrhesiastes genellikle kişinin içtenlikle, korkusuzca, gerçeği ifade etme durumunu anlatır. özellikle sokrat'ın savunmaları ve diyojen gibi filozoflar bu kavramı hayata geçiren figürlerdir. bu bağlamda, sokrat'ın idamı sırasındaki savunmaları veya diyojen'in yaşam felsefesi bunu tanımlar.

    modern düşünürlerden michel foucault, parrhesiastes kavramını "gerçeği konuşma sanatı" olarak ele almıştır.

    antik yunan toplumunda çeşitli dönemlerde baskı, şiddet ve yıldırma gibi unsurlar oluşmuş, antik yunan çeşitli şehir-devletlerinden oluştuğundan, bu şehir devletlerinde politik, sosyal ve kültürel yapılar farklılık gösteriyordu.

    özellikle demokrasinin geliştiği atina gibi şehir-devletlerinde, farklı düşüncelerin öne çıkması, politik rekabetler ve güç mücadeleleri sırasında baskılar olabiliyordu. insanlar, özellikle politik alanda açıkça düşünce beyan etmeleri durumunda eleştiri, dışlanma veya hatta yargılama ile karşılaşabiliyorlardı.

    parrhesiastes kavramı, bu tür baskılara karşı duran, cesurca düşüncelerini ifade eden kişiyi tanımlar.. bu, demokratik bir toplumda bile farklılıklara ve eleştirilere tahammül edilemediği zamanlarda ortaya çıkmış önemli bir kavramdır.

    sokrat da, antik yunan'da parrhesiastes rolünü oynamış önemli bir filozoftur. düşüncelerini açıkça ifade etme ve kendi dünya görüşünü cesurca paylaşma konusunda bilinir. özellikle sokrat'ın atina'da idam edilmesi sırasındaki savunması (apologia), onun parrhesiastes niteliklerini net bir şekilde vurgular. sokrat, atinalıları sorgulamış, düşündürmüş ve kendi dünya görüşünü cesurca savunmuştur. idam kararı verilene kadar kendisini savunmak ve gerçeği söylemek konusundaki ısrarı, parrhesiastes olarak anılmasının temel nedenlerinden biridir.

    t. "sizlere öğretilen değil, gerçeği sorgulayan biri olarak yaşamaya devam etmek için idamı göze alıyorum; çünkü ben, özgür düşüncenin bedeli olmadan özgür bir yaşamın var olamayacağına inanıyorum." (sokrat) diyebilenlerin sanatı.
hesabın var mı? giriş yap