• taksim gezi parkı direnişçisi. iş adamı.

    kendisi başbakana şu blog ile seslenmiş. araştırdım, troll değil.

    http://bulent-peker.tumblr.com/…en-basbakana-mektup

    edit: başbakanla görüşmüş. analizi güzel. ama korkutulmuş belli ki. zira satırlarında o hava var. ki özellikle belirtiyor, fikrimi yazamıyorum diye... bu sebeple, hemen linç girişimine başlamamak lazım kanımca. zira vahim durumların sinyalini kendince veriyor.
  • gezi parkı ile ilgili başbakan ile yapılan görüşmede yaşananları yazmış bloguna.

    http://bulent-peker.tumblr.com/…-park-eylemleri-ile

    "başbakan, bu konuşması esnasında kısıtlı bazı istihbarat bilgilerini ve park içerisinde yapılan bazı önemli araştırmaları da kayıt dışı olarak bizlerle paylaşmıştır. bahsi geçen istihbaratlara ait görüntü ve video kayıtları da toplantı esnasında hazır bulunmaktaydı. fakat toplantı 5 saate uzadığı için, saatler süren bu görüntüleri izleme imkânımız olmadı. (bu görüntüler içerisinde dolmabahçe’deki camii ile ilgili görüntüler olduğunu da söylemeliyim…)
    anlayışınıza sığınarak daha fazla bu konuya girmek istemiyorum."

    burası garip geldi. görüntüleri izlemediysen ne diye "dolmabahçe'deki görüntüler"e dikkat çekmeye çalışıyorsun?

    "park içerisinde yapılan bağımsız bir araştırmada katılımcılara en çok sevdikleri liderin kim olduğu soruluyor. birinci popüler cevap (yaklaşık %50 civarıydı sanırım) atatürk çıkıyor. ikinci popüler cevap ise (yaklaşık %40) abdullah öcalan… bu ve buna benzer daha birçok bilgi paylaşılmıştır."

    buna benzer birçok bilgi paylaşıldı ancak ben atatürk ve öcalan'la ilgili olanı söyleyeyim. bu mudur yani?

    seçilen örneklerden tut, verilen örneklerde kullanılan 3 noktalara kadar oldukça provokatif bir yazı olmuş. tebrikler.
  • şimdi görüşmeden sonra yazdığı o uzun ve içi boş yazıyı sabırla okudum. soruyorum kendisine iyiniyet meleğimisin olm sen? hani canına kastediğiniz insanları soraydın ya? 20-25 dakika herkese laf düşmüş, bu süre içerisinde polisin kasti şiddetini, şiddeti aşıp öldürülenleri, kör olanları, hala hastanede yatanları bahsedecek zamanın olmuştur diye düşünüyorum.ama malesef yazında bundan zerre bahsetmemişsin. tayyip'de şeytan tüyü olsa gerek yanına giden sinip geliyor. bu yazdığı yazı ilkinden çok farklı ılımlı modele uygun bir yazı olmuş. yazının yarısı boş zamazingo, bu işler kibar konuşmakla olmuyor. siz kibar konuştukça tayyip kendini aşağı mahallenin kabadayısı zannedip iyice celalleniyor.. ayyt ben değişmem, tayyip erdoğan değişmez, bu iş bitecek anladınız mı gibisinden naralar atıyor. sizin brifing heyetiniz konuştuktan sonra tayyip 24 saat sonra bu iş bitecek dedi? ne iş, ne anlattınız?

    sonuç itibariyle o brifing heyetiniz de olanların bir çoğu yakından uzaktan akp ile ilgili kişiler, aklı selim olmaları iyi hoş ama akp'li. yani başka bir fikir ortaya atan yok. herkes özünde aynı düşünceleri savunacak insanlar. çağırsanız o çapulcu gençlerden birini oraya, anlatsın saygı çerçevesinde derdini, ahvalini. ama olur mu padişahın başka fikirleri duyacak tahammülü varmı dır onu bilemem.

    eğer o yazdığın yazıda sayın başbakanım bizim yerimize parktan bir genç gelmiş olsaydı niye diyemedin? ne anlattın orda boş ! neyse ya ben bu çocuğa niye taktıysam her neyse !
  • evinde sabırla oturan yüzde elliden biri değildir.
    sayın başbakanın oyuyla beraber kendisini de himayesine aldığını düşündüğü insanlardan biri değildir.
  • tayyibimin "bunun ideolojisi yok mu? peki bunun ideolojisi yok mu?" diye mustehzi gulumsemelerle dikkate almayacagi sahistir.
  • hizaya cekilmis kisilik. yine marjinal gruplar filan olayina girmis. gezi parki direnisinden bir bok anlamamis insanimsi.
  • bu adamin son yazisindan sonra abdullah comert'in kemikleri sizlemistir diye tahmin ediyorum.

    yuh olsun sana be!
  • esada verilen "boyun eğme" yazılı pankart-atkı herneyse chp tarafından değil, dünya demokratik kadınlar grubu üyesi tkp üyesi tarafından verildiğini bilmeyen, bu şekilde klasik şakirt saptırması ile cahapa taşlaması yapan islamik aktivist-yersen-

    kanıt isteyen öküz için edit: http://t24.com.tr/…gme-flamasi-hediye-edildi/242409
  • görüşmeden sonra yazdığı değerlendirmeyi şimdi okumuş biri olaraktan şahsi düşüncem bundan bir bok olmayacağı yönündedir. bu mudur yani? bu sinen kediler mi bizim temsilcimiz oldu lan? gizli kapaklı bir şekilde olay bitsin evinize gidin mesajı vermeye çalışmış.

