çaylak onay listesi

• 2 senenin sonunda tam vazgeçtim derken o sihirli e-postayı almama müteakip içinde bulunmaktan kurtulduğum liste. sırasını bekleyen arkadaşlara tavsiyem 10 entry'den fazlasını girmeyin. çok okuyun, beğendiklerinizi yada beğenmediklerinizi oylayın. tüm bunları yaparken de birazcık sabredin. elbet bir gün bu lanet sizin üzerinizden kalkacak.
  
  günler sonra gelen edit: yazar olmayın oğlum. okumak cidden çok zevkliymiş. en azından girdiğiniz entry sonrası "nasıl bir laf soksam da herkese rezil etsem" diyerek arkanızda orospu çocukları gezmeyecek.
  
  bilinçlendirme editi: (bkz: içinizde 2 bin fav'ı olan hayvanlar var) yapmayın...
• çaylak arkadaşların her gece algoritmasına saydırdığı liste. biz de zamanında az saydırmamistik. ayrıca bu vesileyle caylak arkadaşlara söylemek istediğim bir şey var. entryleriniz okunmuyor sanmayın. her gece caylak entryleri okurum uzun uzun. eminim bunu yapan çok yazar vardır. okunmuyor diye üzülmeyin.
• bir buçuk yıllık süre sonrasında, bugün itibari ile kurtulduğum liste. şunu söyleyebilirim ki; kondüktör arkadaşlar dönem dönem hızlı çalışsalar da, genel itibari ile onaylanma durumu, çok yavaş ilerliyor. "çaylak onay listesi algoritmasını" anlayabilmek ise, gerçekten çok güç. bir bakıyorsunuz bir günde 200 kişiyi ardınızda bırakmışsınız. bu hızla ilerlerse, çok beklemem diye düşünüyorsunuz. ama gelin görün, ertesi gün 400 kişilik gerileme ortaya çıkabiliyor. özellikle 800-1000 aralığında çok ama çok yavaş, ilerlediğini söyleyebilirim listenin. bunun sebebini sorduğumda, 2011 yılındaki çaylakların onaylanması dahi, henüz gerçekleşmemiş olduğundan; 800 kişiden yükselerek yazar olma şansınızın en azından bir 6 ay süreceğini kestirebiliyorsunuz. özetle beklemek güç. online olup, sürekli oylamak artık eskisi kadar etki etmiyor bana göre. öncelikle önünüzde, yıllardır bekleyen yazar adaylarının onaylanması gerek. ancak bu durumda, öndekiler eritilirse sıra size gelebiliyor. şu olabilirdi bu süreç içerisinde; daha çok kondüktör alarak, çaylak listesinde bekleyenlerin daha hızlı bir biçimde eritilmesi sağlanabilirdi. zaten hali hazırda bakıyorsunuz, bazen kondüktörler, aylık aktivitede belirli bir sayının üzerine çıkarak işlerini yapmışlar. ama aylık kondüktör aktivitesine baktığınızda, gerçek anlamda onaylayan kaç kişi olduğunu görebiliyorsunuz. demem o ki; bu birkaç kişinin insafına bırakılmamalı! o listede, çok iyi yazar potansiyeli olmasına rağmen, bu uzun süreçte beklemekten usanan ve sözlüğe küsen, nice yazar adayı arkadaşlarımız da var. bu süreç ne kadar kısaltılabilirse, o kadar sağlıklı işler bu sistem. evet, aralarında formattan bi haber olanlar da çok. bunların arasından, formatı anlayıp, kavramış olanları, eleme süzgecinden çok daha hızlı bir biçimde geçirmeli, yetkili arkadaşlar!
  
  bu arada bir buçuk yıl bekledikten sonra yazar olabilmek güzel ama buruk bir his. ortama alışma çabası, genel olarak yabancılama durumu da var.
• 3 yıla yakın bekledikten sonra çıkabildiğim liste. 3 yıl! ne yazacağımı unuttum amk. 3 yıl beklenir mi lan?
• yaklaşık 20 gün önce içinden çıktığım liste. buraya yazıp yazmama konusunda çok kararsız kaldım. bir yandan artık çaylaklığın bittiği o uzun bekleme sürecinin geride kaldığını sürekli kendime hatırlatarak bir daha köprünün o kısmına geçmek istemedim. ama bir yandan da aynı benim gibi binlerce kişi gibi uzun süredir bu kutsal bilgi kaynağında yazar olmak isteyen çaylaklık devrelerime işin püf noktalarını anlatmakta boynumun borcuydu. neticede yazıyorum işte efenim..
  
  öncelikle çaylaklık sabır isteyen bir süreç. kısa değil, ama söylenildiği gibi uzun da değil. eğer biraz yol yordam bilirseniz en kısa 3-4 ay içerisinde yazar olursunuz. peki nasıl 3-4 ayda yazar olunur?
  
