• şakir gürzumar ın yönetiminde çok yakında istanbul devlet tiyatrolarında sahnelenecek oyun.
  • bugün cevahirde prömiyeri gerçekleşen oyun. görmeye değer birçok şey var oyunda eksiklerle birlikte ama etkileyici bir biçimde sahnelenmiş.. yazılacak çok şey var ama zaman yok.. yanlış bilmiyorsam toplam 3 kere sahnelenecek, kaçırmayın derim.
  • türkçe çeviriden midir nedir bilmem bana fena halde zorlama veya yapmacık gelen diyaloglarla dolu olan, sahne dekoru, ışık,kostümler ve makyaj süper ama müziklerini başarısız bulduğum, senaryosu ilgi çekici fakat yer yer gereğinden fazla uzamış tiratlarla insanı bayabilen, göreselliğin ve oyunculuk kalitesinin hikayenin önünde yer aldığı oyun.
  • müsamerenin azıcık üstünde bir genel performans arasında "fulya ceylan aksütlü" ve "musa uzunlar" ın birer yıldız gibi parladığı oyun. kötü dekor, kötü müzik, fazlasıyla büyük ve yapmacık oyunculuklar, bire bir çevirisi ile dili oturmamış oyunun ilerleyen zamanlarda oturmasını ummaktan başka çare yok.
  • türkiye'de ilk olarak 1998 yılında yüo tarafından oynanmıştır.
  • --- spoiler ---

    martha: bir şey söyle...bir şey söyle...orda öyle durma, tüylerim ürperiyor sen orda öyle durdukça, o görünüşünle. canlı olduğun zaman yeterince kötüydü, benimle konuşmazdın, bana daima yolunda bir engelmişim gibi bakardın. başını sallama biliyorum. mutlu olduğun tek şey cumartesi akşamları o 3-5 serseriyle birlikte içtiğin biralardan ibaret. mutluydun o zamanlar, ama kendi evinde mutlu değildin, benim yanımda mutlu değildin. söylemesende bunu biliyorum. her neyse bende mutlu değildim.
    güneşin yılda üç kez bile vurmadığı kahrolası 3 tane oda içinde yaşamak, hamamböceklerinin duvarlarda piknik yaptığını seyretmek. mutlu! haftada 18 dolar 50 sent. elinden gelen! 18-50! tereyağının tadını unuttum. 18 dolar 50 sent! süt tozu, yılda bir kez bir çift ayakkabı, çürümüş et! tanrım nasılda nefret ederim çürümüş etten! 18-50! herşeyden korkarsın, ev sahibinden, gaz şirketinden, acaba bu ay hamile kaldım mı diye ödün kopar!!!! niye bir bebek doğurmamam gereksin? kim söylüyor bir bebek doğurmamam gerektiğini?! niye?
    18 dolar elli sent! bebek yok!

    bir evde çocuk olmalı, ama o ev dolu bir buzdolabına sahip temiz bir ev olmalı! niye benim çocuk doğurmamam gereksin? diğer insanlar doğuruyor, şimdi bile, savaş zamanında diğer insanlar çocuk doğuruyor. onlar takvimden kopardıkları her yaprakla birlikte ciltelerinin biraz daha kırıştığını hissetmek zorunda kalmıyorlar. sağlıklı ambulanslarda, güzel hastahanelere gidip, bebeklerini renkli çarşaflar arasına doğuruyorlar! onlarda tanrının sevdiği ne var ki tanrı onlar için bebek doğurmayı bu kadar kolay kılıyor?

    18 dolar 50 sentle hiçbirşey söylemeden yaşıyor, sonra seni öldürdükleri zaman ayağa kalkıyorsun, seni ahmak.

    gitmek zorunda kaldın ve beni bütün bunlarla başbaşa bıraktın! savaşın benimle ne ilgisi var ki, geceleri tek kelime etmeden oturmak zorunda olayım? savaşın seninle ne ilgisi var ki gitmek zorunda kaldın?

    --- spoiler ---
  • amerikalı yazar irwin shaw'un tiyatroda dışavurumcu akımın başlıca örneklerinden olan savaş karşıtı, savaşlar olduğu sürece güncelliğini kaybetmeyecek oyunu. oyun savaşta ölen 6 askerin ölümden dönerek gömülmeyi reddetmesiyle gelişen olayları konu almaktadır. bu 6 askerin gömülmesi için her türlü imkanın seferber edildiği oyun, ikinci dünya savaşından önce yazılmış olup yazarın ilk dönem engin yaratıcılığın eseri olarak yorumlanabilir zira yazar sonraki eserlerinde tabu kabul edilecek kavramlara sert eleştiri getirmek onları küçük düşürmek konusunda daha çekingen davranmıştır.
    maalesef türkçe çevirisi üzerinden de oldukça uzun yıllar geçtiğinden, çeviride "dikelmek" gibi günümüzde rahat anlaşılmayacak ifadeler kullanılmıştır.
hesabın var mı? giriş yap