• her insanın içinde, dışarıdaki fiziksel dünyayı yorumlayan bir sinir ağı ve duyusal organların yanında; fiziksel, zihinsel, duygusal ve ruhsal varlığımızı gözeten gizli bedende bulunan 7 enerji merkezinin adıdır.

    ve yedi çakranın her birinin birçok ruhani niteliği vardır.

    kadim öğretileri incelediğiniz zaman yüzyıllardır meditasyon olarak adlandırılan içsel çalışmayı yapmak bu çakraları harekete geçirir.

    böylece, düzenli meditasyon ile, otomatik olarak çok dinamik, yaratıcı, güven dolu ve aynı zamanda alçakgönüllü, sevecen ve şefkatli oluruz.

    7 çakrayı kısaca tanıtmak istiyorum.

    bu satırları okurken, kimlerin nerelerde takılı kaldığı ve neden böyle davrandığını anlamanız mümkün olacak.

    çakraları saymaya bedenin omurga dibinden başlıyoruz ve giderek yukarı çıkıyoruz. sırası ile omurga dibi, göbek altı, göbek, kalp, boğaz, alın ortası ve başımızın tepesine varacağız.

    alacağınız kısa eğitimler, okuyacağınız kitaplar ile evinizde küçük bir zaman ayırarak yapacağınız meditasyon çalışmaları çakralarınızı aktive edecek ve sizi yükseltecektir.

    ihtiyaçlar - 1. çakra: (omurganın dibinde kök çakra)
    fiziksel olarak hayatta kalma - yiyecek bulma, barınma, korunma, vs. bu bedensel bilincin seviyesidir.

    arzular - 2. çakra: (göbek altında bulunur)
    zevk arama ve acıdan kaçınma (içgüdüsel anlamda cinsellik bu seviyeden kaynaklanır).
    kıskançlık veya nefret gibi önemli negatif duygu patlamaları bu seviyede tetiklenebilir. hırslı insanların bu seviyede tıkanmış olduklarını söyleyebiliriz.

    güç- 3. çakra: (güneş sinirağında)
    kişisel güç, erk - ahlak, karar, başkalarına karşı benlik. rekabet hissi içinde aslında kendi kendi ile mücadele eden insanların bu seviyede tıkanmış oldukları söylenebilir.

    birlik - 4. çakra (kalp çakrası, göğüsün ortasında bulunur).
    ilişkiler, paylaşılan deneyimler, benliği aşmak. bu şefkat seviyesidir.
    4. kalp çakra seviyesinde gerçek anlamda başkalarına karşı duyarlı olma mümkün olur. eğer 4. çakra kapalı kalırsa, sistem her şey dengesiz olur. 4. (kalp) çakrası stratejik olarak çakra sütunun ortasındadır. o denge noktasıdır.

    ifade - 5. çakra (boğaz merkezi, yeri boğaz altı)
    ilham, iletişimle kendini ifade etme. bu yaratıcılık seviyesidir.
    ressamlar, müzisyenler, konuşmacılar ve kaşifler çoğu kez 5. çakra seviyesinde faaldirler.

    aydinlanma - 6 çakra (alnın ortasında üçüncü göz yeri)
    soyut düşünce - entelektüel odaklanma. bu bilgi seviyesidir. entelektüel kişilerin bu seviyede bulundukları söylenebilir. dahilik güçlü bir 6. çakra ile ilintilidir.

    yükseliş - 7 çakra (taç çakra, başın tepesinde bulunur)
    huşu ve ruhsal odaklama. bu ilahilik bilincidir.
    dindar insanlar ve ruhsal arayışta bulunanların genelde 7. çakraları faaldir.

    kısaca özetlersek;

    ilk üç şuur seviyesi ego bağımlı ve kişisel hayatta kalma ve tatminle ilgilidir. dünyada yaşanan sevgiziliğin, şiddetin nedenini buralarda aramak gerekir.

    ilk üç çakra kişisel unsurlar ile ilgiliyken, 4. ve 7. çakralar kişilik ötesidir.

    çakralar her zaman sırayla açılmazlar.

