• ders yılı başında oldukça katıdır. geç gelenleri affetmez. sınıfta fısıltıyla dahi konuşulmasına izin vermez ama sonradan noldu bilmiyorum adam iyilik küpüne döndü. interviewlarda resmen bedava not dağıtır hale geldi ve o zamanlar derse zaten gitmeyi bırakmıştım ama interviewlardaki tutumuyla öğrenciye cidden bir şey öğretmeye çalıştığını farkettim.

    bu dönem bize ders veriyormuş, napalım değiştirelim mi diye soruyorsanız eğer derste konuşmadan ve uyumadan-amfide uyumanıza da izin vermiyor- durabiliyorsanız, alın derim. yoksa daha farklı seçeneklere yönelin.

    tekrar karşılaşmamız sonrasında daha ilk ders sonrası edit: evet hala aynı gıcıklığında. almayın bu adamdan ders.
  • eğer bu adamın tek başına verdiği bir calculus ya da lineer dersi alıyorsanız bence o dersi ufaktan ufaktan bırakın. ne sınavı sınava benzer, ne de kağıt okuması kağıt okumaya benzer. ben okan tekman'da bile bu kadar puan kırma hevesi görmedim. kendisinin çabalarıyla math 101 gibi abuk kolaylıkta bir ders bile challanging olabiliyor, lineere hiç girmiyorum zaten. math 101 için kesintisiz her dönem uygulanan final deal'ı kaldırmışlığı vardır, evlat acısı gibiydi resmen.

    ha ama sezar'ın hakkını sezar'a vermek lazım, dersi öğrenmek için kesinlikle gidip derslerini dinleyin. üniversitedeki en iyi ders anlatan adamlardan biridir. takıntılı olduğu şeylerden uzak durarak dersini dinleyin. telefona, teknolojik aletlere falan acayip takıktır, dersin en can alıcı yerinde bile olsanız dersi bırakır, telefonuna bakanla deli gibi uğraşır. kuralcı adamdır ama genel olarak iyidir. lineeri program yüzünden yosum kurtulmaz'dan ekleyip sadece kendisinin derslerine girmişliğim vardır. dönem içerisinde başka hocalarla ortak verdiği her ders oldukça alınasıdır. 3 yazımı bu adamla geçirmiş biri olarak tekrar uyarıyorum, tek başına ders verirken yaklaşmayın.
  • buraya bu adam hakkında ikinci bir entry girmek gerek. kaç kez dersini aldığım adamın yepyeni huyları türemiş. buradaki yorumları keşfedeli çok olmamış sanırım. okuduklarına kafayı fena takmış, derse girdiği ilk gün buradan bahsedecek kadar canını sıkmış hatta. 2011 yılında kendisini burada "gıcık" diye tanımlayan yazarın ellerine sağlık, cidden adamı rahatsız etmeyi başarmış. kendisi derste "bana ekşi sözlük'te gıcık demişler, ben gıcık kelimesinden gurur duyarım." gibi abuk bir cümle kurarken öyle bir bakış atmıştı ki, gülmemek için kendimi zor tuttum. o yorumu yazanı ah bir bulabilse parçalayacak yani, öyle hırs yapmış. akademisyenlerin ekşi sözlük hassasiyeti nedense çok komik geliyor bana.

    aslında ben kendisini seviyorum ama kendini öğrencilere gereksizce çok kaptırıyor. sessizce kenarda telefonuna bakan adam için 40 kişinin konsantrasyonunu bozup, 1-2 dakika boyunca o insanla "telefonda neye bakıyorsun? hong kong borsası'nda şu mu olmuş bla bla bla" diyalogu yapıyorsan, dersi rahatsız olduğun insandan daha çok sen baltalıyorsun demektir. sınıfa karşı dominant olacağım derken çok abuk hareketlere giriyor ve bu hareketlerini açıklamak için öne sürdüğü telefonla oynayan biri görünce ders anlatamıyorum önermesi hiç samimi değil. her şeyi kenara bırakıyorum, o sınıfta seni pür dikkat dinleyen insanlara saygı adına dersi bölmemen gerekir. öyle çok özel bir konu da anlatmıyorsun, math 225 anlatıyorsun be adam. hem yosum'da hem de bu adamda çözemediğim bir lise öğretmeni havası var. biraz genişlikten zarar değil fayda geleceğini görse insanları bu kadar zorlamazdı diye düşünüyorum.
hesabın var mı? giriş yap