• motör kopya kültürü & popüler türk sineması filmini documentarist 2015 kapsamında salt beyoğlunda izlediğim söyleşisinde gayet samimi ve başarılı bulduğum yönetmen.

    ismini orada öğrendim ve arabeks adında bir belgeseli daha olduğunu öğrendim, durur muyum onuda izledim.

    ikiside belirli bir dönemde türk sineması ve türk müziğini ele almış ve farklı bir perspektiften bakmayı başarmış filmler. filmleri izlerken yer yer gülüyorsun yer yer o dönemin konjonktürü hakkında bilgiler ediniyorsun, çetin inanç,
    burhan bayar gibi o dönemlere damga vurmuş isimleri dinliyorsun.

    yalnız sansür, imkansızlıklar vs elbette türk sineması ve müziğinin gelişmesinde olumsuz etki etmiştir fakat çakallık, iş bitiricilik, hırsızlık genlerimizde var herhalde yoksa bu dönem filmlerini sadece sansür ve imkansızlıklarla açıklayamayız, fragmanında var film müziklerinde yabancı filmlerden alınan şarkılar için adam yapmış bizim için niye kullanmayalım deniyor.bu bakış açısını başka türlü açıklayamıyorum.
  • "motör kopya kültürü & popüler türk sineması" belgeseliyle an itibariyle ismini duydum. belgesele internetten, bir kaynaklardan ulaşmaya çalışıyorum fakat bir türlü bir şey elde edemedim. sözlükten derdime derman dilediğim belgeselin yönetmeni. elinde olan, linki olan vs varsa inboxa bekleriz
  • dün gece teyze oglunun arastırmacı kisiligi sayesinde, cezayir loknatasında seyretme fırsatını buldugum belegeselin yonetmeni. belgeselde roportaj yapılan eski sinemacılardan kunt tulgar'ın da olması ve kısa bir söylesi yapılması da gecenin bonusuydu diyebilirim.
    belgesel mutlaka izlenmeli ve turk sinemasının nereden nereye geldiginden ziyade, eskiden ne halde oldugu görülmeli.
  • ekranların yeni ak-trollu. aynı cümlenin yüklemini 3 ayri eş anlamlı kelimeyle kurunca (osmanlıca woohooo) bir şey anlattığını düşünüyor sanırım.

    bu tarz insanların şöyle bir yanılgısı var; kör yandaşların oturumlarında birbirlerini güzelleyerek ettikleri sohbetlerde derin bir siyaset yürüttüklerini düşünüyorlar. aynı zihindeki grupların içindeki botlarla takılıp "ben oldum" dedikten sonra, gercek dünyada, gerçek fikirler karşısında apışıp kalıyorlar. madara olup kalıyorlar. akıllarda "kabus gibiydi" diye anılıyorlar.

    umarım geldiği hızla gitmiş olur ekranlardan. hem bu sayede ceketinin cebindeki çarşaftan da kurtulmuş oluruz.
  • (bkz: yeni bir yandas doguyor)

    simdilik 2 parmagina taktigi kafam kadar yüzükleriyle, ceketinin sol tarafinda duran elim kadar bicimsizce sarkmis mendilimsi bir seyle, el kol hareketleriyle ön plana cikan.
  • hukukçu olduğunu iddia eden için: katlanılmaz

    temerküz edesice.
  • (bkz: rezil)
  • yaklaşık 15-20 dakika kadar önce,

    mevcut yargı sisteminin siyasallaşmış olduğunu ve çözümün de yeni anayasa düzenlemesi olduğunu;

    cumhurbaşkanı ve meclisin seçtiği bir yüksek yargı kurulunun yargıda siyasallaşmayı ortadan kaldıracağını söyleyen kişi.

    evet, bütün üyeleri partili cumhurbaşkanı ve partili milletvekilleri tarafından seçilecek bir yüksek yargı organının siyasallaşmamış, apolitik, gayrisiyasal olduğu "yalanını" gözümüzün içine baka baka söyledi.

    ben de bunu tarihe not olarak düşüyorum.

    tarih: 12.01.2017
    yer: cnn türk stüdyosu (şirin payzın'la ne oluyor programı)
    saat: 22:15

    (bkz: dilipak hastalığı)
  • (bkz: rasim ozan kütahyalı vol:2)
hesabın var mı? giriş yap