• çok zordur.

    kafanda tasarladığın bir sevgili profili vardır çünkü. yüzünü beğendiğin kişiye kafandaki profili yerleştirirsin.

    zaman geçer, birlikte vakit geçirdikçe bazı hareketlerinden hoşlanmamaya başlarsın. sana göre yapmaması gereken şeyleri yapmıştır çünkü. aslında onun için o hareketler çok normaldir. bunları eksiklik olarak nitelendirirsin. değişmesi için talep etmeye başlarsın, değişmez, eksilirsin.

    sen eksildikçe onun aslında hiç hayal ettiğin birisi gibi olmadığını anlarsın, o gider, sen kalırsın. sonuç olarak bir şekilde yarımsın.
  • değiştirmeye çalışmadan, tanıdıkça daha da çok sevmek.
    hayatın karmaşasından olabildiğince uzak, sakin ve huzurlu bir limandır.
    uzun bir zaman sonra karşılaşınca yorgunluk kahvesi gibi gelir.
  • bazen, hayat kırgınlığıdır;

    "olduğu gibi sevdiklerim,
    olduğu gibi gelmiyor bana..."
  • bu da müthiş boş bir geyik ha. adam zaten evlat olsa sevilmez, şeytanın dünyadaki yansıması adeta, hayvan dünyasında bulunsa bal porsuğu ile camel spider arası bir canlı olurdu, sonra beni olduğum gibi sev. ailesinin 80 sonrası koşulsuz sevgi siksikiyle şımartıp şımartıp büyüyünce salonun ortasına sıçmayı marifet sayan niteliksiz neslin mottosu bunlar belediye sevsin sizi deccal tohumları. oh rahatladım.
  • //"seni böyle seviyorum" diyenlerden kork.
    "öyle"nden tiksinmektedir zira.//*
  • en gerçek olan sevgidir..
  • birini olduğu gibi sevmek değil, birini uzun süre olduğu gibi sevmek zordur.

    nedeni de hiç kimsenin olduğu gibi kalamayacak olmasıdır yaşam karşısında. siz değişirsiniz, karşınızdaki değişir vs.

    ama bir insanın özüne aşıksanız, çok seviyorsanız bu asla değişmez. yazarken kolay ama çok çok nadir bir durumdur.

    genelde görünüşünü, konuşmasını, ilgisini, gücünü vs sever insanoğlu, zira oldukça sığdır yapısı itibariyle. bunlar da kalıcı değerler değildir her 2 cins için de.
  • bi sikime yaramayandır. birini olduğu gibi sevmek kimi zaman seni daha az seveni belki de istese de sevemeyeni de o şekilde kabullenip sevmek falan demektir. ve inan bana yaramıyo bi boka. denedim ordan biliyorum.
  • kocaman bir yalandır. bir ilişkiye başlayıp da değişmeyen bir insan sözkonusu olamayacağı gibi bir ilişkide olup da karşısındakini değiştirmeye çalışmayan bir insan da yoktur. kimse olduğu gibi kalmaz, nehir değişir, su değişir, taş aşınır.
  • gereksiz bir temennidir yada beklenti.
    bir insanı olduğu gibi sevmek, kabullenmek için o insan üzerinde hakkınız olması gerekir.
    bence bir insanın birlikte olduğu bir başka insana "ben seni olduğun gibi kabulleniyorum, seviyorum" gibi kafa yapısı ile gelmesi kişiye en büyük hakaretlerden birsidir.
    sen kimsin ulan! demek lazım gelir.
    yaşadıkları, hataları günahları ve sevapları ile kimse kimsenin geçmişini ya da bugününü yargılayamaz.
    ishal olmuş göt gibi dünü kurcalayan insanlardan uzak durun.
    duygular karşılıklıysa zaten orta yol bulunuyor. ne bir yargılama ne de bir sorgulama olmadan.
    kişi sevdiği için mücadele etmeli. onuru ve gururu ile.
    yalvararak, facebook da atarlı giderli laflar paylaşarak, kezbanlığa vurarak salya sümük höykürerek mucadele olmaz. olsa olsa omurgasızlık, gurursuzluk olur.
    aklı başında ne bir kadın ne de bir erkek omurgasız, gurursuz bir kişi ile yola çıkmaz. kullanır sadece işi bitince de dehler. bu vefasızlık, kahpelik ya da kalleşlik değildir.
    sadece; ne ekersen onu biçersin lafının ete kemiğe bürünmüş halidir.
    kimsenin kimseyi olduğu gibi kabullenmek gibi bir lüksü yoktur. bunu söyleyen kişi görmek istediği gibi olması için üzerinde baskı yaptığı kişiye dişi geçmeyince kabullenmesidir. aslında kabullenme bile değildir. bir süreliğine kendisini avutması ve kandırmasıdır.
    kırbaç eline geçtiğinde çok kötü çıkaracaktır acısını.
    omurga iyidir aga! ne kadar burun kıvırsanız da gurur da iyidir. belki karın doyurmaz ama en azından aynaya bakarken gördüğünüz suretten mideniz bulanmaz.
    sevgi, aşk bok püsür gelip geçici duygulardır. gün gelir noktayı vurursun da sen bile şaşırırsın. ama saygı çok büyük bir değerdir.
    "sevdiğimi olduğu gibi kabulleniyorum ben yeee!" safsatasına kendini inandırırsan, bir karşılık beklersin. aklında iyilik yapıyorsun, aklınca gemileri yakıyorsun, aklında dünyaları karşına aldın.
    yok öyle bir dünya!
    bu dünya da sevgi var.. mutlulukta var..mücadele de var.
    zor ama imkansız değil.
    biraz gurur, biraz onur, biraz da dik durmak yeterli.
    karşında ki puştun pisliklerini görmezlikten, duymazlıktan gelmek. belki de bir ilişkide ki en büyük sinsilik.
    yalanlara inanır gibi yapmak aslında en büyük yalancılık.
    "seni olduğun gibi kabul ediyorum!"
    bu söz çok ağır şerefsizlik içerir.
    " sen kimsin de beni kabul ediyorsun?"
    bu soruyu sorun mutlaka. hem kendinize hem bu lafı eden bok torbasına.
hesabın var mı? giriş yap