bursa trafiği

• su an babami kemoterapiye goturmeye calisiyorum ve gec kaldik, kalmak uzereyiz. yollar o kadar sıkışık ki, allah muhafaza birine bir sey olsa, ne ambulans girebilir ne de diyelim girdi, icindeki hastayi acile yetistirebilir. dun cevre yolu tikali diye ankara asfaltindan gelelim dedik, pisman olduk. ama cevre yolundan giden arkadas perisan olmus resmen.
  
  bu nedir ya hu? bu trafigi bu hale getiren politikalari uygulayanlar her kimse, bu kadar mi kafasizlar? bu yeninin isi degil, gelecegi planlamayan tum belediye baskanlarinin isi. aptal surusu hepsi. biri bile bursa'yi dusunmemis. gelismekte oldugu besbelli olan bir sehri planlarken sadece bir ana arter yapmak nedir? ve onun ortasindan salak gibi hafif rayli sistemi gecirmek nedir? tramvay ve ipek bocegi olayina girmiyorum bile. nasil bir kafasizliktir bu, onu anlamaya calisiyorum.
  
  entry'yi yazarken cekirge'nin ortasinda, oldugu gibi yan donmus bir okul servisi aracina denk geldik simdi. insaallah birine bir sey olmamistir.
• bursa hak ettiğini yaşıyor. son seçimde nilüfer olmak yerine yıldırım olmayı tercih etti.
• benim anlamadığım bu acemler kavşağı neye derman oldu arkadaş. koskoca arterlerin göbeğini aylarca kapattın köprü yapacağım diye. oh ulan bitti artık rahatız dedik değişen hiç bir şey yok. bırak yaptıkları köprünün üç yerinde çökmeler oldu. üzerine asfaltı doldurup yamadılar fakat hala çukurlar mevcut. bilen biri varsa yeşillendirsin gerçekten. neyi değiştirdi la yeni acemler kavşağı?
  
  yeri gelmişken akşam saatlerinde fsm tarafından acemlere giderken en sağdan izmir' e devam edecekmiş gibi gelip en sondan sola atan, hem merkeze gidecekleri kitleyip hem de gerçekten izmir tarafına dönecekleri engelleyen tüm orospu çocuklarına buradan selam ederim. her gün size küfrederken günün stresini sıkıntısını atıyoruz. bırak muhtemelen çoğunuz müslümansınız ve kul hakkına falan inanıyosunuz ya tam komedi amk.
  
  kısacası yolu bok gibi olduğu kadar sürücüsü de bok gibi olan trafiktir.
• öncelikle bu sikko trafik üzerinden hala kendinden önceki dönemlere atıf yaparak bok siyaseti yapanlara kafam girsin. 2001 den beri ne yaptın diye sorarlar adama. erdem saker e kadar hikaye uzanıyor maaşallah da (bkz: hikmet şahin) ile (bkz: recep altepe) yi soran yok.
  
  ben soruyorum o zaman???
  
  hadi metronun üstten geçmesi büyük yanlış.
  - ulan terminale kağnı ipekböceğini götürmek adına zaten götüm kadar olan yolu iyice daraltmak nedir?? ovaakçaya kadar anasının amı gibi nüfus olmuş, demirtaş desen zaten aynı üstüne bir de koca sanayi var.
  
  - zaten terminale gitmek isteyen adam otobüs ya da minibüs ile bir şekilde gidiyor. terminalden şehir merkezine ulaşım asıl gece 12 de sonra sıkıntı. bana o zaman ulaşım aracı lazım. sen tramvayı getir metro gibi 12 de kapat ne sikime derman olacak sorarlar adama??
  
  - tam nilüfer osmangazi arasına şehrin göbeğine keyfe keder stadyum yapmak ??? eski stadyuma ne yapacağına karar veremeyip eline yüzüne bulaştırıp staddan bozma yeşil alana çevirmek??? (hyde park, central park...vs gibi talihsiz açıklamalar duyuyorum, 4 yanı bina olan kuru yeşillik ile ağacına dokunamadığınız o parkları karıştırmayın, cahillik etmeyin. )
  
  - onun tam yanına (eski askeriye bölgesi) olduğu yere hastane inşaatına başlamak??? (maç günleri gürültü, ekstra kalabalık....vs)
  
  - stadyum çevresi trafiğini rahatlatmak için yaptığın döner kavşak ve köprünün 1 sene geçmeden çökmeye başlaması ???
  