    şu an biraz karışık görünse de; kısa bir araştırma ve okuma ile bu konuyu kavramanız olasıdır.
    kendiniz için bir şeyler yapmak, insanlık için yapmaktır.

    ben den biz olmaya geçmek aslında bir olmaya geçmek elimizde.

    kalp çakrası mükemmel işleyen insanlar çoğaldıkça;
    sevgi, aşk, hoşgörü, alçakgönüllü olmak, yapıcı, yaratıcı işler üretmek tüm dünyayı saracak. tek yapacağımız artık aynaya bakmak!

    kendimizi kendimizden başkası daha iyi bilemez, tanıyamaz. bu bencillik değildir. bizlere zarar veren, gün içinde ürettiğimiz, kıskançlık, hırs, rekabet, yargılama hallerimizdir. ve bunları hissettiğimiz an da çok iyi biliriz ki en çok biz rahatsız oluruz.

    bilgi herkese açık. yeter ki ulaşmak isteyelim.

    not:
    kopimopi payst felan edilmedi, yazdım.
  • vücudumuzun yedi noktasındaki enerji merkezlerinin adı. bunu hepimiz biliyoruz. bunlar bazen kapanıyor, açılıyor falan. bu konuyla mütemadiyen dalga geçiyoruz. bunlar belirli psikolojik, fizyolojik durumlara tepki olarak kapanıyor. örneğin; hani çok sinirlendiğimizde ya da üzüldüğümüzde "ay boğazımın tam şurasına yumru oturdu yeminle!" diye tabir ettiğimiz o his var ya, işte o kendimizi yeteri kadar iyi ifade edemediğimizi düşündüğümüz vakit, boğazımız civarında konuşlanmış olan çakramızın kapanmasından kaynaklanıyormuş falan. ya da eğer hayatımızda içimize sindiremediğimiz bir şeyler oluyorsa, lokasyonu bağırsaklarımıza yakın olan çakramız atar yapıp kapanıyor, biz de sindirim problemleri yaşıyormuşuz. yavaştan inanmaya başlıyor gibiyim aslında bu duruma. zira ne zaman hiç hak etmediği halde benden çok daha mutlu olan bir insanın sevinç anına şahit olsam çok afedersin sıçasım geliyor. *
  • bedenimizin enerji merkezleridir. çakralar çeşitli boyutlara ait bedenlerimiz arasındaki arayüzeydir, ayri ayri sistemleri bağlayan noktalardır, daha yüksek boyutlardan gelen enerjiyi daha düşük boyutlara tadil etmek/hafifletmek için transformatör gibi davranırlar, böylece sonuç olarak sinir sistemimizdeki herhangi devreleri yakmadan enerjiyi bedenlerimize absorblayabiliriz. bedenimizde metafizikçiler ve yerli sağlıkçı insanlar tarafından çağlar boyunca tanınan yedi adet büyük çakra vardır. gerçekte bedenimizde yüzlerce çakra vardır. eğer akupunktur uzmanları, shiatsu uzmanları ve diğer masaj uygulayıcıları tarafından kullanılan meridyen sistemine aşina iseniz, bu meridyen hatlarının kesiştiği her yer küçük bir çakradır. biz ayrıca ellerimizde, ayaklarımızda, ayaklarımızın altında ve başımızın üzerinde bir çok büyük çakraya sahibiz.

    bu çakralar gerçekte anafor gibi dönen küçük girdaplardir. sanskritçede çakra “tekerlek” anlamına gelir, bu enerji tekerlekleri kaynak’tan, eterik alemlerden yaşam gücü enerjisini döndürerek alır, bir insan fiziksel bedeninde bir hayat yaşayan spiritüel varlıklar olmamızı mümkün kılar. böylece, bu girdapları açik, berrak tutmak ve düzgün fonksiyon yapmasını sağlamak sağlıklı olmak ve iyi – olmak için çok önemlidir, sadece fiziksel bedenimiz için değil, ayrıca eterik bedenlerimiz için.

    enerji akışında yarattığımız blokajların çoğu zihinsel bedenimizde (zihinsel bedenimiz fiziksel bedenimizden yaklaşık 60 santim uzaklıktadır) ve duygusal bedenimizde (fiziksel bedenimizden yaklaşık 20 santim uzaktadır) ve/veya fiziksel bedenimizdedir. sınırlayıcı bir düşünce (zihinsel) veya travmatik bir olay (duygusal) çoğunlukla bu eterik bedenlerin birinde sıkılaşmayı/daralmayı tetikler, bu daralma eğer salıverilmezse enerji akışında blokaja neden olur. bu içsel şeytanlarımız ile yüzleşmeyi reddettikçe, bu enerji blokları bedenlerden geçerek (bedenler vasıtası ile) ilerler, sonunda son dinlenme yeri olarak fiziksel bedene girer ve “hastalık” olarak adlandırdığımız şey olur. hastalık gerçekte insan bedenindeki bir spiritüel varlık olarak gelişmeye devam etmemiz için yüksek benliğimizin, düzeltmemiz gereken bazı dengesizliklere, salıvermemiz gereken bazı travmalar ve düşünce modellerine dikkatimizi çekme teşebbüsüdür.