  kardeşlerim.. aziz romalılar,
  
  mesela ben tam 5 ayda yazar oldum. o yüzden tüm yol haritasını kendi yaptığım şeyler üzerinden çizeceğim. öncelikle en önemli husus girilen ilk 10 entry.. listede sıra size geldiği zaman sizin kontrolünüzü yapacak olan kondüktör sizin yazmış olduğunuz 2000 entrye bakmıyor ne yazık ki.. sadece bekleme havuzundan sizi çaylak listesine alan ilk 10 altın entrye bakıyor. dediğim gibi "altın entryler" bu entryler çoğunlukla çaylaklar tarafından çaylak listesine daha hızlı girebilmek için özensiz yazılır. yani imla kurallarına dikkat edilmez, oto boka bkz yazarlığı yapılır, anket doldurulur. örnek verilirse "çaylakların dinlediği şarkılar", "kadınların en güzel yeri", "sözlükçülerin favori kitabı" vb. gibi başlıklara saldırılır. bu şekil ilk 10 entry dolduran çaylaklar kesinlikle yazar olmayı beklemesin. yapılması gerekenler çok basit aslında.
  
  sizden destan gibi entry döşemenizi istemiyor sözlük yönetimi.. sadece bilgilendirici olmanızı istiyor. unutmayın! burası kutsal bilgi kaynağı. entrylerinizle sözlüğe bir şeyler katmalısınız, yenilikçi olmalısınız. uzun uzadıya yazmaya gerek yok. sadece entry konusunda aydınlatıcı ve tok tespitler yapmanız yeterli. -ha bir de jargona hakim olmalısınız.. yani sözlüğün diline. bunun içinde ne yazık ki uzun süreli sözlük okuyuculuğu gerekli. zaten bana sorarsanız uzun süre sözlük okumadan yazarlığa kalkışmayın bence. tekrar söylüyorum ilk on entry çok önemli. özenle doldurun. sırada online olmak var.. çaylak onay listesinde yapılan en son değişiklilikle, her gün online olan çaylaklar arasından sıralama yapılıyor. bu yüzden online olmak işlemi önemli. günde 3-4 saat online olsanız yeterli bana kalırsa.. ben öyle yapıyordum. gece olunan online daha önemlidir. sözlükte çaylak sayısı nispeten azalır. ön plana çıkma ihtimaliniz artar.. kondüktörler genellikle gece daha yoğun çalışır, o sebeble gece girilen entryler de önemlidir. eskiden sözlük için bir şehir efsanesi vardı, gece girilen bazı kaliteli entryler gece ava çıkan bazı kondüktörlerin karşısına çıkabilir ve size direkt yazar onayı yapabilirler diye.. doğru mudur bilmiyorum.. ama denemekte fayda var. kısacası ilk 10 entryi güzel doldurursanız, bilgilendirici, içinde bol bol tespitlerin olduğu, imlası düzgün, sözlük jargonuna hakim, işte o zaman yazar olmak hiç zor değil sevgili çaylak kardeşlerim. ümidinizi yitirmeyin. 20 gün önce bende oralardaydım. şimdi bir yazar olarak size sesleniyorum.. en yakın zamanda gerçekten sözlüğe değer vermiş olan kardeşlerimi aramızda görmek umuduyla..
  
  edit:imla
• bozulmuş. üç gündür ne ilerliyor ne geriliyor. ama sözlük yönetiminin umurunda olduğunu sanmıyorum. zaten onaylanan yazar sayısı da herhalde birkaç taneyi geçmiyordur son aylarda.
• 2 yıl bekledikten sonra bugün çıktım.allah kurtarsın beyler. öyle algoritmanında anasını sikiyim.
• an itibariyle gösterdiği rakam sürekli artan liste. benim bildiğim listeler eritilirken genelde üstten başlanılır ki bu da kişi sıranın kendisine gelmesi için ne kadar kaldığını bilmesini sağlar. ama benim sıram sürekli artıyor. bakalım nerede duracak.
• istenince nasıl çatır çatır yazar alındığını hep beraber görüyoruz son 1 hafta, 10 gündür. aylardır ilerlemeyen sıra 1 haftada 1500 ileri attı. ha ama sorunca yok online olun, yok oylama yapın, yok ters takla atın. milleti salak yerine koymak ne kadar doğal bir şey oldu şu memlekette, ona yanarım.
  
  edit: bir de şurda yazar olur olmaz şunu yapın, böyle yazın, böyle yazmayın diyen adamcıkların zekalarına yanarım. buranın ne kadar şirazesinin kaydığının kanıtı adeta, sözlüğe yazmayı bilmeden kaydoluyor insanlar.
• eskiden şu yoktu bu yoktu demeye gerek yok bence. eskiden böyle yavşak bir alım süreci de yoktu. delikanlı gibi sıran neyse oydu. azaldığını gördükçe yaklaşıyorum derdin, şimdiki gibi bugün 3000, yarın 2500, ertesi gün 4500 olmazdın. bi ara yanlışlıkla herkesi yazar yaptılar, sonra hatayı düzelttiler 1 senede 2000 sıra belki ilerlemiş hesap 3000 sıra geri düştü. yazar olanları da kazara çaylak yapmadıysan o 3000 nerden geldi değil mi?
  
  ağustos 2013'te entrylerini giren hesap bugün 2015'e 2 ay kala ilk girdiği sıradan belki 500 ya da 1000 sıra ilerdeyse bu rezilliktir, alım malım değil. her kondüktör günde 5 yazara baksa 50 50 bitirirler herkesi bir kaç ayda. kasıtlı bir almama süreci var.
  
  adam almayarak seviye korunmaz, içerdekilerin naptığını kollayarak seviye korunur. abuk subuk mantıklarla kod yazarak kaçıncı sırada olduğumuzla oynamak yerine adam gibi moderasyon ekibi oluştursun ya sedet efendi.