• orta çağ avrupasından günümüze gelen ve hemen hemen dünyanın her yerinde uygulanan bir gelenektir.

    orta çağ'da avrupa'da neredeyse tamamen hurafelerden oluşan bir dünya bilinci bulunmaktaydı. insanlar cadı avı düzenlerler ve bazen sadece ingiliz topraklarında günde 400 kadının cadı olduğu gerekçesiyle öldürüldüğü olurdu.
    işte bu hurafelerden biri de ölen kişilerin ruhlarının geri geleceği ile ilgiliydi.

    kilise, insanların cenaze törenlerinde siyah renk kıyafetler giymelerini, böylece ölen kişilerin ruhlarının geri dönmesine engel olabileceklerini ilan etti.

    hatta orta çağ kroniklerinde avrupa’nın bazı yerlerinde, kadınların ölen eşlerinin kendilerine musallat olmaması için yedi yıl boyunca siyah giyindikleri yazmaktadır.

    bu bilgiyi öğrendikten sonra aklıma bambaşka güzel bir bilgi daha geldi bu konu bağlamında.

    eski türklerde cenaze merasimlerinde siyah giyen tek türk topluluğu kumanlardır.
    şimdi burada başka bildiklerimizi de düşünürsek her şey yerli yerine oturmaktadır. kumanlar, orta çağ'da doğu avrupa'da yaşamış bir topluluk. yani oğuzların aksine avrupa'ya daha yakın hatta içinde.
    bir fark daha var!
    kumanlar avrupa'ya geçince köktengri inancını bırakıp katolik hristiyan oluyorlar hem de çok kısa zamanda.
    evet!
    onlar da kilisenin " cenazelerde siyah giyinin " çağrısına uyuyorlar ve katolik hristiyan kültürünü benimsiyorlar. ayrıca kumanlar için kıpçakların bir kolu denilmektedir çoğu yerde lâkin bu bilgi kesinlikle yanlıştır. ikisi apayrı topluluklardır.

    gelelim islâmî açıdan cenazelerde siyah giymenin hükmüne.

    cenazede siyah giyinmek islâm âlimlerine göre bid'attır. yani sonradan türetilmiş ve tasvip edilmeyen davranışlardandır.

    günümüzde selçuklu ve osmanlı tarihini anlatan popüler dizilerde padişahlar, sultanlar, devlet erkanı, ulemâ, ahâli, askerler hep siyah renk kıyafetler giyinmiş şekilde gösterilir. fakat bunun gerçek tarihimizle alakası bile yoktur.

    selçuklu ve osmanlı ulemâsı, resûlullah efendimiz ( s.a.v.)'in, " elbiselerden beyaz olanları giyin çünkü onlar en hayırlı giyeceklerinizdir. ölülerinizi de beyazla kefenleyin! " hadis-i şerifi uyarınca cenazelerde beyaz giyinmeyi tavsiye etmiştir. sadece cenazelerde değil, minyatürlere baktığımızda selçuklu'nun da osmanlı'nın da siyah renk giyinme âdetlerinin normal zamanlarda dahi olmadığı görülmektedir.

    rabb'im, ölümün de hayırlısını nasip etsin inanan inanmayan herkese.
  • türk ananesinde yer almadığı iddiası yanlıştır.

    "vefat eden padişah için matem elbiseleri giyinip üzüntü belirtilirdi. vefat eden padişahın tabutunun üzerine kabe örtüsü ve tabutun kavuğuna siyah sorguç takılırdı. matem giysilerin özel şekli olmayıp sadece rengi bakımından önemlidir. matem elbisesinin ve sarığın siyah olması ve bazen başa sadece siyah şemle sarılmasıyla genelde siyah renkli elbise tercih edildiğini gösterir. koyu renkli bir sarık olarak başa sarılan şemler, padişahların cenazelerinde kullanılırdı. fatih sultan mehmet (1451- 1481) babasının cenazesinde siyah elbise ve sarıkla yas tutmuştu. ıı. selim (1566- 1574) de babasının cenazesini siyah çuha giyip şemle sarmıştı."

    http://www.istanbulkulturenvanteri.gov.tr/…r_id/163
  • çin'i, japonya'yı bir yana bırakırsan, beynelminel bir gelenek haline gelmiştir. her ne kadar türkiye'de cenazelerde siyah giyenlere "o ne lan gavur gibi giyindin, özenme lan öyle şeylere, ölünün ruhuna saygı duy" gibi tepkiler verilese de, magazin camiasından göründüğü kadarıyla ve bir de "özeneyim bir yerlere ama dur bakalım nereye, dikkat çekmeliyim, hadi giyeyim siyahları" düşüncesine haiz insanlar tarafından artık cenazelerde siyah giysiler tercih edilmektedir. daha çok ve özellikle cenaze yakınları tarafından.

    aslen cenazelerde siyah giysi tercihinin çıkışı, hayalet korkusuyla alakalıdır. henüz daha ortada giysinin bile olmadığı dönemlerden devir eder. o zamanlar, insanlar gömülecek ölünün hayaletinin, mezarının başında beklediğine ve orada bulunanlardan birinin bedenine girmeye yelteneceğine inanıyorlarmış. bu yüzden vücutlarını siyaha boyar, öyle defnederlermiş mevtayı. daha sonra giysiler çıktıkça, siyah giyinilmeye başlanmış vesaire. şimdi de gelenek olmuş, buyrun.
  • siradan suni bir gosteris olarak algilanmasindan ziyade yuzyillara yayilan, farkli toplumlarca ifade edilen ve bu toplumlarin geleneklerinde yer aldigi gozlemlenen rituel. aynen antik roma doneminde cenazelerde koyu renk, ronesans doneminde ise siyah giyilmesinin bir sekilde zorunlu oldugunun bilinmesi gibi. islam dinine uygun gerceklestirilen cenaze toreninde siyah giyilmesi bir gelenek olmasa da temiz giyinmek ve mucevher veya o tarz bir gosteristen kacinmak gerektigi bilinir (kimi mezheplerde merhumun erkek akrabalari/yakinlari sakal birakirlar). kisacasi belki bugun bize yasadigimiz toplumda bir cenaze torenine ascot vari bir sapka ve siyah takim ile gitmek abartili gelse de isin asli gelenekler ve onlarin toplumlarca yorumlanmasi ile ilgilidir.
  • matemi esnasında siyah giyen kişi kendini eterik titreşimlerden izole eder ve bu şekilde süptil planlarla temasa geçişi bu titreşimleri kendine çeken renkli giyinenlerden daha kolay olur.
  • hindulara ait olmayan gelenek. onlar beyaz giyer. adamlar olumu karanlik bosluk olarak gormuyor tabi. bir yolculugun sadece bir duragi. niye karalara bürünsünler?
  • sürekli siyah giyen* camianın cenazelerde tecih etmemesi gereken olay. güne verilen değer diğerlerinden ayrılmaz o zaman. kingpin dizisinde büyücü kadın yapmıştı bu tarz bi atraksiyonu. herkesin siyah giydiği cenazede beyaz giyerek*.
  • hayatı uzun upuzun bir cenaze töreni olan kişilerin de yaptığı eylemdir.
  • tamam siyah giymeyin ama allı güllü rengarenk düğüne/eğlenceye gider gibide giyinmeyin lütfen. sanki o cenaze yeri eğlenmelik bir yer de sende en süslü püslü kıyafetlerini giymiş gelmişsin. yapmayın ayıp.
  • (bkz: kaynak gözlüğü ile cenazeye gelmek)

    bu işin ehki bülent ersoy'dur
hesabın var mı? giriş yap