    çok beklersin canım.
  • öncelikle, kim olduğu konusunda benim cidden şüphelerim var bu şahsın.

    zira, yaşananlarla tamamen paranoyak yapılan halktan biriyim ben. kendisinin ilk mektubunu da çok samimi bulmamıştır, şimdiki açıklamalarını da. kendisinin bunca düzen içinde bir karakter olduğunu düşünüyorum.
    her neyse, bu tamamen benim komplo teorilerim, beni gerer zaten.

    ancak, başbakan'ın türkiye'ye dönmesinden itibaren ( zira kendisinin afrika gezisine çıkarken de, afrika'da ilk yaptığı konuşmada da sürekli "cehape"yi suçlayen ideolojik bir savaş olduğu söylemleri vardı), bizzat kendisi ve tüm ekibi tarafından bahsedilen marjinal gruplar ve onların yaptıkları/yapacakları endişesi var. ki bülent bey'de o upuzun yazısını aynen bunun üstüne oturtmuş ve eve dön çağrısına uymuş. başta uyardığı uzun yazı olacak cümlesi, ilk mektubunda bahsettiği birçok şeyden uzak kalmış. bu sebeple bende zaten burada inandırıcılığını kaybediyor. ne için gittiğini oraya birçok örnekle açıklayan kişi, görüşme sonrası, başbakan'ın da defalarca dile dolandırdığı ve artık tek kendini savunma konusu "marjinal" gruplar oldu. neyse..

    anket sonuçlarına gelirsek, o tamamen 11 haziran 2013 taksim baskını'nda oynanan oyun gibi inandırıcı değil. %40 ciddi bir rakam ve o parkta günlerini geçirmiş biri olarak söylüyorum, oyle bir cenah yok orada. ha tabii eylemde olan sivil polis sayısını düşünüp, anketi bu grup içinde yaptılarsa.. ama yine de iddia etmek yerine, inanmamayı seçiyorum. zira bu konuya dikkat çekmeye çalışmak, yine farklı hedef gösterilen bir gurubu galyana getirmektir,lüzumu yok. mesele o değil zaten. yine ilk mektubundaki duruşunun samimiyetsizliğini burdan anlarız, neyse...

    bahsedilen konunun doğruluğu ya da yanlışlığı ile ilgili bir iddiam yok. marjinal gruplar,örgütler, pkk vs. inanılmaz ciddi teoriler bunlar ve doğru olduğunu varsaydığımız anda, çok büyük bir kitle, halk, ciddi anlamda tehlikededir. mit ve kendi içlerinde çok büyük kanıtlar, istihbaratlar var ise, o kitlenin o parktan, gerçek direnişçilerin haberi bile olmadan temizlemek, sanıldığından da zor bir durum değil. madem bu denli ciddi bir iddia var ( ki mektup korkulan şeyden değil, direkt ellerindeki belgelere dayanarak net bir durum oldugundan bahsediyor) parkı polis gücüyle dağıtacağına, tek tek temizlesin. devlet'in bunu yapması, direnişçilerin kendi kendine bunu yapmasından çok çok daha kolay. hani sürekli polis, vali çağrı yapıyor ya, provokatörleri ayırın diye, ben bunu kendi kendime nasıl yapayım? adamı kenara çekip, döveyim mi? ki gerçekten o denli büyük kitle varsa 50-40 gibi bir yüzdede %50'lik kesim nasıl sindirsin onları, bunu soramadın mı başbakanı'na?

    inanmıyorum bülent peker'e. madem, yazdığın muhalif bir mektup sebebinden dolayı, başbakan tarafından davet edildin, o mektubun hakkını verecektin arkadaş.

    buraları kesin okuyorsundur, bak benim de sana ufak bir notum var : 11 haziran 2013'te akşam 20:14'te yapılan polis baskınında ordaydım. hiçbir şekilde illegal, bölücü vs sloganlar atılmıyordu o sıralarda, ben duymadım o gün, o anlarda .(hiç atılmadı direniş boyunca demiyorum, o gün ve o andan bahsediyorum). hatta insanlar ile polis bariyerleri arasında iki karış yer vardı. çatışma anı beklenmiyordu çok. çarşı geldi, klasik sloganıyla..alkışlandı. ve o anda, atılan 1-2 taş ya da küfür ile artık neyden celallendi o polis aklıma alamıyor, aralarında 2-3 karış olan insanların üstüne gaz bombaları atıldı satlerce. hem de 1-2-3 değil, yüzlerce, dakikalarca, kalabalığı dağıtmak değildi. o anda o tür provokasyonu hisseden polis, 2-3 gaz bombası atar, insanların üstüne, onları zarar vermeyecek desibelde (hani sabah 7'de tek direnişçiye yapıldığı gibi, provokatördü, tutuklandı vs) su sıkar, o anki gerginliği tehlikeyi uzaklaştırır. amaç buysa bülent bey, yapılır. günlerdir yaşanan şiddeti tasvir etmemin hiçbir anlamı yok, direndiğinizi iddia ediyorsunuz, siz de biliyorsunuzdur. sadece, mektubunuzda, konuşulanları direkt anlatmak istediğiniz yazınız, ciddi tehlikelerden bahsediyor. devlet bunu, farklı yollarla, halkına zarar vermeden, hakaret etmeden, iftira atmadan, yakmadan, yıkmadan çözebilir. ki mevzu 10 ağaç değil dediğimiz konunun da ta kendisidir bu. hatırlıyorsunuz değil mi?
hesabın var mı? giriş yap