• legia'nın iki maçta 6 gol atarak evine yolladığı ancak son yılların en büyük piyangosu sonucu şampiyonlar ligi kapısını aralayan takım. düşünsenize ilk maçı deplasmanda 4-1 kaybediyorsunuz, ikinci maçta da 2-0 yenilmenize rağmen rakip takım hem de 86.dakikada cezalı oyuncu oyuna soktuğu için hükmen 3-0 kazanıp deplasman golü kuralıyla play-off'a kalıyorsunuz, yetmiyor play-off'ta da rakip olarak maribor'u çekiyorsunuz. aynı kurada beşiktaş ise arsenal'i çekiyor.

    bu arada yanlış anlamadıysam legia yöneticisi diyor ki; "kardeşim bizim oyuncumuz avrupa'da üç maç cezalıydı evet. o nedenle biz 2.ön eleme turunda bu çocuğu uefa listesine bildirmedik. sonraki tura çıkınca çocuğun bir maç cezası kaldığı için listeye ekledik. ikinci celtic maçında da cezası dolmuş olduğu için oynattık. bunda yanlış bir şey yok. itiraz edeceğiz." uefa da diyor ki; "ulan denyo listede bildirmediğin adamın maç oynama şansı var mı ki cezasını çeksin? ne zaman listeye eklersin o zaman cezası başlar."

    itiraz bir işe yarar mı bilmiyorum ama uefa'nın iyice leş bir kuruma döndüğü ortada. aynı olay 2010'da debrecen-litex maçında yaşanmış. son dakikalara toplam skorda 4-1 önde giren debrecen cezalı oyuncuyu oyuna sokmuş. litex sonrasında itirazda bulunduğunda ise o dakikalarda sonucun değişmeyeceği gerekçesi ile hükmen mağlubiyet kararı çıkmamış, sadece debrecen'e 15 bin poundluk bir ceza vermişler. ne de olsa platini'nin çiftliği amk normal böyle şeyler.
  • iskoç temsilcisi. elendikleri halde hasbelkader (rakibin ceza alması yüzünden) 3. turu geçmişlerdi. play-off'ta maribor gibi dandik bir sloven takımı ile eşleştiler ve ona bile elendiler. koskoca celtic ne hale geldi. üstelik uefa'nın bu tip köklü takımları, tamamen duygusal nedenlerle kolladığını hepimiz bilyoruz.

    ama bu düşüşün nedeni glasgow rangers'tır. rekabet, futbolda takımların en büyük motoru. rangers küme düşürülünce celtic de düştü, iskoç futbolu da. nitekim,bir zamanlar ilk 10'da yer alan iskoçya şu an uefa sıralamasında 24. sırada.

    milli takımlar seviyesinde de durum aynı. iskoç milli takım elemelerde son yıllarda hep başarısız performans sergiliyor.
  • bu zamana kadar iskoçya'da rangers'ı desteklerdim. sebebi de formalarındaki mavi tonun çok hoşuma gidiyor oluşuydu. din savaşı olaylarından haberdardım ama kraliyet konusunda böyle bir fikirleri olduğundan haberim yoktu. dünkü muazzam protestodan sonra celtic taraftarı olmaya karar verdim. zaten uzun zamandır da koyup geçiyoruz rangers'a :)
  • bir tek bizim ülkemizde boku çıkarılan “sevmeseniz de saygı duymak zorundasınız” dayatmasına karşı çok güzel protesto yapan taraftara sahip kulüp.

    bizde olsaydı “ölüye saygısızlık” denir, “sevmesen de saygı duyacaksın kraliçemiz sonuçta” diye baskı uygulanır herkes sus pus hale getirilirdi. siyasi ve bürokratik baskılar sonucu da uzunca bir süre şampiyon falan olamazlardı. başkan kralın yanına çıkmak zorunda kalır 10 numaralı kral charles forması ile poz verirlerdi.
  • bir iddiaya gore bu takim zamaninda irlanda'dan, glasgow'a gelen isciler tarafindan kurulmus, bu yuzden irlandali taraftari oldukca fazla. her mac otobuslerle binlerce taraftar geliyor irlanda`dan ve 62 bin kisilik stadyum en onemsiz macta bile 40-50 bin kisi ile oynaniyor. ki neredeyse tamami kombine ile satilmis, her maca bilet bulamiyorsunuz kolay kolay.

