blow

• pablo escobar, jonny depp e dogru yururken bir anda sabuha yi soyleyecek zannettigim film. bir adam bu kadar mi benzer iboya. ayrica depp abimize bir kez daha hasta oldugumuz, insan ne oldum dememeli ne olucam demeli ve annenin sozunu dinle mesajlarini veren trajik sonlu film. money is not worthy
• blowun ingilizce argoda anlami kokain dir. kokain in yarim grami yani bir kisilik -shot- ina blow denir...
  dealerlar -i got nice blow- diyerekten dolasirlar lower east side sokaklarinda
• bu filmde hem pablo escobar'ı hem de ibrahim tatlıses'i canlandıran aktör cliff curtis'tir.
• filmin bir yerinde narrator kıvamında olanları anlatan johnny depp bir yerde şöyle der :
  
  "...uyuşturucu pazarını biz yaratmıştık.öyle ki 70'lerin sonunda ya da 80'lerin başında uyuşturucu
  kullandıysanız, %85 olasılıkla bizden almışsınızdır."
  (bkz: oha)
• maddi olarak hızla yükselirken, manevi olarak boku yeme olasılığın yüksektir temalı, 2001 yapımı biyografik film.. coni depin performansı herzamanki gibi başarılı; george jung kişisinin iniş çıkışlarla dolu hayatını, gençiğinden yaşlılığına, başarıyla canlandırıyor.. penelope kuruz' dan fazla hoşlanmasam da, dengesiz bir kadın rolünde başarılı..
  george kendi hikayesini kendi anlattığı için; ben iyi olmaya çalıştım ama çevrem kötüydü gibilerinden bir durum çıkıyor ortaya.. bu açıdan olaylara biraz taraflı bakıldığını söyleyebiliriz..
  filmden uyuşturucu kullanmak şöyle zararlı, satmakta bööyle gibilerinden bir ders vermesini beklemek saçmalık olur. sonuçta bir biyografi ve 'aman ben ettim siz etmeyin' den daha gerçekçi olmalı.. bu açıdan başarılı diyebiliriz.
  son olarak filmle ilgili bir ayrıntı; yönetmeni^* filmden bir yıl sonra, yüksek doz kokoinden ölmüş.
• filmin sonlarında beni kalbimden vurmasından ötürü şarıl şurul ağlamamı sağlamış film. biraz da olsa hikayenin işleniş ve anlatım tarzı bakımından fear and loathing in las vegasa benzerlikler yakaladığım, uyusturucuyu değil insanligi^*** kötüleyen film
• başlarında "bu ne biçim film, izleyenleri uyuşturucu kullanmasını geç bir de satıcılığına özendirecek" derken sonuna doğru gerçek bir hayattan alınmış olması ve kahramanın hızla dibe vurmasıyla "evet evet böyle filmler gerekli" dedirten film.
  
  filmin sonunda kızının gerçek hayatta hala kendisini hapishanede ziyaret etmediğini belirten yazıyı okuyunca, hayatının zaten annesinin çocukluğundaki tavırlarıyla belirlendiğini ama herşeye rağmen, geçmişi kapatıp temiz bir hayat yaşamayı istemiş, kızına herşeyden çok değer vermiş ama bunu göstermeyi de bir türlü başaramamış bir baba olsa da "belki böyle bir filmin yapıldığını gördükten sonra kızı ziyarete gider, bir kez olsun babasının tarafından görmeye çalışır" diye ümit ettiren film.
• sonunda beni hüngür hüngür ağlatan film.
• johnny depp abimizin oyunculuk dersi verdiği güzel film. 2001 yapımı olmasına rağmen 70'ler çok güzel yansıtılmış ekrana.
• kesha'nın bu klibinde james van der beek var.