• hz ali taraftarlarıdır kaba bir tabirle. allah'ı kur'an'ı ve efendimizi reddetmezler. namaz kılınışında farklılara sahiptir. mesela secdede bir kerbela toprağına başını koyarlar.
    kılınış şekli azıcık farklı gibi.
    niyet sübhaneke ve fatihanın ardından zamm-ı sure okurlar. erkekleri sabah, akşam ve yatsı namazlarında birinci ve ikinci rekatta fatiha ve sureyi sesli okumalıdır. öğle ve ikindideyse sessiz okumalıdır. kadınlar sesli okunan yerleri de sessiz okuyabilir.

    birinci ve ikinci rekatta fatiha yerine tesbihatı erbaa da okunabilir. rükuda;
    kıraattan sonra insanın, elleri diz kapaklarına değecek kadar eğilmesi ve en az bir defa:
    “subhane rebbiyel ‘ezîmi ve bi-hemdih” ya da "sübhanallah" demesi gerekir.

    tesbihat-ı erbaa ise;
    subhanellahi ve'l-hemdu lillahi ve la ilâhe illellahu vellahu ekber: yüce allah, pak ve münezzehtir. hamd ve senâ o'na mahsustur. bir tek olan allah'tan başka kulluğa layık ilâh yoktur. o, vasfedenlerin vasfından yücedir.

    secde de ise baş taş, çakıl, toprak gibi şeyler olabilir ya da yerden biten yenmek ya da giymekte kullanılmayan bitkiler de olabilir.

    günlük namazların ikinci rekatında fatiha ve kur’an surelerinden herhangi biri tam olarak okunduktan sonra rükûya gidilmeden önce ellerin yüz hizasına kaldırılması, avuçların göğe doğru açılarak yanyana tutulup dua edilmesi müstehaptır; bu amelin adına “kunut” denir. kunutta baş parmak dışındaki parmakların birbirine bitiştirilmesi ve avuçların içine bakılması müstehaptır.

    kunutta rabbe atina da okunabilir ya da başka bir dua filan da olur arapça olmak zorunluluğu da yoktur. ayrıca kunut cemaat haricinde sesli de okunursa müstehaptır. kunutu okumadan ruküya gidilirse unutarak ruküdan sonra da okuyabilir.

    namazın ikinci ve son rek’atında iki secdeden sonra kıbleye doğru oturularak teşehhüt okunur:
    – eşhedu en lâ ilâhe illellâhu vehdehu lâ şerîke leh
    – ve eşhedu enne muhemmeden ‘ebduhu ve resûluh
    – ellahumme selli ‘ela muhemmedin ve âl-i muhemmed
    anlamı:
    – şehadet ederim ki, allah’tan başka kulluğa layık bir ilâh yoktur. o, tektir ve ortağı yoktur.
    – şehadet ederim ki, hz. muhammed (allah ona ve ehlibeyti’ne rahmet etsin) o’nun kulu ve elçisidir.
    – allah’ım! hz. muhammed ve ehlibeyti’ne rahmet et.

    şeklindedir. hak mezhep arasında yer almaz ve şianın bir kolu olarak anılır.
  • vaktinde benim caferi "arkadaşım" vardı. ağzından iki şey alıntılıyorum:

    - ya bana okulda baban ne iş yapıyor diye sorarlardı, cevap veremezdim. hala da veremiyorum zaten.

    - babam geçen bir zaman gitmiş, arabayı satıp arsa almış. arsa dediğim dağın başında. "bu adam kafayı mı yedi?" diye düşündük ama bir şey diyemedik. sonra öğrendik ki kanal istanbul'un oralar. vergi yatırmaya gittiğimde arkamda emlakçı vardı, "şimdi sat 600 milyarı eline sayayım" dedi.

    600 milyar eline 2010 yılında sayılıyordu. bugün kaç milyar sayılır kendiniz hesap edin.

    ha babasının işi. "imam". caferi "imamı". "din büyüğü".

    demeye çalıştığım, caferi olduğunu tahmin ettiğim bir bebe "sünniler ot, sünniler bok" diye geziyordu buralarda. hala burada mıdır bilmem. sanki kendileri çok iyi bok.

