• 2 de 2 yaparak sözlüğe hızlı giriş yapmış yazar. beğenerek okudum entry'lerini. umarım gerisi de aynı şekilde gelir.
  • (bkz: simurg)
  • inanlır gibi olmayan kuzen kişisi. mütemadiyen. geyiğin de damarın da en rafinesini esirgemeyen.

    dün gece rakının terkisine oturup zamanı geri sardık da allah cezanı versin diyorum si murg. sen ki peşinden bir uçağa binip mazinin meymenetsiz karamsırlığıyla o paraşütün açılmama ihtimaline binaen bilmem kaç bin feetten defalarca atladığım, sen ki verdiği her türlü gazla başıma olur olmadık onlarca müsibet sardığım..

    saptığı her marjinal yol hususunda bambaşka ya da paralel şoselerden si murg'a selam ederim. 15 senedir bu adamın uğrattığı dumurlardan beni afaroz etmeye fırsat bulamadılar. lakin fevkalade düz adammış gibi algılanabiliyoruz bazen sayesinde..
  • seni badi listeme ekledim dediğimde "yalnız ben kemalistim bi sorun olmasın" diye cevap verdi ama hem o gün, hem de geçen zamanla artık hiç çekinmeden diyebiliyorum ki, "böyle kemaliste can kurban". keşke bütün kemalistler onun gibi olsalardı.. tek kusuru az yazması.. kimbilir belki de sözlüğe az takılmaktır sırrı bilemem.
  • badilerin hasıdır. yazdıklarıyla keyif verendir. daim olsun.
  • sağlam adam, hoşmuhabbet yazar, sessiz sakin kişilik, eğlenceye hayır demeyen, kafasına gereksiz şeyleri takmayan bir bünye. az bulunan karışımların hepsini bir mojito, öhöm, bünyede toplamak çok kolay değil sevgili sözlük, bulmuşken kaçırmayın derim.
  • daha önce aynı yerlerde olup bir türlü karşılaşamamış olduğuma efkarlandığım yazardır. tanıdıkça efkarım arttı. hem "en su götürmez gerçek"lik ünvanımı benimle paylaşıp, beni çocuk gibi sevindirmiştir. antalya'nın bonusu istanbul'un kaybı yazar. gün gelir bir mojito içeriz beraber belki, naneli naneli.
  • 12.08.2009'da hakkında ilk entry'mi girdiğim yazar, badi, sevgili dost.

    o zamandan beri de 4 tane girmişim, derleyip toparlamak farz oldu.

    türkiye'yi dört dönüp de en sonunda antalya'da 3 yıllığına çalışmaya geldiğimde, si murg'u tanımamı sağlayan ekşi sözlük maceram da başlamış oldu. antalya baştan iyiydi ama içinde kaldıkça bana uymadığını anladım, yeni görevin de olumsuzluklar yaşatması nedeniyle en sonunda ayrıldım oradan. ama si murg'u daha erken tanımış olsaydım, bu kararımı geri dönülemez noktaya varmamışken değiştirirdim sanırım.

    ilk kez mustafa kemal atatürk başlığına yazdıklarıyla tanımıştım si murg'u. (bkz: #16654210) (ne yazık ki bazı entrylerini sonralarda sildi). hazır antalya'dayken bir araya gelme fırsatımız oldu, castle'ın manzarasına karşı oturup muhabbet ettik. sonrasında volkan balıkçısı'nda arkası geldi. izmir'i bilen bir adamdı, arkeolojiyle ilgiliydi, yazdıkları gibi söyledikleri de espriliydi, duruydu. nezaketi elden bırakmayan biriydi, belki de bu nedenle karması filan gayet iyiydi. (allah nazardan saklasın, maşallah). antalya'nın adam gibi adamlarından biri işte, daha ne olsun. si murg'la karşı karşıya gelip de söyleşmek, benim için önemli ve paha biçilmez bir eylem oldu hep, olmayı da sürdürecek.

    tekirova'da mojito içemedim onunla ama dört gözle izmir'de de buluşmayı bekliyorum şimdi, hatta istanbul'da. altay'ın başlığına yazmıştım, orada da andım ismini. "bana umut veren bir kaç güzel insandan biridir." diye tanımımı buraya da taşıyayım, tam olsun.
  • rafine entarilerin sahibi, kıymetli ve kıdemli badi.

    kendisi bir hikaye midir, yoksa yaşadıkları mı bir hikaye gibidir anlamış değilim.
    ama emin olduğum birşey varsa; o da çok iyi yazdığı, enfes anlattığıdır.

    samimiyet onun kanatlarından biridir, diğeri ise keyif. bu kanatlarla nerelere uçulmaz ki!

    geçen ayların birinde, zamanın ötesine giden bir entarim yüzünden hiddetlenmiş ve birşeyler yazmıştım o'na. bana verdiği cevapta kullandığı nezaket dolu üslupla nasıl da utanmıştım. söylediklerinden çok bu uslübuyla anlatmıştı birçok şeyi. hiç unutamam bunu.

    bir entarisini özellikle okumanızı isterim; #15131506
    çünkü burda kadınlar konusunda açılan kötü başlıklara üzülmüş ve bunun için yazmış; " kendi hayatıma baktığımda, beraber olduğum kadınların toplamı olan bir erkek görüyorum aynada" demiş ne güzel. kiminden şunu, kiminden bunu öğrendiğini ne hoş anlatmış. en güzeli de tanısın tanımasın bütün hatunlardan saygıyla bahsetmesi, fahişelerden bile. kaç kişi bu nezaketi gösterir ki?

    buralara geleceğinin müjdesini verdi az önce.
    gelsin de kucaklaşalım, dertleşelim, gülüşelim dünya gözüyle, can tadıyla...
hesabın var mı? giriş yap