• şu geçirdiğim sıkıntılı zamanlar da yüzümü güldürmek değil ara ara bana kahkaha attıran blutv dizisi.

    beterin beteri var denizcim benim durumum senden beter ama izlerken gayet komik olabiliyormuş.hatta kendi hayatımı da bu şekilde dışarıdan izleyebilsem demek gayet götümle gülebilirmişim bunu anladım.

    vildan atasever çok seksisin, lale mansur sen daha da seksisin.aksini iddia eden olursa yorgo ya yürürüm olmadı şef le idare ederim ha o da olmadı onur un nişanlısı da olur,karmaşık ilişki denilince üstüme tanımam sondasında da en büyük sıçışı yaşar ben ne bok yedim diye oturur kara kara düşünürüm.

    neyse mevzu ben değil dizi sonuçta gayet eğlenceli devamı beklenebilecek bir iş olmuş,keyifle izlenir.bu arada hafiften ama çok hafiften bir fleabag havası var ama çok hafiften.
  • maalesef olmamış. ara ara insanda tatlı duygular yaşatıyor, biraz da gülümseten sahneler var ama o kadar. hepsi o kadar.
    inandırıcılık yok, pek bi oyunculuk da yok, zaten herkes ‘ya takılıyoruz işte ‘ havasında.
  • bitirdikten sonra bu neydi şimdi dediğim dizideki cafe kadar başarısız bir dizi. elinde bütçe olan dizi yapar hale gelmiş keşke gidip bir yardım vakfına falan bağışlasalardı. fleabag’e benzetenlerin allah cezasını diyorum ya. (bkz: fleabok)
  • az önce 15 saniyelik tanıtımına denk gelip "fleabag değil mi ya bu?" diye düşündüğüm ve hemen akabinde yurdum dizi/film yaratıcılarının özgünlükle sınavına içlenip hayıflandığım blutv şeysi. çakması mıdır bilemiyorum izlemeden de bilemem elbette ve fakat 15 saniyelik tanıtımda bu hissi yaratmak tercihi, fikir kovalarken yapılmışın tutmuşun izinden gitmenin abartıldığına delalet bence. haliyle bir işe çakma demek ve izlememek için bence bu kadarı yeter artar bile. izlemem ben onu, yapmayın, beni ellemeyin, bir fikri böyle kovalamayın, sizi phoebe waller-bridge kovalasın!
  • anladık fleabag izlediniz çok coolsunuz. ama üzülerek söylüyorum ki beyin özürlüsünüz.

    ulan ne konsept(bölüm başı süresi itibariyle karakter derinliğiyle ilgilenmiyor), ne anlatım tekniği(seyirciyle konuşma yok) benziyor, ne hikaye benziyor, ne karakterler benziyor. olay ana karakterin kafesi etrafında dönüyor. yani şimdi fleabag’in hikayesi kadının işlettiği kafe etrafında mı dönüyor sizce gerçekten.

    neyse ben sevdim. her iş çok ağır olacak, plot twistler, karmaşık ilişkiler olacak diye bir şey yok. çıtır çerez güzel iş. karakterler bulundukları sosyo ekonomik sınıfa ve topluma bağlı kaldığı sürece, ya da abzürtlüklerin abzürtlüğü konu edildiği sürece izlenebilir.
  • arkadaşımın tavsiyesi ile izledim. dizi süresi çok iyi kısacık insanı sıkmayan bir dizidir. izlerken çalışabiliyorsunuz. bazen bu kadar saf olabiliyor mu insanlar diye sorduğunuz bir dizidir.

    bazıları pis pasaklı kadın etrafında yakışıklı erkekler olacak şey mi diye yazmışlar. öncelikle adı üstünde dizi ikinci olarakta dışarıda görmüyor muyuz. yakıştıramadığımız çiftleri. bazen dış güzellikten daha önemli şeylerin olduğunu anlamayan insanlar var.
  • mini, eğlenceli, tatlı bir dizi. öylesine vakit geçirmelik ve vildan ataseverli. severek izledim ben
  • “onur evleniyo, annem genc manita yapti, babam gay olmus, ben... ben napiyorum yaa... napiyorum ben abii...”

    gercekten super olmus dizidir kendileri. tebrikler *
  • hızlıca akıp giden,insanı yormayan ve karikatür dergisi okuyormuş.hissi yaratan,başrol kızın çok doğal oynadığı enfes mini dizi. emeği geçen herkesi tebrik ederim.
  • çok fazla güzel olmayan ama aynı zamanda kafa dağıtmalık da olabilecek bir blutv mini dizisi. yapım çerezlik zaten. süresi kısa, konsepti farklı olunca izledim. herkesin izleyebileceği ve herkese önerilecek bir dizi değil.

    kişisel puan; 6.5/10
hesabın var mı? giriş yap