• efsane bir video ile yasa boğmuştur. iyi bayramlar.

    link

    edit : daha uzun olan youtube versiyonu eklendi.
  • çeşitli şeker, çikolata markalarının duygu sömürüsü dolu bayram reklamlarından çok daha gerçekçi olmuş. bayram olgusunun gitgide yitirilmesi, black mirror üslubuyla vurucu biçimde anlatılmış. böyle yaratıcı işlerin hastayız.

    düzenleme: girdinin ilk halinde yazdığım kreatif kelimesi, yaratıcı ile değişti. türkçe kullanıma özen göstermek lazım.
  • şimdiye kadar yapılmış en güzel bayram reklamı olmaya aday video.

    yıllardır torun tombalak yolu gözleyen dedeli videolardan sonra birinin aklına yaratıcı bir fikir gelmiş.
  • cüneyt özdemir haklı çıktı yine bir, ah nerede o eski bayramlar reklamı.
  • (bkz: realironic)

    bi’kaç bin km yol tepip 3-4 şehir köy vs. dolaşıp onca büyüğümüzün gönlünü aldıktan sonra pert olmuş bi’ vaziyette eve henüz girmişken @youtuber kullanıcı adlı çaylak arkadaşımızın mesajı üzerine başlığa tekrar bakmamı müteakip videoyu yeniden izleyince yapılmak durumunda kalınan edit: ya hu arkadaş adamın siparişi geldi, tamam! ne diye sehpaya bırakılıp gidilmez de hatun kişinin de yardımıyla işin içine edilir.!? kınıyorum seni netflix.

    ayrıca bizim realironic de ya çok saçma oldu ya da ben harbiden uçmuşum; binlerce favorilenen entrylerin yanında cücük gibi 2’de kalmış.
  • mükemmel reklamdır.
  • bir tek beni mi etkilemedi, bir tek beni mi sinirlendirdi ya? madem bayramda aileni ziyaret etmeyi, geleneklerini yaşatmayı seviyorsun, eski günlere özlem duyuyorsun ne diye birlikte olduğun kişiyle hiçbir zevk almayacağını bile bile birkaç günlüğüne sahil kasabasında bir yerde tatile çıkıyorsun?

    ek: entry'lere sonradan eklemeler yapmayı hiç sevmiyorum ama gelen trilyor tane eleştiri mesajı üzerine şu açıklamayı yapmak zorunda hissediyorum kendimi (çok önemli biriyim ya asdfghjk). reklamda sinirlerimi tepeme çıkaran şey, bayramda tatile çıkmayı aile, akraba ziyaretine tercih edip sahilde güneşlenirken eski güzel bayram anılarına gidilmesi çelişkisi... sevmediğin şeyi yapmayacaksın kardeşim. bir şey popüler oldu diye peşinden gitmeyeceksin. nedir bu kendini trend olan her şeye şartlandırma olayı ya? bu kadar kasıntı olmanın lüzumu yok. biraz doğallık lütfen. etrafımda markete, pazara giderken sanki nişantaşı'nda kafeye gidecekmiş gibi giyinen insan görmekten ciddi anlamda çok sıkıldım. kasıntı kasıntı yürüyenler, sanki her an instagram'a atmalık fotoğrafı çekilecekmiş gibi poz kesenler, insan ilişkilerinde robottan farksız kimseler... belki inanmayacaksınız ama beni gerçekten ama gerçeken çok üzüyor. sinirlendirmekten daha fazla hatta.

    ek 2: bayramda tatile çıkanları koruma ve güzelleştirme derneği üyeleri de bir sakin olsun ya. size bir şey dediğim yok. bazılarınızın bayram geleneği de ailecek veyahut yalnız tatile çıkmaktır belki ama bu nasıl oluyor da reklamda anlatılan "bayramı ailesiyle geçirmek isteyen birinin sırf moda oldu, sırf kendine dayatıldı diye bayramda tatile çıkması (veya kendini çıkmak zorunda hissetmesi), havuz kenarında şezlongda uzanırken sanal gerçeklikle eski bayram anıları arasında yolculuğa çıkması yani aslında modern hayatın getirdiklerinin insanı kör kütük mutsuz etmesi" gerçeğini görmenize engel oluyor, anlamış değilim. nasıl black mirror izleyicilerisiniz ya hu?
  • ınsanlar artik gunde 12 saat calisip kendilerine vakit ayiramiyorlar. 4 gunluk bayram tatilinde de gercekten tatil yapmak isitiyorlar ve bence haklilar. o yuzden yasa bogmayan videodur.
  • black mirror'a başlasam mı diye düşünüyordum ki vazgeçmeme neden olmuş reklamdır.
  • çok ağırıma giden reklamdır. içime taş gibi oturmuştur.
hesabın var mı? giriş yap