• çok kötü olmuş yaa :(( nalan’ın zarafeti gitmiş, her zamanki gibi klişe türk dizisi sakar şapşal kız efektlerini yapıştırıvermişsiniz güzelim karaktere, hele ki arka sokakların kameramanını mı tuttunuz zoom in zoom out kustuk valla nefret ettim yeminle, neyse camdaki kız, kitabıyla aklımda kalsın, çünkü dizisi ile çok mutsuz ettiniz beni... izlememeyi seçiyorum malesef.
  • bilmiyorum yazan oldu mu ama su korse meselesinde mantık hatası var. regl olunca mecburen acilmasi lazım gün icinde bir çok kez. evet ben tüm sacmaliklarin icinde en çok buna takıldım
  • internette 1.25 hızla izledim azıcık komik oldu başlarda güldüm eğlendim hız yüzünden ama iyi ki öyle izledim epey ağır ilerliyor. deli gibi burcu biricik sevdam olmasa izlemem ama dayanamıyorum bu kızın her şeyini izlerim çok seviyom. erkek olsam burcu benle evlen demek isterdim. bu arada kameraman kardeş ne diye gereksiz zoomlar yapıp diziyi hint dizisine çevirdin sinirlerim bozuldu.
  • bu kadar gömülmesine rağmen sanırım duygusal bir dönemimde olduğum için sedat ile nalan'ın yemek sahnesinde kalbimin pır pır olduğu dizi. ben izlemeye devam edeceğim.

    ayrıca bu gülseren budayicioglu ve "hastalarının gizliliğini ihlal ediyor!!!" muhabbeti de baydı. bu hikayelerin tek bir kişiye ait olmadığı yer yer abartıldığı ve kurgu olduğu bu kadar barizken neyin muhabbeti bu?
  • kitabı okumuş biri olarak dizinin nasıl saçmalayacağını merak ediyorum.

    nalan'a boncuk karakteri yapışmış, boncuk gibi yürüyor, onun gibi gülüyor ve hatta konuşuyor.
  • bu gülseren budayıcıoğlu geçmişteki hastalarının hikayelerinden ekmek kapısı çıkarmış kendine diyecem de bunca yazdığı şeylerin hepsinin de gerçek hayat hikayesi olması bana hiç inandırıcı gelmiyor.meslek etiğine uygun bulmuyorum bu tür şeyleri zaten de yok kitabıydı dizisiydi derken sömürüye devam etmiş.kusura bakmayın itici geliyor bana.
  • dizi izlerken kusma hissiyatı yaratan dizi. bunu da dünyada başaran ilk biz olduk heralde.

    3/10
  • izleyen izler tabii ama, kendimce artık üzerinde " gerçek bir hayat hikayesi " yazan türk dizilerinden bucak bucak kaçasım geliyor malum kişinin kitapları sayesinde. kaç oldu bu 4 mü? dört!

    eskiden ne güzel komedi dizileri vardı. ama komedi için illa muhaliflik şart. o da gelinen noktada pek mümkün gözükmüyor. bize kalanlar da en fazla drama dizisinde karakterlere yüklenen komedi vasıfyla gülebilmek (bkz: yasak elma), veya bakınız masumlar apartmanının ilk bölümlerindeki gülben. bu camdaki kız vari diziler yayından kalksın da demiyorum, çünkü o da saçma. ama bir tuşla eriştiğimiz bir sektörün bu kadar daraltılması ve bizi de bir şekilde sevdiğimiz oyuncuların aracılığı ile içine çekmeye çalışmasını en azından sorgulamamız gerekmez mi? abartıyor muyum bilmiyorum gerçekten ama, bu kadar dizi izlenen bir ülkede, hepimiz gerek kendi gündemlerimizle gerek pandemi ile uğraşırken, rahatlama araçlarımızdan birinin bu şekil istismarı mevzusunun açılması gerekmiyor mu artık? travmalardan, hastalıklardan beslenen bu " yeni" modeli artık kaliteli bulamamaktan çok, yapılan izletme stratejisini sağlıklı bulmuyorum. çünkü izlenebilmesi için, eh aşırı ağır psikolojik konular, kurmaları gereken sağlam ekipleri kuruyor ve dönemin en iyi oyuncularıyla çalışıyorlar. konuyu uzatabildikleri kadar uzatıp, hikaye derinliği ayağına konuları eşeleyip esas hayat hikayesine yan kurgular yazılıyor. fikrimce en sevdiğim türk aktörü gelse oynasa bakmam artık bu dizilere. burcu biricik'i sevmeme rağmen bu diziye bakmadığım gibi. seyirci yolunu bu şekil değiştirmediği müddetçe maalesef acısından, dramından, travmalarından, hatta hastalıklara vardı artık iş nemalanmaya devam edilecek. ve arada yapılan " nokta atışı tespitler " ve " yüksek oyunculuklarla " da gönüller alınıp alan razı veren razı konumuna gelinecektir. seçim sizin. talep eden sizsiniz. talebinize (reytinglere) karşılık veriliyor işte. nasıl bir dönem osmanlı dizileri, bir dönem polisiye diziler ve bir dönem de konaklı-töreli diziler ve her yaz dönemi de her daim aptal holding-ofis çerçeveli romantik-komedi ama kışın dram tadında diziler çeviriliyorsa...
    ama bu nasıl bir dönem cidden anlayamadım.
  • yağmur yağıyor ve seller akıyorsa arap olma ihtimali yüksektir.
  • bu diziyi kim yönetti ise allah affetsin çok kötü yönetmiş, o zoom efektleri kadraj hataları ne öyle.
    1990 lı yıllarda ki düğün kameramanları gibi zoom yapmışlar.
hesabın var mı? giriş yap