• (bkz: jim lahey)

    "i am sober enough to know what i am doing, i am drunk enough to really enjoy doing it."

    link
  • kikir kikir ile öpüjem arasındaki ince çizgidir.
  • içmenin en güzel dozu. mide sağlam, kafa güzel, bilinçaltının kapısı hafif aralanmış. en saf haliyle coşarsın ya da hüzünlenirsin. saçmalamakta, gülmekte ya da ağlamakta sınır yok. gel gelelim, bu dozu ayarlaması zor.
  • çakırkeyifliğin bir üstü sarhoşluğun bir altı; yavrusunu, aynı zamanda her türlü avını parçalayan dişlerinin arasında taşıyan dişi aslanın, anne aslan olmasıdır.
    bu durumdaki kişinin yanında olup onu en çok seven kişi ise, o yavru aslandır.
  • genelde farkında olmadan inanılmaz sevimli sözler duymamıza vesile bir durum.

    (bkz: o çocuk buraya gelecek)
  • kafanın tamamen boş olması ve hiçbişey düşünmeme hali.

    muazzam.
  • büyük rakı üstadı aydın boysan, bu aşamayı tanımlamıştır ve buna "mest" denir.

    sıralama şöyledir:
    keyif
    çakır keyif
    mest
    sermest

    yani çakırkeyiflikle sarhoşluk arasında 2 aşama vardır.

    üstat, sarhoşluk ve rezillik diye iki başlık daha sayar ve onun da alt başlıkları vardır. onlar da başka yazının konusu olsun.
  • çevreye söylediğiniz yalanlara kendinizin de inanmaya başladığınız bir dozdur efendim.
  • bu noktaya ula$mı$ bünyeler imlâ kurallarına* dikkat ederek mesaj yazabildiği gibi, kı$ ayında gecenin bir körü havuza bombalama da atlayabilirler.
  • çene düşer biraz, daha çok gülünür ota boka, yüz kaslarında hafiften uyuşma hissedersin, bu kadar sarhoşsun işte; ama kafan hala yerindedir, ertesi gün her şeyi doğru sırayla anlatabileceksin, olur da mantar bi durum olursa anında topuklamak için ayılabilecek kadar kendine hakimsin, bu kadar da ayıksın...

    asla üstüne çıkamadığım seviye.. benden bu kadar, işinize gelirse..
hesabın var mı? giriş yap