• tam hali nurettin canikli'nin pandeminin kasıp kavurduğu dönemde türkiye ekonomisinin yüzde 1 büyüdüğünü açıklaması olacaktır.

    ak parti ekonomi işleri başkanı nurettin canikli, ''pandeminin kasıp kavurduğu dönemde dahi türkiye ekonomisi yüzde 1 büyümüştür. daralmamıştır. 2018 rakamlarına baktığınızda. ekonomide başarının ölçüsü olan büyüme bahsedilen yıllarda en güçlü şekilde ortaya konulmuştur'' açıklamasını yaptı.

    bunların anlamadığı olay şu; ekonominin mevcut hali bu açıklamalarla yatışma aşamasını çoktan geçti maalesef. ekonomi yüzde 10 büyüdü, ihracat yüzde 20 arttı, gsmh şöyle oldu böyle oldu. iyi de bundan bize ne?

    ben işsiz miyim işsizim, yarın ne yiyeceğim kaygım var mı var, çocuklarımın geleceği ne olacak kaygısı var mı var. insanlar artık rakama göstergeye falan bakmıyor, ekonomideki sıkıntıları, bilhassa pandemi dönemindeki daralmayı iliklerine kadar hissediyor.

    işte bunlar olmasaydı iyi ne güzel büyümüşüz, her şey çok güzel olacak falan diye sevinirdim, ancak ekonomik gerçekler artık her an bizimle maalesef...
  • doğrudur, büyümüştür.

    ancak artan işsizliğe, enflasyonun yükselişine ve ülke genelinde yaşanan ekonomik krize derman olmadığı gibi, halkın büyük çoğunluğunun yaşadığı fakirliğe faydası olmamıştır.

    ekonomik büyüme oranlarıyla övüneceksek, enflasyonun %50'leri aştığı özal döneneminde de ekonomi her yıl büyüyordu. asıl başarı, ekonomik büyümeyle birlikte enflasyonu düşürmek, işsizliği azaltmak ve gelir dengesini sağlamaktır.
  • bari küsüratlı sallasaydı dediğim açıklamadır.
  • ayrıca şunu da bilelim; 2021 yılında şahlanıyoruz
  • demek ki ekonomik büyüme demek ülkedeki neredeyse her şeye %50 oranında zam gelmesi, işsizliğin rekor kırması, yabancı para birimlerinin tl'nin 8-10 katına fırlaması, vergilerin artık sayılamayacak kadar çoğalması, alım gücünün yerlerde sürüklenmesi, halkın patates ve soğan için izdiham yaratması demek diyerek cevapladığım açıklama.

    bu arada da %1'lik bir kesimin parasına para katması ve "ehonomi pandemiye rağmen büyüdü" demesi anlamına da geliyor.

    eli ayağı titriyor insanın artık sinirden. ne pis bir ülke haline geldi bu ülke ya.
  • getir abi getir biraz da şuraya doğru büyüsün...
  • canik at pandemi yesin minvali boş laf öbeği. "ayarlanmış" tüik(*) verilerine göre bile enflasyon fırlayınca elbet ekonomi büyür. peki alım gücü, istihdam, gelir dağılımı ne durumlarda canikli bey?

    --------------------
    (*): tyyibi üzmeyen istatistikler kurumu
  • akp'li mantığı ile doğru açıklama. büyüme zaten zorunlu bir şey %1 de büyüme %80 de. dolar milyarderi sayısı artması da büyümedir alt sınıfın iş bulmakta zorlanmaması da. sorun sizin nereden baktığınız.
    bir çocuğu 10 sene sonra gördüğünüzde iyi ki büyümüs diye ailesini tebrik ediyor muyuz? vitaminsiz yarım porsiyon yeteneksiz genç de var dalyan gibi zeki gençler de.
  • bize büyüyen bir şeyler var ama o da ekonomi değil. ekonomi olsa usul usul soktuğunuz halde acı hissetmezdik.
    ya da büyüyen ekonomi dedikleri şey 3-5 müteahhit'e ve şürekanıza doğru bir büyüme de olabilir. bilemedim şimdi. dediğim gibi bize doğru büyüyen tek şey var ismi lazım değil.
  • ekonominin büyümesi sıradan vatandaşı direkt olarak ilgilendirmiyor.

    insanlar alım güçlerine bakmalılar.

    gelirleriyle nasıl yaşadıkları önemli, insanların neler alabildiklerine bakarsak buradan ülkenin ekonomisi ortaya çıkıyor.

    örnek :
    *bugün almanya'da ve bir çok avrupa ülkesinde asgari, vasıfsız işçi maaşları 1300-1500€ civarında.

    iphone 12 de 800€ (12 ve 12 mini için başlangıç fiyatlarını dikkate alıyorum ) civarında, yani normal bir işçi aylık gelirinin sadece %10 nu kenara koysa 5 ayda bu cihazı alabilir. taksit yok, kredi yok, faiz yok.

    yine aynı şekilde bugün türkiye de asgari ücret 2825? üstelik bu rakamları kabul edip iş bulamayan çok fazla kişi var. malesef çoğuda lisans mezunu durumda.

    türkiye de iphone 12 de şuan da 10.000?
    (12 ve 12 mini için başlangıç fiyatlarını dikkata alıyorum )
    civarında, aynı mantıkla bir kişi maaşının %10 nu kenara koyarak yaklaşık 35 ayda ancak bu cihazı alabilir.

    bu örneği market, sağlık, otomativ gibi bir çok konuda verebilirim. hepsinde de en az bu kadar farklılıklar ortaya çıkar.

    bakın bir ülkede, 5 ay diğer ülkede 35 ay. sanırım bu herşeyi açıklıyor.

    burada konu euro veya türklirası değil.

    elinize geçen parayla yapabildiklerinizdir, yani alım gücüdür.

    alım gücü ise kaliteyi ve refahı çoğu ölçüde belirler.
hesabın var mı? giriş yap