    bu kristalize olmuş düşünce formları veya sahip olduğunuz şeyler bizim yaşam gücümüzü bloke eder. bunlar çakralardaki ve meridyenlerdeki enerji akışını engeller. bunlar chi’mizi tıkar, kısar. büyük çakraları temizlemek tüm dört – beden sistemimize giden (fiziksel, zihinsel, duygusal, spiritüel bedenlerimiz) enerjiyi yeniden aktive etmeye yardımcı olabilir. bu, bir çok şekilde yapılabilir. bu bölümde, enerjiyi ve renk imgeleme meditasyonlarını kullanan birkaç çakra temizleme egzersizi sunuyorum. sizinle rezonansa giren egzersizi seçmenizi ve bunlardan bir veya ikisini her gün uygulamanızı öneriyorum.

    çakraları temizlemenin diğer yolları, çiçek özleri ve değerli taş iksirleri, tonlama/şarkı söyleme, kristal kaseler, ziller/çanlar, gonglar, davullar, shamballa veya diğer enerji çalışmaları, kristaller, yoga, masaj ve diğer beden çalışmaları gibi titreşimsel sağaltıcıları içerir. sizi çeken yöntemleri araştırmanızı ve onları günlük yaşamınıza dahil etmenizi teşvik ediyorum.

    herhangi bir fiziksel problem çakralar vasıtası ile tedavi edilebilir. geleneksel reiki el pozisyonlarının çakra sistemi üzerinde yoğunlaşmasının nedeni budur. her bir çakra bazı organlarla ve bezlerle birleşiktir, bu organlar ve bezler yaşam gücü enerjisini çakralar vasıtası ile çeker.

    anılarınız kimyasal olarak nöronlarınıza nasıl kaydoluyorsa, çakralarınıza da enerjisel olarak öyle kaydoluyorlar. deneyimlediğiniz her önemli olay veya duygusal olarak sizi etkileyen her olayın bir kopyası çakra enerjilerinize kaydolur.

    her çakra kişiliğinizin farklı bir yönünü düzenler, spesifik görevleri vardır ve enerjilerini bu görevlere harcar. her biri hikayenizin bir parçasının şifrelerini taşır. çakralarınız hayatınızı anlatırlar ve aynı zamanda geçmişinizi de içlerinde taşıyor olabilirler. enerjileri tıkanmış bir çakra açıldığında, onunla beraber bütün hayatınız da açığa çıkabilir.

    çakralar, şu anki rahatsızlıklarımızda geçmişimizin oynadığı rolü açığa çıkarırlar. hala geçmişimizin enerjilerinin kilitlenip kaldığı çakraları temizleyerek, bütün enerji sisteminizi destekleyebilirsiniz ve çakralarınızın türlerine göre ; hayat gücünüz (kök), yaratıcılığınız (ikinci çakra), kendinizi hissettirme yeteneği ( solar plexus), sevgi ve şefkat hisleriniz (kalp), kendinizi ifade yeteneğiniz (boğaz), geçmişi aşabilme yeteneğiniz (alın) ya da evrene olan bağlılığınızdaki akışınız (taç) artacaktır.

    çakraların üzerindeki elektrik salınımları saniyede 100 – 1600 devirlik bir frekansa sahiptir, buna karşılık bu frekans beyinde 0 – 100, kaslarda 225, kalpte ise 250 dir.

    her çakra kendi enerji alanı içerisindeki organları, kasları, bağları, damarları, tüm diğer sistemleri etkiler. çakralar aynı zamanda endokrin sistemini de etkiler ve bunlar ruh halimizle, kimliğimizle ve bütün sağlığımızla son derece ilgilidirler.

    her çakra, evrende bulunan belirli bir enerji formunun kanalı olmaktadır. yedi çakra sırayla ;

    hayatta kalma (kök) ; yaratıcılık (sakral), güç (3 ncü), sevgi (kalp), ifade (boğaz), aşkınlık (alın), ve birlik (taç) prensipleriyle rezonans halindedir.

    her çakranın enerjisi bu evrensel prensiplerin bedeninizde ifade edilen birer mikrokozmosudur.

    çakralar endokrin sistemini yönetirler, dolayısıyla çakralarınızı dengelemek hormonlarınızı da dengeler, böylece duygularınızı da bir dengeye getirecektir. bir çok kişi için, çakralarla çalışmak değiştirilmiş bir şuur düzeyine ya da daha yüksek seviyeli güçlerle bağlantıya geçme hissi verecektir.

