• havuz başı sahnesi görülmeye değer olan bir türk filmidir bu. banu saçları bozulmasın diye havuza girmez.. 4-5 kez merdivende vücudunu havuzun içine sokar sokar çıkarır.. bu esnada serhat havuz başında banu'nun vücudunu izlemektedir. aynı anda otel odasının balkonundan kırmızı transparan bir kıyafetle banu'nun havuzda yaptığı seksi şovu gören serpil, olaya hemen el atmaya karar verir.. pembe bikinisini üzerine geçirdiği gibi soluğu havuzun başında alır. ilk başta banu ile aynı hareketleri yapar ama daha sonra havuzun içine girer.. birkaç kulaç attıktan sonra serhatın olduğu yerden merdiven kullanmadan havuzdan çıkar. bu esnada serhatın gözleri serpil'de, banunun gözleri ise serhat'tadır. o sırada serpil'e takılan yaşı hayli geçkin kart zampara banu'nun imdadına yetişir ve serpil'in yanına gelerek onunla konuşmaya başlar.. efsanevi bir sahnedir gerçekten de.

    filmde çok ilginç olan başka bir olay daha vardır. yanlış hatırlamıyorsam adı the bar olan diskovari mekanda gençler ve turistler çılgınlar gibi dans etmektedirler. o sırada ufukta banu görünür. serhat'ın yanına gelerek hafif sarhoş biçimde "benimle dans etsene" gibi bir şey söyler. serhatın cevabı kısa ve özdür : "tepinmeyi sevmem."*
    banu keyfin bilir diyerek kendini piste atar ve o sarı saçlarını savura savura çılgınlar gibi dans eder.
    o esnada diskonun başka bir yerinde bütün gözlerin pistteki banu'da olmasından oldukça rahatsız olan serpil ve banu'nun zampara eski kocası oturmaktadırlar. (serpil'in yanındaki adamın banu'nun eski kocası olduğundan henüz haberi yoktur.) serpil banu'ya iyice sinir olur. ve yanındaki zengin adama* "bi göbek havası koydursana" der. adam kalkar.. 2 dakika sonra geri gelir.. bu 2 dakika süresince biz banu'nun sarı saçlarını savurarak dans edişini izleriz. daha sonra adam gelir serpilin yanına oturur. "şimdi başlayacak" der. serpil kalkar.. "nasıl dans edilirmiş şimdi görsün bakalım" der ve piste çıkarak göbek atmaya başlar.. hakikaten enteresan bir olaydır bu.

    bu filmde dikkate şayan bir başka konu daha vardır. varlıklı bir aileden gelen sarışın bomba banu ile zengin koca avcısı fakir kız serpil'in kıyafetleri gerçekten çok iyi seçilmiştir. banu'nun kıyafetlerinin serpilinkilere oranla çok daha kaliteli olduğu gözden kaçmaz. serpil'in kıyafetleri ise yine gösterişli olmaya çalışan ama kalitesiz olduğunu belli eden kıyafetler arasından seçilmiştir.

    filmin ana fikri olan "herkes kendi gerçeğiyle barışık yaşamalıdır serpil.." ise hem adının sonradan yusuf olduğunu öğrendiğimiz serhat, hem de zengin sarışın banu tarafından tekrarlanmak suretiyle serpil 2 kez ağlatılarak seyirciye sunulur.

    p.s.: karşınıza çıkarsa sakın kaçırmayın. sırf banu'nun sörf tahtası üzerinde yaptığı seksi akrobatik hareketler için bile izlenir.*
  • filmin izlemesini demin bitirdim.
    gözümü kapayıp açtıkça mayolu göt görüyorum.. beynim uyuşmuş resmen.

    ayrıca vucut olarak serpil çakmaklı gerek kasları gerek diriliği ile banu alkandan daha iyidir. (aman yarabbim ne diyorum)
  • havuz basi sahnesinde herkes filmin ismi geregi banu alkan ve serpil cakmakli'ya takilmis. ancak sahnenin en basinda yalcin gülhan'in havuza bir göbekleme atlayisi var ki akillara ziyan.

