• 21 haziran 2024 cuma günü sekiz yıl aradan sonra buena vista all stars adıyla harbiye cemil topuzlu açıkhava tiyatrosu'nda sahne alacak olan grup.

    grubun yaşayan efsane üyeleri barbarito torres, demetrio munz ve juan de marcos bu sefer buena vista social club'in unutulmaz solisti ibrahim ferrer'in oğlu ibrahim ferrer jr. ile aynı sahnede olacak.

    bilet fiyatları şu şekilde:

    protokol platinum: 5000 tl
    protokol gold: 4000 tl
    protokol silver: 3000 tl
    1.kategori: 1599 tl
    2.kategori: 1299 tl
    3.kategori: 999 tl
    4.kategori: 849 tl
    5.kategori: 749 tl
    6.kategori: 649 tl
    7.kategori: 499 tl

    biletler 16 ocak salı saat 11.00'de passo'da.
  • buena vista social club, anladığımız ve bilegeldiğimiz anlamda statik bir müzik grubu değildir; adında da belirtildiği üzere müzik yapmak ve bu şekilde hayatlarını devam ettirmek amaçlı bir sosyal klüptür, komünal bir oluşumdur. dolayısıyla sadece, sevgiyle andığımız compay segundo, ibrahim ferrer, bir kez daha dinlemek üzere yolunu gözlediğimiz omara portuondo tarafından oluşturulmuş, bildiğimiz kapitalist anlamda para kazanmayı amaçlamış insanlardan müteşekkil bir müzik grubu olduğu yanılsamasına düşsek de, görüp dinlediklerimiz, bildiklerimiz bu klübün popüler olmuş, dünya çapında tanınmış üyeleridir.

    bunca büyük bir klüp, bir yandan bir kısım üyeleri ile istanbul'da konser verirken, başka bir kısım üyeleri de havana'da müzik yaparlar; bir anda sadece bir yerde değillerdir.

    bu yüzden, 'buena vista social club presents ibrahim ferrer'dir, 'buena vista social club presents omara portuondo'dur. buena vista social club, basitçe tanımlarsak, küba'da kurulmuş bir müzisyen kooperatifidir.

    küba'da, sistem içerisinde bu şekilde bir araya gelmiş başka sanatçılar da vardır; ressamlar, bir çatı altında toplanırlar, bir araya gelirler, ki aralarında resimleri dünya çapında galerilerde ciddi fiyatlarla alıcı bulan sanatçılar vardır. küba'daki sistemin doğal bir gereği olarak, satılan o tablonun geliri sadece o tabloyu yaratan sanatçıya ait değildir; alınır, paylaşılır, toplumsal amaçlar için kullanılır.

    özetle, kimsenin, öne çıkıp yüksek sesle "ben" demediği bir organizmadır.
  • belgeselin gosterdigi uzgun suzgun insanlarla alakasi olmayan, hayati bambaska bir tutkuyla seven, mutlu ve insan ustu yaratiklar. omara, ibrahim, compay, ruben ve digerleri ilk defa istanbul'a hep beraber geldiklerinde onlarla 3 gun gecirdim ve hayata bakis acim degisti. havaalaninda bu ozel grubu beklerken hem onlari gercekten gorecegimiz icin heyecanliydim hem de kubali aksanlarini anlayamamaktan korkuyordum. hayatlarini muzikleri gibi yasayan, muzigi de hayatlari gibi yazan insanlar. onlari tanidiktan sonra dunyada iki tip insan olduguna kanaat getirdim: insanlar ve kubalilar.
  • mutluluk, hüzün, yaşama sevinci, hayranlık, büyülenme gibi duyguların tümünü bir arada yaşadığım film ve yaşatan efsanevi topluluk.

    cemal süreya'nın "ölüm geliyor aklıma birden ölüm / bir ağacın gövdesine sarılıyorum" dizelerindeki gibi bir yaşama bağlılık varmış bu grubun üyelerinde... köklere bağlılık; müzikle, dansla, gözlerdeki parıltıyla...

    nazım hikmet'in şu dizeleri de gayet iyi özetliyor aslında bu grubu; özellikle 90'ında 6. çocuğunu yapmak istediğini söyleyen compay segundo'yu düşününce:

    "yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
    yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
    hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
    ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
    yaşamak yanı ağır bastığından."

    bir de bu grupta adını bilmediğim biraz daha geri plandan vokal yapan bülent ecevit'e benzeyen bir amca var; konser için hayatında ilk kez amerika'ya gidince çocuksu bir hayranlıkla etrafına bakınıp: burada her şey satılıyor" diyordu... evet, burada her şey satılıyor ve o yüzden sizin kadar mutlu değiliz; yaşamak yanımız o yüzden sizin gibi ağır basmıyor ya...
  • dün geceki ankara konseri omara portuondo'dan önce ve omara portuondo'dan sonra olarak iki bölümde incelenebilir. ilk kısımda yine eğlenceli, yine romantiklerdi. ama omara portuondo sahneye çıktığı anda tıklım tıkış ağzına kadar dolu koccaman bir salon* dolusu ankaralı ayağa kalkıp dans etmeye başladık. hayatımda tanık olduğum en güzel sahnelerden biriydi -ki sonrasında da insanlar kolay kolay oturmadılar zaten yerlerine.

    çıkışta, yanımda oturan kadınla bu sahne hakkında konuşurken "insana başka şeylere dair de umut veriyor değil mi?" dedi. yaptıkları müzik, içtenlikleri, insanları harekete geçirebilmeleri söz konusu olduğunda sanırım bu tonton ehtiyarlar hakkında başka da bir yorum yapılamaz.

    çok yaşasınlar.
  • istisnasiz tum kayitlarini, denize sifir kamelya turu ah$ap bi klupte yapiyorlar gibime geliyor dinledikce, hafiften cozutuyo da olabilirim..
  • belgeselde, küba sokaklarına asılmış bir pankart bizi selamlar: biz düşlere inanırız.
  • yaş ortalaması 60 ın üzerinde bir müzik grubu,uzun bir aradan sonra halkın isteği ile bir araya gelmeleri de oldukça ilginç
  • son gunlerde is yerinde cd lerini dinlediimiz, herbiri kuba muzik tarihine (ve belkide devrim tarihine) isimlerini yazdirmis sanatcilardan meydana gelen grup...
hesabın var mı? giriş yap