  - yaya için hiç bir zaman ulaşım sorunu olmayan ama bildim bileli trafiği olan kent meydanı - altıparmak - heykel hattına (otobüs, taksi dolmuşlar, taksiler, icabında yürüyerek) ne idüğü belirsiz ipekböceği adındaki tırtılı koyarak trafiği süresiz olarak kitlemek????
  
  - benim çok sikimde değil de artık komedi haline geldiği için bonus olsun:
  stadyum timsaha benzeyecek dediler, kafası konmadı, ucube gibi bişi kaldı ortada. üstüne bu ucubenin büyükşehir belediyenin bursa halkına armağanı diye reklamını yaptılar. ne armağan ama :)
• bir şehrin yüz yıllık hayali olan tramvayın da devreye girmesiyle siki çarşafa dolamış trafiktir.
  
  bir şehrin hayali tramvay mıdır? altıparmak, ünlü cadde, heykel, çarşamba, kent meydanı trafiğinin zaten sikilmiş olan yedi ceddi daha da sikilmedi mi bu hayalle.
  
  yapacağınız işi sikeyim.
• adım başı çıkan trafik ışıkları, araba kullandığını sanan hödükler, şehrin en işlek caddelerinden tramvay geçirmeyi hizmet etmek sanan belediye yöneticilerinin varlığı ile her geçen gün daha da kötü hale gelen trafik.
• mudanya'dan, kestel'e kadar tıkalı trafiğe sahip olan ilimiz. mesela nüfusu iki kat fazla olan izmir'i ele alalım. iş çıkışı saatlerinde bütün ana arterler tıkalıdır ama sapa kalan yerler rahattır. ha keza ankara'da böyle. üç yerde de yaşadığım için rahat mukayese yapabiliyorum. bursa'daki olay ise tamamen yanlış yapılaşmadan kaynaklanıyor. türkiye'nin en büyük dördüncü ilinin yollarına bir bakalım.
  
  1. yalova yolu. (otogar olarak da bilinir. istanbul - ankara yolunun bilmem kaçıncı ayrımından sonra buralara gelirsiniz. oradan da istanbul'a mı gidiyorsunuz, otogarda mı kalıyorsunuz size kalmış.
  
  2. izmir yolu.
  
  3. mudanya yolu.
  
  4. eski çevre yolu.
  
  5. arkadan devam eden kanal yolu.
  
  6. bir de otoyol var.
  
  diyeceksiniz ki ''mis gibi arkadaş işte daha ne istiyorsun? zibilyar kadar yol var.'' yok öyle değil o. zibilyar kadar yol varmış gibi gözüküyor sadece, aslında yok. bütün yollar ya acemler'e ya da ondan 50 metre sonraki sırameşeler'e bağlanıyor. diğer alternatif güzergahlar ise aşırı anlamsız. heh işte trafiği tıkayan ana nokta bu. alternatif olarak gözüken yolların hepsi tek bir ana yola bağlanıyor. böylece ortada alternatif diye bir şey kalmıyor. bu arada bağlandığı yolun mantığı ayrı bir garip. normalde bu yollar ana yol üzerinden farklı semtlere, mahallere falan zart diye bağlar ama bursa'da bağlanan acemler yolunun güzel kısmı sizi neredeyse hiçbir yere bağlamıyor. bir ana yoldan başka bir ana yola bağlanıyorsunuz bu kadar. ha haksızlık etmeyeyim çekirgeye falan hızlıca bağlanıyorsunuz. ana yol üzerinde kalan mahallelere istemsizce bağlanıyorsunuz onun haricinde ana yolda süzülmeye devam ediyorsunuz.
  
  - başka ne var? heh buldum. emek metrosunu, geçit üzerinden şehir hastanesine uzatma durumu var. bu sebeple aylardır mudanya, bademli hatta yer yer (lokasyona göre) balat mahallesi ile nilüfer ve osmangazi ilçelerini bağlayan tek yolda metro çalışması var. onda da şöyle bir çözüm buldular. mudanya'ya gidişi alternatif güzergaha bağladılar. geliş yolunu ise daraltarak devam ettiriyorlar. tabii trafik sıkışıklığı gününe ve saatine kadar kilometrelerce uzaklığa kadar gidebiliyor. metro çalışmasının başladığı yer emek metronun ilerisi. trafik oradan bir sıkışıyor teee, mudanya çağrışan köyüne kadar gidiyor. bu da nereden baksan altı kilometre falan yapıyor. işin güzel tarafı aynı metro çalışmasının yapıldığı yer ile dip dibe 2 tane hayvan gibi büyük market (özhan ile özdilek) bir tane de total benzin istasyonu var. bitti mi? bitmedi. 50 metre dibinde de izmir - istanbul otoyolunun bağlantı yolları var. işte bu yolda metro çalışması yapıyorlar ahahahahah.
  