    çakralarınızı temizleyip güçlendirdiğinizde auranız da canlılık kazanır. eğer her gün enerjilerinizin uyumlu olmasını ve serbestçe dolaşmasını sağlarsanız, bedeniniz hastalıklara karşı korunaklı güçlü bir kale haline gelecektir.

    büyük çakralar (sıralanan renkler 3 ncü boyuta ait renklerdir ve o çakrayı açan renklerdir ; bir çakrada başka bir renk görebilirsiniz. diğer renkler o çakrayı kapatır veya dönüşünü yavaşlatır veya dönüş yönünü tersine çevirir. eğer gördüğünüz renk berrak ve güzel bir renk ise, bununla ilgili endişelenmeyin. 3 ncü boyutta gördüğümüz renkler diğer boyutlarda görülenlerden farklı ortaya çıkar.)

    bedenlerimizde bir çok çakralar vardır. aşağıda verilenler büyük çakralardır, bu çakralar bedenin merkez ekseni boyunca sıralanmıştır. bu çakralar bazen antahkarana olarak adlandırılan bir ışık tüpü vasıtası ile birbirine bağlıdır. 1 – 3 çakralar fiziksel çakralardır ; bunlar duygusal bagajlarımızın çoğunu depoladığımız yerdir. onları tamamen temizlediğimizde, bunlar tek çakra olur. en sonunda çakraların hepsi bedenimiz boyunca genişleyen bir ışık tüpü oluşturmak için birleşir.

    böylece, eğer onları aşağıda sıralandığı şekilde görmezseniz, bilin ki ilerlemede iyi iş yapmışız ve doğrusu çok hızlı ilerliyoruz.

    dünya yıldızı çakrası : ayaklarınızın yaklaşık 20 santim altındadır, sizi dünya ana’ya bağlar ve sizi topraklanmış tutar.

    birinci / kök çakra : omurganın tabanında, hayatta kalma konuları ile ilgili, kırmızı
    ikinci çakra (hara) : yaratıcı veya cinsel çakra. alt karın, göbeğin altında. adrenalleri etkiler. yaratıcılık. cinsel deneyimlerin anıları çoğunlukla burada depolanır. turuncu

    üçüncü çakra : solar pleksus, göbeğin hemen üzerinde. duygusal çakra. metabolik ve hayati enerji, psikolojik ve duygusal enerji akışı. tamamlama yeteneği. sari

    dördüncü çakra : timüs/kalp çakrası. kalbin üzerinde. ben’in, başkalarının ve durumların kabul edilmesi. çabasız hizmet. şefkatin, duruhissedişin, koşulsuz sevginin daha yüksek spiritüel deneyimi. dönüşüm ve yükseliş için merkez çakra. yeşil veya yeşil ile çevrelenmiş pembe.

    beşinci çakra : boğaz, tiroid bezinin yakınında. alma ve verme döngüsü ile, başkaları ile iletişim ile ilgili. gök mavisi

    altıncı çakra : üçüncü göz, alın, gözlerin üzerinde ve arasında. pineal (hipofiz) bezini etkiler. realiteyi görmek, sezgi, ayırdetme yeteneği ve tercihleri seçme ile ilgili. psişik yetenekler. geri planda merkezde beyaz yıldız ile indigo (lacivert).

    yedinci çakra : taç. başın tepesi. formu oluşturmak için soyut olandan fikirler alma yeteneği ile ilgili. ben’in diğer boyutlara ait parçaları ile ve spiritüel rehberlik ile bağlantı. mor

    sekizinci çakra : daha yüksek çakraların ilki, başın üzerinde. ruh yıldızı olarak bilinir. varlığın (varoluşun) yeri (merkezi, oturduğu yer) olarak ifade edilebilir. parlak yeşil – mor

    dokuzuncu çakra : işıkbeden ile ilgili. bu çakra sevinç ile ilgili. parlak yeşil - mavi

    onuncu çakra : içimizdeki eril/dişil denge ile ilgili. bu çakra dengelendiğinde, sağlıklı olmak ve ruhunuzla birleşmek çok kolaydır. pearlescent beyaz

    on birinci çakra : sizi yeni çağ enerjilerine bağlar. enerji özgürlüğün enerjisidir. o, depolanmış travmaları vs işlemenize izin verir. parlak pembe - turuncu

    on ikinci çakra : sizi mesih bilinçliliğine bağlar, insanın tekamülsel potansiyeli. bu enerji tüm enerji formlarının bir araya birleştirir. parıldayan altın renginde.

    deneyimin 4 ncü, 5 nci ve daha yüksek boyutları ile ilgili başka bir çok çakra vardır.