    bu ülkede iki grup insan vardır: dinciler ve diğerleri. dincilerin de hepsi allahsızdır, şerefsizdir, ittir. sünnisi de böyledir, şiisi de böyledir, alevisi de böyledir. mevzu gücü ellerine geçirmelerine bakar. türkiye'de alevilere baskı var diyen gitsin halkalı'ya, gitsin gazi'ye, çıksın sünniyim ben desin. baskı görmesin, dışlanma yaşamasın, sonra konuşalım. pislikler sizi. hepiniz aynı boksunuz işte.
  • türkiye'de kendilerine göre 3 milyon ama çeşitli kaynaklardan okuduklarımı birleştirince bana göre 1.5 milyon caferi bulunuyor. türkiye'deki sunni çoğunlukla araları hiç iyi olmamıştır. bildiğiniz şii müslümandırlar.
    simsiyah kıyafetlerle , kadınların başörtülerinin üst kısmındaki bantta ya zeyneb, fatma yazan , erkeklerinde alınlarındaki bandana da hüseyin yazan ritüellerde gördüyseniz birilerini, işte onlar caferi. https://galeri3.uludagsozluk.com/…kizlar_209479.jpg
    bu arada dışarıdan göz korkutabilir ama bir yeniden refah partiliden bin kat insancıl, bin kat sorgulayan, bin kat barışçıl bir mezheptir. her türlü sünni müslümanlara tercih edilesi bir hayat felsefeleri var.
    şu kısa belgeselde bolca bilgi edineceksiniz. https://www.youtube.com/watch?v=ektxbdffcta

    şimdi, dışarıdan bakınca, neden cadılar bayramı gibi giyinmişler, başlarına vur vura ağlayarak yollarda yürüyorlar diyorsunuzdur. aslında çok duygusal bir nedenleri var.
    o gördüğünüz manzara aşura matemidir . aşura'nın aşure ile ilgisi yoktur tabi ki. hazreti hüseyin'in ve 72 civarındaki yakınının, yezid 'in emriyle acımasızca katledilişinin matemidir.
    bu nedenle siyah giyerler ve toplu olarak ali'nin oğlu hüseyin ve yanındaki kişilerin katledilişlerinin matemini tutarlar.
    politik olarak eskiden üniversitelere başörtülü girmek vb. konularında bugünkü siyasal islamcılarla bir arada eylem yaparlardı (90 lı yıllar). akp iktidara geldikten sonra afedersin ermeni tarzında, caferiliği aşağılayan ifadeler kullanmaya başladı. caferiler bile sizin yaptığınızı yapmaz vb ... son yıllarda aşura törenlerinde atatürk fotolarını, ekrem imamoğlunun sahnede konuşmalarını, hatta kılıcdaroğlunun davet edildiğini görebilirsiniz. genel olarak laiklikle ilgili temel bir çatışmaları yoktur. caferi gençlerin çoğu "laiklik bizim şansımız" demektedir. hepsi öyle değil tabi ki.
    aleviler de şiidir ama onlar daha aydınlanmış, namaz ibadeti olmayan şiilerdir. caferilerde kadınlarda kapanma, düzenli ibadet vb. vardır. istabulda kendilerine ait ayrı camileri bolca mevcuttur.
    kerbela olayı üzerinden başlayan, "hilafet alinin oğluna geçecekti ama yezid'in taraftarları bu hakkı canice elinden aldılar" mantığıyla 1400 yıldır süren yol ayrımıdır. adam kazandı beyler diyenler yezidin peşinden gidip bugünkü sunni inancı oluşturular. yani sunnileri zalimin peşine takılmakla suçlarlar. kendilerini de mazlumun peşinden giden, onların acısını hisseden bir yol olarak görürler.
    ibadetleri hep acıklı , duygusal ve gözyaşı doludur bu nedenle.
    tabi ki iş o kadar masum değil. sunniliğin tepe yapmış yeri suudi arabistan ise, caferiliğin (şiiliğin) devletlemiş hali de iran'dır. hangisini tercih edersiniz buyrun seçin...
    bu arada ibadetlerinde secdeye başlarını koydukları yere mühür adını verdikleri, topraktan yapılmış bir kalıba alınlarını koyarlar. o toprağın kerbela toprağı olduğunu varsayarak başlarını ona değdirirler. bazı denyo sünniler de , aha bu şiiler taşa tapıyorlar falan diyorlar.
    neyse, araştırın, çok ilginç ve renkli bir topluluk olduğunu göreceksiniz.
  • (bkz: jeffrey) (bkz: the dude)
  • islam coğrafyasının farklı bir korkunç yobazlığına bağlı kişiler.
hesabın var mı? giriş yap