    o degil gecenin bu vakti oturdum su filmi seyrediyorum ya hakkaten beyin bedava..

    edit: lan bu bile önceden yazilmis, neyin sözlügüdür arkadas..
  • bu filmle birlikte, sinema tarihinde ilk defa, gozden goze, gozden bira sisesine, bira sisesinden gobege, gobekten goze, gozden havuza, havuzdan bacaklara kesismeler yasanmistir. bir turk filmi boyle bir ilki daha gerceklestirebilmistir..
    normal filmlerde sadece gozden goze yasanan kesismelerin bu sekilde kamera gecisleriyle aktarilmasi muthistir. bilinen sudur ki, yonetmen bize cok onemli birseyler anlatmaya calismaktadir..
  • banu alkan ile yalçın gülhan arasında şöyle bir monolog geçer.

    - benden hoşlanıyorsun değil mi?
    + adamda tık yok
    - niçin itiraf etmiyorsun?
    +adamda tık yok
    - ikidir yardımıma koşuyorsun, başıma ne zaman bir bela gelse yanıbaşımda bitiveriyorsun. başka birinin bana el sürmesi seni rahatsız ediyor. öyle değil mi?
    + adamda tık yok
    - ben de senden hoşlanıyorum.
  • alkan ile cakmakli'nin meshur havuzbasi mayo duellosu bu filmdedir. nasil bir kadrajdir o amanallah!
  • banu hanım zengin bir ailenin mutsuz kızını, serpil hanım ise zenginmiş gibi yaparak zengin koca ayarlamaya çalışan fakir kızı oynar bu filmde.
    filmin bir yerinde serpil ile ilgili korkunç gerçeği* öğrenen banu, serpil'e uzuuun bir "akıllı ol" söylevi verirken, bir ara şöyle der:
    "ben zengin bir ailenin kızıyım, ne istedimse aldım, giydim, yırttım attım!"
  • (bkz: comanchero)
  • 1985 yapımı şahin gök filmidir.

    sinematürk yazarı eylül fırtınası'nın bu filmden hareketle 80'li yıllar havuz-bikini filmlerine dair bir inceleme yazısı:

    "tamamen 1980'li yıllara özgü bir tarz olarak ortaya çıkarak zamanında büyük ilgi gören,şimdilerde ise bir nostalji nesnesi olarak "80'li yıllara özlem" konulu sohbet ve forum ortamlarında bolca yad edilen,sarakaya alınan "bikinili filmler" furyasının sembolik başyapıtıdır.
    bu başarının (!) sırrı elbette ki isimleri bu tarzla özdeşleşmiş ve dönemin burnundan kıl aldırmayan iki büyük starı banu alkan ve serpil çakmaklı'yı bir araya getirmeyi başarabilmesidir.
    alkan ve çakmaklı'nın seksapeli dolayısıyla özellikle bıyıkları yeni terlemeye başlamış ergenlerin pek bir ilgi gösterdiği bu ikiliye dikkat filminin benzerlerine örnek olarak ilişki (1983-temel gürsu),kızgın güneş (1984-şahin gök),arzu (1985-şahin gök),sıcak geceler (1986-orhan elmas),güzelim (1986-ümit efekan),mavi yolculuk (1986-temel gürsu),güneşten de sıcak/sarı güneş (1987-temel gürsu) gösterilebilir.
    dikkat edilecek olursa filmlerin isimleri bile,baş kadın oyuncularının isimlerinin çağrıştırdığı iç gıcıklayıcılığa ve davetkarlığa sahiptir.
    arabesk sanatçısı gökhan güney'de,sevişme sahnesi çekme hususunda emsallerine (ümit besen,müslüm gürses vb) nazaran daha ılımlı olduğu için bu kategoriye dahil edilebilecek bir iki filmde rol almıştır:kader çıkmazı (1984-temel gürsu),candan sevmeli (1985-zafer par)temel gürsu da,uzmanı olduğu bikinili filmlere ait bileşenleri,kadir inanır filmi bileşenleri ile kaynaştırarak bu tarza alternatif iki örnek daha hediye etmiştir:ateş dağlı (1985),sultanoğlu (1986)
    tarzın son örneği,furya kırıntısı olarak da tabir edilebilecek olan al dudaklım (1993-nazmi özer)filmidir.
    bikinili filmlerde,banu alkan'a yakışıklı kontenjanından salih güney,tolga savacı,engin koç;serpil çakmaklı'ya da yine salih güney ve tarık tarcan gibi isimler eşlik etmiştir.faruk peker,yalçın gülhan,salih kırmızı gibi isimler de mutluluklara gölge düşüren karaçalılar olarak filmlere dahil olmuşlardır.murat soydan ise çoğu kez aldatılan ve kaybeden taraftır.
    sinemamızın en tutulan teknikerlerinden şahin gök ve temel gürsu'da seyircininin ne istediğinin farkında olarak gayet profesyonel ve rahat bir yönetim göstermişlerdir.
    genellikle,güney'deki şirin beldelerin veya tatil köylerinin havuzbaşı,denizkenarı,disko gibi eğlenceli yerlerini mesken tutan bu filmlerde alkan ve çakmaklı sürekli havuza girer,çıkar,kurulanır tekrar girer ve en önemlisi izleyiciye bol bol göğüs ve bacak görüntüsü arz eder.aslında birer aşk filmidirler;öldüren sevdalar,kötü adamlar,olmadık tesadüfler,yanlış anlamalar gibi melodramın en temel unsurlarına sahiptirler;ayırıcı özellikleri cinselliğin ve cinsel tutkuların fazlasıyla ön planda durmasıdır.aşk ve şehvet dışında cinsel sapkınlık,tatminsizlik,iktidarsızlık,kıskançlık,aldatma,iki erkek arasında paylaşılamayan kadın gibi temalar da işlenmiştir.
    şunu da belirtmek gerekir ki bu filmlerdeki cinsellik sahneleri ve çıplaklık,vadettiği kadar cesur ve abartılı değildir.banu alkan ve serpil çakmaklı bu filmlerde asla üstsüz görünmemişlerdir.sevişme sahneleri de bir yere kadar devam eder,durması gerektiği yerde durur.
    hiçbir sinemasal değeri olmayan ve banu alkan antipatisi ile daha da değer kaybeden bu filmler,günümüzde sadece meraklılarınca hatırlanır ve izlenir hale gelmiştir.
    ancak şöyle de bir güzel tarafları vardır:fonda sürekli çalan 80'lerin meşhur parçaları (self control,life is life,cause your young,brother,cheri cheri lady,brother louie vb) ve pipetli kola şişesi,kocaman güneş gözlükleri ve küpeler,kelebek toka,bantlı kabarık saçlar,şalvar kotlar gibi objeleri ile gerçekten de 80'lerin ruhunu birebir yansıtan birer belge niteliği taşırlar.
    hatasıyla,sevabıyla bir dönem hoş bir esinti olarak sinemamıza uğrayıp zamanı gelince bıktırmadan çekip gitmesini bilen bikinili filmler,hiç şüphesiz 80'lerde ilk gençliğini yaşayanların anılarında yaşamaya devam edecektir."

    http://www.sinematurk.com/'dan alıntıdır.
  • banu alkan'ın dudakları ve göğüsleri ile,
    serpil çakmaklı'nın da gözleri ve diriliği ile ,
    birbirlerine fark attığı
    her ikisinin de güzellikte overall 9/10 hakettiği
    lakin 1/10'luk bir film.

    özellikle göbek deliği ve karın bölgesi muazzam olan iki afet-i devranı ihtiva eden
    1/10'luk bir film.
hesabın var mı? giriş yap