    13 – 16 çakralar

    12 nci işının üzerinde (henüz) bizim için elde edilebilir işınlar yoktur, ancak 12 nci çakranın üzerindeki çakralara en azından kısmen erişiyoruz – veya erişmeye hazırlaniyoruz.

    13 ncü çakra – bolluğu tezahür ettirme (soluk mor – pembe) : 4 ncü boyutun realitesi bolluk – dahil etmedir – herkes için yeterince vardır. kıtlık 3 ncü boyutun realitesidir. kıtlık korkuya ve rekabete/yarışmaya, sahip olma, sahip – olmama zihniyetine neden olur. bu zamanda tam bolluk tezahürünü engelleyen kıtlığın titreşiminin kollektif bilinçten salıverilmesine büyük direnç vardır. bu çakraya erişebiliriz ve dönüşüm sürecine yardım edebiliriz.

    14 ncü çakra – ilahi plan (koyu mavi – mor) : insanlık kutupluluğun ötesine ilerlediğinde, 14 ncü çakrayı kullanabileceğiz, 14 ncü çakra 4 ncü boyutta tezahür ettirmek için potansiyel olarak elde edilebilirdir. önce kutuplulukların bütünleştirilmesinde üstat olmalıyız. 14 ncü çakrayı bütünleştirerek, dünyanın ve diğer yaşayan şeylerin enerji ızgarasını etkileyebiliriz. bu zamanda bu çakrayı aktive etmeye başlayabiliriz, ancak tam uygulama/gerçekleştirme henüz gelmektedir.

    15 nci çakra – monadik bağlantı (altın beyaz) : bu çakranın aktivasyonu bireysel perspektifin sonunu ve biraraya gelen benzer enerji alanlarının kollektif gücüne girişi temsil eder. bu bize tekamül sürecinin sınırsız olduğunu hatırlatır.

    16 ncı çakra – yükseliş – evrensel varlık (mor beyaz) : beşinci boyut. insanlığın çokboyutluluğunun farkındalığı. ne olduğu ile ne olabileceği arasındaki uçurumun iyileştirilmesi. insanlığı bir bütün olarak, tüm diğer yaşam formları ile birbirine bağlı olarak görmek. kitlesel bilinçliliği etkileme yeteneği. şimdi insanlar için elde edilebilir en yüksek bilinçlilik seviyesi.

    avuç ve parmak çakraları

    ellerin avuçlarındaki çakralar çoğu zaman küçük statüye düşürülür. bunlar günlük yaşamlarımızda büyük değere sahiptir ve şifa enerjilerini paylaşmak için açık ve aktif olmalıdır.

    bu çakralar şifa enerjisini aktarır ve evrenden enerjisel bilgi alır. avuç çakraları şifa enerjilerine kendiniz için ve başkaları için kanal olmanız için ve bir odanın, kişinin, durumun vs. enerjisinin izlenimlerini almak için kullanılır. bu çakralar, niyet ile açılabildiği zaman yaşam kalitemizde büyük fark yaratabilir.

    transpersonal çakraların en önemlisi şefkati ve içsel huzuru yöneten ve ruh dünyasına bağlayan üst göğüsteki timus veya eterik kalptir. kalp çakrası ile boğaz çakrası arasında bir çakranın mevcut olduğuna inanırız. bu çakra sizi dünyaya ve cennetlere bağlayan çok güçlü bir enerji kanalıdır. bu çakra ile birleşmek duygusal ve spiritüel planlarınıza büyük farkındalık getirir.

    kendi üzerinizde ve başkaları ile çalışırken enerjiler ile bu çakrada deneyler yapabilirsiniz – herhangi bir zarar vermezsiniz. bu çakra kişinin içinde tanınırsa ve düzgün olarak fonksiyon yaparsa, varlığınızın gerçeğine açık olursunuz. bu kutsal kayıtlara ulaşmak gibidir. bu çakranın cennetlerden inanç ve spiritüel bilgelik getirdiği ve bizi dünyasal plana bağladığı görülüyor. yüksek zihin içsel çocukla buluşmaktadır. bu çakrayı hissetmeyi öğrenmenin ve onu farkındalığa geri getirmenin tüm seviyelerde şifa ve bilgelik getirdiği söylenir. bu çakra ile şifa ve büyümeyi teşvik etmek için mavi ve yeşil renkleri kullanırız.

    enerji bedeninde bu zamanda gerçekleşen en önemli tekamül çakra fonksiyonlarının birleşimidir. tüm çakralar geçmişte olduğundan daha çok birlikte çalışmaya başlıyor.
  • madde ve enerji boyutu, nurani boyutun yani melekût aleminin karanlık bir gölgesidir. bu iki alemin her şeyi birbirine taban tabana zıttır. hatta fizik yasaları bile.