  daha neler var neler? alakasız yerlere kırmızı ışık konmasını mı ararsın? 100 metrede bir eds olmasını mı ararsın? bursa şoförlerinin devamlı sol şeritten araba kullanmasını mı ararsın? çevre yollarının bağlantılarının aşırı uzak ve yetersiz olmasını mı ararsın? ohooooooooooooooo, say say bitmez.
• (bkz: bursa trafiği) ' ne gelene kadar :
  
  -mis gibi dağ havasını kesen; dönemin başbakanı tarafından dahi eleştirilmiş şehir merkezinde gökdelenimsi toki binaları.
  
  -tophane'nin yanına ne idüğü ve kimin gittiği belli olmayan saçma sapan dokudaki balibey han.
  
  -inatlaşmadan restleşmeye dönüşüp bursa'nın götüne kol gibi sokulan ve hala daha kazma vurulamayan şehir merkezindeki tower plaza ( bursaspor'un eski stadındaki maçları izleyerken bile görebilirsiniz).
  
  -trafiğin tam dönüm noktası olup nispeten 2. merkez olan bir bölgeye stadyum+hastane dikmek.
  
  -yine tophane tarafında yapılan gereksiz kazılar sonucunda ( gömücü recep rütbesini bu kazılar sonucunda almıştır ) bozulan tophane dokusu.
  
  -çoğu bursalının metro olarak bildiği ama aslında orjinali ' hafif raylı sistemler' olan ulaşım aracının gereğinden fazla pahalı olması + gece 12 den sonra hizmet vermemesi.
  
  -projesinde %70 yeşillik olacak diye manşet atılmış lakin %10'u yeşillik bırakılmış bir kent meydanı avm'si.
  
  -bazı mahallelerde ciddi boyutlara ulaşan suriyeli mülteci istilası. özellikle kent meydanının ilerisindeki darmstatd caddesine giderseniz türkçe dükkan veya türk vatandaş bulamazsınız. 15 sene öncesinde orası bursa'nın en nezih yerlerinden birisiydi.
  
  - bursa'nın yakın bir zamana kadar en işlek yeri olan altıparmak caddesinin bitmesi ve canlandırmak için hiç bir adımın atılmaması. ( ciddi ciddi belediye'nin bu bölgeyi öldürdüğü ve tüm göç eden tipleri buralara istiflediği kanaatindeyim.) fsm, görükle gibi yerlerin açılması buranın işlekliğini de düşürdü kanımca.
  
  -görükle'nin jandarma alanından çıkartılıp (4-5 sene önce) polis alanına verilmesi. eskiden sadece öğrenciler gezebiliyordu.tipiniz müsait değilse mutlaka jandarma kolunuza girer ve öğrenci değilseniz burayı terk edin derdi. polis mıntıkasına verildikten sonra fuhuş,uyuşturucu,cinayet,taciz mekanı oldu. eski dokusu ve muhabbeti kaçtı.
  
  -30+ yıllık binaların bulunduğu bölgelere hala kentsel dönüşümün gelmemesi.
  
  -trafik ? onu konuşmaya bile gerek yok. hadi şehir merkezine el atılamıyor yıllar önce çarpık,plansız yapılmış. ama izmir yolu, ankara yolu da mı eskiden yapıldı ?
  
  neyse gömücü recep'e selam olsun.
  
  edit: imla
• sağdan akar. sol şerit sıkıntı.
• doğma büyüme bir istanbullu olarak söyleyebilirim ki istanbuldan hiçbir farkı olmayan trafik. geçmiş yıllarda tatilden felan geçerken bursa'dan geçmişliğim olmuştu. hatta çeşitli bahaneler((bkz: kestane şekeri)^*) duraklamışlığım da oldu ama dün akşam şehrin iyice merkezine girmemle iyice içli dışlı oldum bahsi geçen trafikle. ve bir kez daha gördüm ki şehir planlaması istanbul'dan daha kötü şehir planlamasına sahip illerimizde varmış.