    hic susmayan bir taraftar grubu var geri kalan kismi klasik ingiliz taraftari, cekirdek citleyip mac izliyor.

    mac baslamadan once cekilis kuponu satiyorlar 2 liradan devre arasinda sahanin ortasinda kura ile 15 bin lira veriyorlar bir kisiye. bu uygulama da hosuma gitti ekstra gelir kapisi, belki bir yardim kurulusuna harcaniyordur.

    bir de devre arasinda skorboard`dan taraftarlarinin dogum gunlerini kutluyor, heralde arkadasina ya da ailesinden birine surpriz yapmak isteyenler kulube basvuruyor oyle yayinlaniyor.

    glasgow`un merkezinden stadyuma batiya dogru 45 dakikada yuruyerek gidebilirsiniz.

    gercekten buyuk bir futbol takimi.
  • fotoğraf arşivi ile celtic tarihinde bir yolculuk yapalım.

    aslında celtic tarihi kulübün kuruluşuyla başlamaz. celtic'in kurulmasından yaklaşık 30 yıl önce irlanda'da büyük patates kıtlığı diye bilinen büyük bir kıtlık yaşandı. patateslere bulaşan bir hastalık sonucu ülkede çok büyük bir kıtlık yaşanmış ve yaklaşık 1 milyon insan açlık nedeniyle hayatını kaybetmişti. kraliçe victoria yönetiminin işgali altında olan irlanda halkı kıtlık ve ingiliz baskısı nedeniyle çareyi göç etmekte bulmuştu.

    bir grup irlandalı, iskoç topraklarına göç etti ve glasgow'a yerleşti. koyu katolik olan irlandalılar ve protestan glasgowlular birbirine taban tabana zıt iki karakterdi.

    yıllar geçtikçe ada'da futbol yaygınlaştı ve irlandalılar celtic kulübünü 1887 yılında kurdu.
    glasgow şehrinin halihazırda büyük bir futbol kulübü vardı. celtic kulübünün kurulmasıyla birlikte iki grup arasındaki kutuplaşma futbol yoluyla somutlaştı ve ayrılmaz ikilinin hikayesi başladı.

    celtic katolik rangers protestan'dı.
    celtic iskoçya'nın bağımsızlığını isterken rangers kraliçe'ye sadıktı.
    celtic ira'yı desteklerken rangers ira karşıtıydı.
    ama ne olursa olsun her zaman birlikte var oldular ve avrupa'nın en büyük derbisi olan old firm'ü birlikte var ettiler.

    celtic 1887 yılında st. mary's kilisesi'nde iskoçya'da yaşayan fakir irlandalılara yardım fonu oluşturulması amacıyla kuruldu. rahip brother walfrid kulübün kurucusu ve ilk başkanıdır.

    celtic ilk maçını 1888 yılında rangers ile yaptı ve 5-2 galip geldi. celtic tarihinin ilk golünü neil mccallum attı.

    1889 yılında iskoç kupası'nda finale çıktılar. finalde third lanark'a 2-1 kaybettiler.

    1890 yılında iskoçya ligi profesyonel olarak kuruldu. celtic ilk sezonunu 3. tamamladı.

    1892'de ilk kez iskoç kupası'nı, 1893'te ise ilk lig şampiyonluğunu kazandılar.

    1892 yılında celtic rangers maçıyla ilgili scottish sport gazetesinin attığı "two old, firm friends" manşeti efsanevi derbinin adını koydu.

    1900'lü yıllara kadar iki sıkı dostun maçı olarak bilinen celtic-rangers maçları 1. dünya savaşı sonrasında yaşanan politik gelişmeler ve irlanda bağımsızlık mücadelesi nedeniyle iki ebedi düşmanın savaşı oldu.

    celtic formasıyla 395 gol atan ve kulüp rekorunu elinde bulunduran jimmy mcgrory.