    birinde ağırlık vardır, diğerinde hafiflik.

    birinde yerçekimi vardır, diğerinde gök çekimi.

    birinde ırmaklar aşağı doğru akar, diğerinde yukarı doğru.

    birinde ağaçların kökleri aşağıdadır. diğerinde yukarıda.

    birinde her şey zamanla tükenici ve yok olucu ve ölümlüdür, diğerinde ebedi.

    birinde tüm varlık enerjiden oluşur, diğerinde nurdan.

    biri cehennemdir, diğeri cennet. evet dünya dahi bir nevi cehennemdir; cehennemden bir şubedir.

    insanın beden, nefs ve ruh olarak iki alemde de varlığı bulunur. bedeni itibariyle madde aleminde, nefsi itibariyle enerji boyutunda, ruhu itibariyle de nur boyutunda yer alır.

    insanın cüzi ruhunu sırf nur boyutunda yer alıyor diye saf ve temiz bir varlık sanmayalım. bilakis cüzi ruh ilk halinde, tamamen madde ve enerji boyutuna angaje olduğu için, çirkin, pis ve yoldan çıkmış durumdadır.

    nazarı melekût boyutuna erişen veli zatlar, bir kimsenin ne halde olduğunu onun ruhuna bakarak rahatlıkla anlayabilirler. ruhun şekli ve şemaili o kimsenin niyetlerine, hallerine ve fillerine göre sürekli değişir. salih insanlarınki elf gibi, günahkar insanlarınki ise ork gibi veya değişik hayvanların kılığında olur. tövbe edip doğru yola girenin ruhu tekrar insan suretine döner. insanın son nefese kadar mühleti vardır.

    insanın ruhunun temizlenmesi yedi kademede olur. yedi aşama temizlikten geçen ruh, asli ve saf haline döner ve marifete(marifet= allah'ı bilmek ve tanımak) gark olur.

    ancak tek başına ruhun temizliği yeterli değildir ve riskli bir durumdur. zira temizlenmemiş bir beden ve nefs, ruhu tekrar karartma potansiyeline sahiptir. o yüzden beden ve nefs dahi temizlenmelidir ki, elde edilen kemalat riske edilmesin.

    işte bu noktada bedendeki yedi çakra ve nefs yılanının temizliğine yoğunlaşılır. bunların üzerine zikir ve kuran nurları sevk edilerek nurlandırılır. bu operasyonu kolay bir iş sanmayalım. tamamlanması için uzun yıllar gerekir. zira beden ve nefs zati olarak kirli yapılardır. o yüzden dönüşümleri çok zordur.

    bedendeki yedi çakra ve nefs yılanı, nur boyutundaki asıllarının bedendeki karşılıkları, gölgeleri ve izdüşümleridir veya nur boyutundaki latifelerin karanlık kardeşleridir.

    sanırım bu noktada spiritüalistlerin, çeşitli uzakdoğu akımlarının, yogacıların, masonların ve benzerlerinin niçin sapkın ekoller olduğu anlaşılmıştır; çünkü onların beden ve nefsi bir ölçüde inceltmekten öte başardıkları bir iş yoktur; ki bunu yapmak ancak onların veballerini artırmıştır. bunlar nur boyutundan haberdar değillerdir. zira peygamber efendimize tâbî olup nur boyutuna açılım(fetih) sağlayamamışlardır. nur boyutuna geçemeyenler ise ebediyen nar boyutunda yani cehennemde kalırlar.

    bu tayfanın gördükleri çoğunlukla enerji boyutunun varlıkları olur. melekleri aslen göremezler. melek diye gördükleri ya yalancı enerji yapılı varlıklardır veya yalnızca meleklerin enerji boyutundaki izdüşümleri veya kabuklarıdır.

    tek başına çakraları temizlemek ve nefs yılanını uyandırmak, kişiyi karanlık bir lord ve deccal yapmaktan öteye götürmez. bunların nur boyutundaki asıllarını temizlemek ve uyandırmak ise mübarek bir iştir ve kişiyi evliya yapar.
  • bunu(bunları) gördüğünü söyleyen bir arkadaşım vardı, hepimizin tepesindeki renklerden anlıyormuş. çok tırsmıştım kendisinden. doğruyu söylüyorsa başka sebepten, yalan söylüyorsa bambaşka bir sebepten tırsarım.
  • sirf tarkan karma adli bir album yapti diye zorlayarak konulmus bir album ismi.. "herkes kendi cakrasinda" diye bir soz yazmak, yazmayi gectim akil etmek serdar ortac'in iq'suna cok yakismis, oldugundan yuksek gostermis. yiyenlere afiyet olsun.
  • insanların birbirlerine sürekli olarak olumlu ya da olumsuz enerji gönderdikleri kanalların genel adı. olumsuz enerjilerden kaçan insanların kendilerini inzivaya çekmiş olmalarına da bu nedenle şaşırmamak gerekir.

