• grafik tasarimlari ile bir kac kusak geriden gelmeyi, basit**** ile basit*** arasindaki ince cizgiyi korukorune yok etmeyi ve kesinlikle surekli "orjinalinin kopyasi"ni yaratmayi buyuk bir basari ile gozler onune seren sıkıcı tasarimci... hayir efendim, "yaratmissin kafanda bir lonca" misali takiliyorlar sonra geziyorlar oradan oraya high-art, ultra high designer, mega hiper gigantik yaratici kimlikleri ile; ne oluyor? gozumuz bozuluyor; misal: gelme bush logosu [peki ama ayse erkmen hic mi kendisine kizmiyor?]...
  • uzun zaman önce bir konferans sırasında, bir öğrencinin kendisine sorduğu "bu kadar başarılı olmanızı neye borçlusunuz" sorusuna "hiçkimseye böyle bir soru sormayarak" diyerek takdirimi kazanmış, birçok sivil toplum kuruluşu ve toplumsal hareketler için ücretsiz tasarımlar ve reklamlar hazırlamış ve hala hazırlayan insan.
  • öğrencilerine yararı olduğu kadar zararı da olduğunu düşündüğüm eğitmen.

    bir kere sayısız faydaları vardır. doğru tasarımı öğretmesi için yapılmış bir iş üstüne konuşmasına, bir şeyler çizip göstermesine bile gerek yoktur. oturmuş felsefesi, sağlam ve yalın mantık sistemi sayesinde inanıyorum ki kendisiyle sadece havadan sudan konuşarak tasarımda iyi bir yere gelmek mümkündür.

    öğrencilerinin iyi bir yere gelmeleri için esas gereken de aslında işlerini hiç göstermeyip onunla bol bol konuşmalarıdır.

    erkmen'in önüne gelen işleri eleme - ayıklama ve yönlendirme süreci çok etkilidir. henüz tasarımcı kimliği oturmamış ve kültürel anlamda beslenmekten genellikle yoksun olan* grafik öğrencileri, kendi karakterlerini geliştirmektense kolaycılığa kaçarak küçük bir erkmen olmaya başlarlar.

    bülent erkmen'in belki de eğitimci olarak tek hatası karşısındaki gence bu noktada "orada dur bakalım!" dememesidir, kim bilir, belki bu da bir projedir...

    sonuçta kimisi vasat, kimisi iyi, ama hepsi de bülent erkmen klonu olan tasarımcılar yayılır piyasaya. bülent erkmen'in tasarımcı kimliğini besleyen altyapıya sahip olmayınca bu kopya kimlik, yeniyetme tasarımcıyı çok kısa sürede kısırdöngüye iter. içi boş bir şekil kalır geriye.

    erkmen'in işlerine retrospektif açıdan baktığımızda sayısız bağlantılar, giderek gelişen, yalınlaşan, belirli bir dünya görüşünü ve saf mantığı izleyen bir görsel dil görürüz.

    kopyalarındaysa erkmen'in kendi derdini anlatırken kullandığı görsel dile yine rastlarız, ancak yolunu kaybetmiş, ya da zaten herhangi bir yere gitmeyen kısır tasarımlar üretme sorunu yüzünden bu görsel dil de yozlaşmaya, kitsch'leşmeye başlar.

    erkmen'in faydalı fikirlerini alıp kendi tarzlarını ve felsefelerini geliştirmekte kullanmak yerine erkmen'in sadece "imajını" almak ayıptır, tasarım cinayetidir.

    tasarım dünyasında adı neville brody gibi adamlarla yanyana anılan bülent erkmen'in karşısına çıkarken "beğendireyim de kurtulayım" mantığıyla hareket eden öğrenciler sadece kendilerini komik duruma düşürmekle kalmayıp, erkmen'e de, türk tasarımının geleceğine de zarar vermektedirler.

    sadece bir görüş.
  • kariyerine tabi ki sonsuz saygimiz olan, fakat yaptigi sabanci universitesi logosuyla akademisyeninden ogrencisine bircogumuzun ahini alan ve bizi bu logoyla yasamaya mecbur birakan tasarimci.**
    http://www.brandsoftheworld.com/…e=&brand_id=106638

    edit: yıllar sonra overdraw uyardı, sabancı logosunu erkmen değil mehmet ali türkmen yapmış.
    http://matistanbul.net/index.php?/drawing/

    bu yanlış bilgi neremden çıktı, neden yıllardır kimse düzeltmedi, çok soru var...
  • artık devrini çoktan kapatmış tasarım anlayışında işleri hala üreten - ürettirmeye devam eden tasarımcı. örneğin, bütün görsellerini sahibi olduğu ajansın hazırladığı kahve dünyası'nın herhangi bir şubesine girip ufak bir tur atmak insana sanki 15 - 20 sene geriye gitmiş izlenimi veriyor. retro degil, klasik de degil, köhne bir tasarım anlayışı resmen.
  • başbakan olsa bir öğrencisi veya çalışanını toki başkanı yapardı heralde diyebileceğimiz grafik insanı.
  • kim ne derse desin, ilk izlenimleri olumlu olan bir öğrenci önündeki 3 yıl berbat işler getirse bile iyi yaklaşan, baştan kendisine fanboy gibi yaklaşmayanlara ise ömrü billah ödüllük iş yapsa bile mesafeli kalan bir eğitimci.
  • neden heryerden bülent erkmenin çıktığını sorusu bize hiçbir zaman parlak bir başarı öyküsü hatırlatmamıştır. bülent erkmen işini ciddiye alır. yeteneklidir. şanslıdır * * fakat hala daha neden bülent erkmen, türkiye ve dünyada birsürü olay ve insan akıp giderken neden o. aslında bunların cevabı neden bütün büyük reklam işlerini aynı firmalar alıyor, sorusununkine çok yakındır. zira meslek ahlakı mesleğini iyi yapmakla bitmeyen * bir zordur. bülent erkmen in mesleğine olan azmi ile ilgili entryleri okumak beni asla heyecanlandırmadı, biraz yavaşlamamız gerekiyor bence hocam, kendiniz ve herkes için, saygılar.
  • tasarım konusundaki görüşleri ve yaptığı çalışmaları ile türkiyenin en önemli tasarımcılarından biri olması dışında, mimar sinan güzel sanatlar üniversitesi, grafik tasarım bölümünde proje hocasıdır.

    dönem boyunca yaptığınız çalışmalara doğru düzgün bakmadan kafanıza atıp "olmamış" der ve nedenini söylemez. böylelikle siz niye olmadığını anlayamadan oldurana kadar iş üretirsiniz, sıtkınız sıyrılır saçınız dökülür... ama dönem sonunda bir de bakarsınız ki, arkanızda dağ gibi iş birikmiş bir sürü iş çeşitli iş çıkarmışsınızdır. ayrıca tasarım konusunda farketmeden bir takım takıntılar kazanmışsınızdır.
  • gmk ile birlikte kendi calip kendi oynuyan turk grafik tasarimina halay basi olarak onderlik etmektedir. saka bir yana muridleri vardir bu adamin sektorde. tamam donanimina bilgisine laf eden olmasa da son 10-15 yildir kendi tekrar etme rekoruna imza aticak kadar cikmaza girmistir.
hesabın var mı? giriş yap