    2. dünya savaşı başlayana dek rangers ve celtic şampiyonluklara ambargo koydu. 1939'a kadar rangers 24, celtic 19 şampiyonluk aldı. 1939'dan 1946'ya kadar lige ara verildi.

    1953 yılında kraliçe 2. elizabeth'in taç giymesinin şerefine düzenlenen turnuvada finalde hibernian'ı 2-0 yendiler. hampden park'ta maçı tribünden tam 117 bin futbolsever takip etti.

    1957'de league cup finalinde rangers'ı 7-1 yenerek kupayı kazandılar.

    1966 yılında 12 sezonluk şampiyonluk hasretine son verdiler ve 1974 yılına kadar üst üste 9 yıl şampiyon oldular.

    1967 yılı celtic'in en başarılı sezonuydu. celtic, girdiği bütün turnuvaları kazandı. sezonun doruk noktası ise lizbon'da inter'e karşı 2-1 galip geldikleri şampiyon kulüpler kupası finaliydi. celtic, ada'ya avrupa kupası getiren ilk takım oldu.

    celtic formasıyla 790 maça çıkan kulüp tarihinin en çok forma giyen oyuncusu billy mcneill.

    1970 yılında şampiyon kulüpler kupası yarı finalinde o yıllarda ingiltere'nin bir numaralı takımı olan leeds'i elediler. eşleşmenin ikinci maçında hampden park'ta maçı 134 bin seyirci takip etti. bu bir avrupa maçındaki en yüksek seyirci rekorudur.
    leeds'i eledikten sonra finalde feyenoord'a 2-1 kaybettiler.

    1988 yılında celtic, 100. yılını çifte kupa ile kutladı.

    2001 yılında unutulmaz golcü larsson 53 gol ile altın ayakkabı ödülünü kazandı.

    2003 yılında 33 yıl aradan sonra yeniden uefa kupası'nda finale çıktılar. 80 binden fazla celticli maçın oynanacağı seville şehrine akın etti. fakat porto'ya 3-2 kaybettiler.

    2006 yılında manchester united'ı 1-0 yendikten sonra şampiyonlar ligi'nde ilk kez son 16 turuna yükseldiler. aynı başarıyı 2007 yılında da gösterdiler.

    2008 yılında celtic efsanesi tom burns'ün cenazesinde çekilen, hayatını rangers'a adamış iki efsane ally mccoist ve walter smith'in bu fotoğrafı celtic ve rangers'ın ne kadar zıt olsalar da hep birlikte var olduklarının, omuz omuza yükseldiklerinin kanıtıydı.

    2012 yılında borçları nedeniyle küme düşürülmesi oylanan rangers'ın en büyük destekçisi celtic oldu ancak rangers 3. lige düşürüldü.

    2013 yılında, celtic'in kurulduğu günden tam 125 yıl sonra şampiyonlar ligi'nde barcelona'yla tiki taka'nın ölüm fermanı olarak bilinen maçı oynadılar.

    2016 yılında league cup finalinde aberdeen'i yenerek kulüp tarihinin 100. büyük kupasını kazandılar.

    bugün celtic dünyanın en ateşli taraftarından aldığı güçle mabedi celtic park'tan bütün avrupa'ya meydan okuyor.

    diğer takımların tarihlerini incelemek isterseniz:
    leicester city: (bkz: #76783819)
    leeds united: (bkz: #76839715)
    preston north end: (bkz: #77444297)
    wolverhampton wanderers: (bkz: #81996797)
    parma: (bkz: #82929115)
  • en ballı takımlar sıralamasında ilk beşe girecek takımlardandır legia varşova maçındaki olayla. yine de legia varşova'nın yaptığı da bir acayip kardeşim. lan biliyosun uefa'nın puştluğunu. garantiye al sokma işte. bir de 86'da sokmuş teyallaam.
  • monarşiye karşı duruşuyla takdir kazanmış britanya'nın en baba futbol takımı.
  • bir futbol kulübünden çok daha fazlasıdır. kanseri yenen oyuncusuna böyle sahip çıkmıştır.

    http://www.youtube.com/…kebejrxihs&feature=youtu.be
hesabın var mı? giriş yap