    enerjileriniz güçlüyse, yanınıza yaklaşan herkesi anında etkileyebilirsiniz. bunun ne tarz bir etki olacağı ise, diğer insanın enerji sistemine bağlıdır. zayıf enerjileri olan ya da kendini iyi hissetmeyen birisi yanınıza geldiğinde, varlığınız ona huzursuzluk verebilir ya da üzerinde baskı duygusu uyandırabilir. fakat bu kişi, sizin enerjinizden güç almaya ihtiyacı olan bir kişi de olabilir. karşınızdaki kişinin enerjisi de en az sizinki kadar güçlüyse, aranızda daha iyi bir denge, uyum ve eşitlik sağlanır.

    enerjiyi, en açık olan çakralarımız yoluyla deneyimleriz. en açık olan çakramızın cinsellikle ilgili çakra olması durumunda, bu, diğer insanlardan aldığımız enerjiyi, hangi türden olursa olsun, yalnızca cinsellik kademesinde deneyimleyeceğiniz anlamına gelir. en açık olan çakranız kalp çakrası ise, hayatı sevgi kademesinden deneyimlemeye eğilimli birisi olursunuz.

    gereğinden fazla açılmış olan dalak ya da göbek çakraları tarafından emilen enerji, duygusal reaksiyonlara yol açabilir. bazı insanlar enerjilerinin çoğunu üçüncü ve beşinci göz çakralarından alırlar. bu gibi kişiler çevreleriyle ve dünya ile zihinsel kademelerinden irtibat kurarlar. bazen insanlarda tanık olduğunuz beklenmeyen reaksiyonlar ise, bu çakranın kendisiyle aynı değerde olan bir başka çakranın olumsuz etkisi altına girmesinden doğarlar. bunun tam tersi de doğrudur; başka insanlardan size gelen güçlü enerjileri, en güçlü çakralarınız vasıtasıyla alırsınız. karşınızdaki insana gösterdiğiniz güçlü bir reaksiyonun farkında olup, bunun nedenini bulmak istediğinizde, bu enerjiyi en fazla hissettiğiniz bölgenizin neresi olduğunu tesbit etmeniz gerekir. şayet bu kişiye gösterdiğiniz tepkinin uygun olmadığını düşünürseniz, enerjiyi bilinçli bir şekilde farklı bir çakranıza kaydırmalısınız. [ örneğin: kalp ya da kaş gibi ]

    enerjilerinizin yoğunluğu, kendinizi bedensel olarak rahat hissetmenize engel oluyorsa, gerinme hareketleri yaparak, derin nefesler alın. bu hareket, stresi dağıtarak enerji akışının daha homojen bir hale gelmesini sağlar. dengeyi sağlamanın bir diğer yolu da, enerjiyi ayağınızdan ve başınızın tepesinden dışarıya doğru göndermektir. böyle anlarda dans etmek de oldukça faydalıdır. (bkz: #10161974)
  • bedenimizde omurga hattı boyunca bulunan 7 temel enerji merkezi vardır. çakralar kapanmaz, eğer kapanmışsa yaşamıyorsunuz demektir. çok çalışabilir ya da az çalışabilir. hangi çakranızda enerji akışı dengesiz ise o çakranın konularında sorunlar yaşarsınız. uzun süre az çalışmış çakralar bize sağlık sorunu olarak geri döner.

    erkeklerin ve kadınların güçlü olduğu çakralar farklıdır. hangi cinste hangi çakranın güçlü olduğunu bilmenin en temel yolu bedende dışa doğru olan çıkıntılardır. bunu öğrendiğimde çok şaşırtıcı gelmişti.

    çakralar ile ilgili görsel paylaşarak anlatmak istiyorum.

    erkeğin güçlü olduğu çakralar; 1., 3. ve 5. çakralardır.
    kadının güçlü olduğu çakralar; 2., 4, ve 6. çakralardır.
    7. çakra ilahi bir boyut olduğu için her cinste eşit ve başımızın birkaç parmak üzerinde.

    erkekler üst göbekten kilo alır, çay bardağını göbeğe koyma görsellerini hatırlayabilirsiniz. boğazlarında adem elması vardır. 1. çakra noktasını zaten biliyorsunuz.

    kadınlar alt göbekten alır, kadının en güçlü çakrasıdır 2. çakra. kalp çakrası göğsün ortasındadır. yine bir çıkıntı vardır. 6. çakra kadının içgüdü merkezi.

    insanların çoğu yaşamları boyunca 3. çakra boyutunda yaşar. her çakra için içimden geldikçe ayrı yazı yazacağım. bu yüzden hangi çakra ne ile ilgili konusunu burada detaylandırmak istemiyorum.

    3. çakra boyutu içgüdüsel hareket etmek, yaşam savaşında olmak demektir. "ahmet 200 bin tl ye araba aldı ben niye alamadım.", "ayşe zengin biriyle evlendi ben neden evlenemiyorum.", "mehmet çok iyi maaş alıyor ben hala hak ettiğim değeri göremiyorum."...3. çakra boyutunda hayatta kalmak, güçlü olmak, üremek konuları vardır.

    astrolojik olarak 1. çakrayı mars yönetir. mars hareket enerjisidir. kişi dünya'da kendine yer edinmeye çalışır. yerleşik düzene geçilmeden önceki göçebe hayat gibi. çadırımı nereye kursam güvende olurum, hangi topraklar daha verimli vs. özetle hayatta kalma içgüdüsüdür.

    2. çakrayı venüs temsil eder. venüs yaradılışı itibariyle estetiği, güzelliği, hazzı, cinselliği temsil eder. soyun devamlılığı için üreme içgüdüsü bu çakra ile ilgilidir.

    3. çakrayı güneş temsil eder. zaten adı da solar pleksus çakradır. güçlü olmak, güçlü olma savaşı vermek ile ilgilidir. egonun en etkin olduğu çakra.

    4. çakra boyutuna geçmediğiniz sürece evren ile uyumlanamazsınız. kalbiniz kapalı olur. sevgiliniz olması, evli olmanız, birini sevmeniz kalbinizin açık olduğu anlamına gelmiyor. açık kalpli olmak çok farklı bir konu, belki başka bir yazıda yazabilirim. iç huzuru yakalamak istiyorsanız, istekleriniz gerçek olsun istiyorsanız kalp çakranızı dengelemeniz gerekir. geliştirmek için en çok uğraştığım, meditasyon yaptığım çakradır.

    ilk üç çakradaki hayvani içgüdülerden arınıp kendini gerçeklemiş birey olmak istiyorsanız kalp çakrasını dengelemeniz gerekir. 4. çakranız dengede değilken 5. çakranızın dengede olması mümkün değil. enerji akış yasalarına aykırı bir durum. enerji bedenin üst kısımlarına dengeli şekilde taşınamaz.

    kalp çakrası için yapılabilecek en temel uygulamalar önce kalbi şüphe ve korkudan arındırmak. başkalarını içten bir şekilde takdir edebilmek. affetmek. şükretmek ki eğer bulursam şükretmenin hayata etkileri anlatan yabancı bir makaleyi paylaşacağım.

    kimse bir başkasının gerçeğini kabullenip buna uygun yaşamak zorunda değil. enerjiye inanmıyorum, çakra denen şey uydurmadır diyebilirsiniz. buradaki asıl soru siz sürekli av peşinde koşan bir savaşçı mı olmak istiyorsunuz yoksa hayallerinizi gerçekleştirdiğiniz mutlu ve huzurlu bir hayat mı?
  • çakralar ile ilgili detaylı bir entry yazmıştım. çakralarının durumunu tespit edemeyenler için basit bir uygulama yazmak istedim.

    çakra renklerinden oluşan bir video paylaşıyorum. bir süre izleyerek gördüğünüz renklerin sizde oluşturduğu hisse bakın. eğer bir renge bakmak istemiyorsanız ilgili rengin çakrası çok çalışıyor demektir. izlerken bakma isteği hissettiren rengin çakrası az çalışıyor demektir.

    az çalıştığını fark ettiğiniz çakranın rengini hayatınızda daha çok kullanabilirsiniz. telefonunuzda ekran görüntüsü yapmanızı da öneriyorum.

    çakralar hakkında özet bilgiler yetmedi detaylı öğrenmek istiyorum diyenler için yazdığım entryleri ekliyorum. kök çakra sakral çakra solar plexus çakra kalp çakrası boğaz çakrası [(bkz: alin cakra) alın çakrası]
  • hayatımda bundan daha zırva çok az şey duydum.
hesabın var mı? giriş yap